29 Nisan 2024
  • İstanbul13°C
  • Diyarbakır16°C
  • Ankara14°C
  • İzmir14°C
  • Berlin15°C

PKK YÖNETİCİSİNDEN HEYKEL ELEŞTİRİSİ...

Oral Çalışlar

26 Ağustos 2014 Salı 03:07

Türkiye'de çatışma çıkmasını arzu eden çevreler, barışçı çözümden hoşlanmayan kesimler; son dönemde, umduklarını bulamamanın üzüntüsü içinde.

Diyarbakır Lice yolunda dikilen Mahsun Korkmaz heykeliyle ortaya çıkan kriz, bu çevreleri umutlandırdı. Önce, heykeli, gazete manşetlerine taşıdılar, sonra da bu nedenle çıkan gerilimi ve çatışmayı. Daha büyük bir gerginlik beklentisi ve 'ipler kopar mı' analizi, onları harekete geçirdi.

Ancak, 21 aylık “çözüm ve ateşkes dönemi”, toplumsal psikolojiyi çok değiştirdiği gibi, devleti ve PKK'yı da değiştirmiş durumda. Taraflara daha özenli ve dikkatli bir dil egemen artık.

Bu değişimi yansıtan tipik açıklamalardan birisi, geçenlerde Avrupa'da yayınlanan (ve PKK'ya yakınlığıyla bilinen) Özgür Poilitika gazetesinde yer aldı.

KCK Yürütme Konseyi Üyesi olan (ve sertlik yanlısı kanadın sözcüsü olarak takdim edilen) Duran Kalkan, Selahattin Erdem mahlasıyla kaleme aldığı yazıda; örgütün gençlik yapılanmasına ve son dönem yoğunlaşan yol kesme, otobüs yakma, kepenk kapattırma, heykel dikme gibi eylemlere sert eleştiriler yöneltiyor. PKK'nın yeni çizgisine ilişkin önemli ipuçları çıkıyor.

Lice'deki heykel krizine gönderme yapan Duran Kalkan, “Sanki her işi başardık da sadece o kaldı gibi ortalığa büstler dikiliyor” diyerek sert bir tepki gösterdiği yazısında; PKK'nın gençlik yapılanması YDG-H'nin öncülük ettiği eylemleri topa tutuyor. "Dönemin amacından kopuk olan eylem biçimleri de başarı getirmediği gibi, çoğunlukla ciddi zararlar da vermektedir" diyor.

“OTOBÜSÜ YAKMAYIN”

Çözüm süreci ile yeni bir döneme girilmesine karşın, yeni dönemin ruhuna uygun eylem biçimlerinin geliştirilmediğini ifade eden Kalkan, şunları söylüyor: "Örneğin zaman zaman İstanbul'da belediye otobüsleri yakılıyor. Şehir merkezlerinde esnafın camları indiriliyor. İkide bir kepenkler kapattırılıyor. Benzeri birçok girişim yaşanıyor. Peki İstanbul'da halkın otobüsünü yakmanın, Kürt şehirlerinde dükkanların camlarını indirmenin, kepenkleri kapattırmanın devrime ve devrimci harekete ne faydası var? Bunların inşa ve direniş döneminin eylem çizgisi olması mümkün mü? Bunlar Hareketin kitle ilişkilerine zarar vermiyor mu? Yine Özgürlük Hareketinin istememesine rağmen, gereksiz yere ikide bir yollar kesiliyor. Sanki her işi başardık da sadece o kaldı gibi ortalığa büstler dikiliyor. Tahkim edilmiş hedefler vuruluyor. Bunların da dönem hedeflerini başarmak bir yana, inşa potansiyelini heder etmeye götürdüğü açıktır."

“YENİYİ ANLAYIN”

"Her ne kadar söylemde yenilik olsa da, plan ve proje eskidir. Plan ve proje eski olunca, uygulanan eylem ve örgüt biçimleri de eski olmaktadır. Dönemin amacından kopuk olan eylem biçimleri de başarı getirmediği gibi, çoğunlukla ciddi zararlar da vermektedir. Neredeyse provokasyon gibi bir durum söz konusu oluyor."

"Belli ki böyle eylem çizgisi olmaz, bu doğru değildir. Doğru olmadığı, dönem amaçlarını başarma ile ilgisinin olmamasından bellidir. Dahası çok ciddi zararlar verdiği de ortadadır. (...)Bu da yeniyi anlamamaktan, eski alışkanlıkları aşamamaktan ve ciddi yaklaşmamaktan kaynaklanmaktadır.”

“Çözüm süreci” konusunda Kürt tarafında nelerin değiştiğini merak edenler , Duran Kalkan'ın değerlendirmelerinde önemli ipuçları bulabilirler.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.