24 Kasım 2024
  • İstanbul5°C
  • Diyarbakır11°C
  • Ankara2°C
  • İzmir9°C
  • Berlin12°C

PKK SİLAH BIRAKIR MI?

Günay Aslan

11 Temmuz 2012 Çarşamba 08:18

KCK Yürütme Konseyi Üyesi Cemil Bayık, önceki gün Yeni Özgür Politika Gazetesi’nde yayınlanan yazısında bu sorunun cevabını olanca açıklığıyla veriyor.

Bayık, Kürtçe kaleme aldığı, „Silah bırakma ısrarının nedeni“ başlıklı yazısında,Türk devleti ve ona bağlı psikolojik savaş merkezinin son yıllardaki çabasının temelinde gerillanın silah bırakmasının yattığını yazıyor.

Bazı liberaller ile AKP yanlısı Kürtler üzerinden gerillanın silah bırakması halinde Kürt sorununun çözüleceği algısını yaratmaya çalışan devletin, PKK’nin silahsızlandırılması görevini de Güney Kürdistan liderliğine vermek istediğini belirtiyor.

Güneyli güçlerin Türkiye ile olan iyi siyasi ve ekonomik ilişkileri nedeniyle zaman zaman ‘silahlı mücadelenin zamanı geçmiştir’ açıklaması yaptıklarına dikkat çekiyor ve şöyle devam ediyor:

„PKK günümüz dünyasında sorunların siyaset yoluyla ve demokratik yöntemlerle çözümünden yanadır. Ancak bu, silahlı direnişin hiç olmayacağı, buna asla başvurulmayacağı anlamına gelmiyor. Şayet karşı tarafta demokratik çözüm niyeti yoksa ve kişinin bireysel ve toplumsal yaşamı yok edilme tehdidi altındaysa varlığını direnişle korunması onun en temel hakkıdır. Böyle birinin varolma hakkını bütün gücüyle korumasından daha doğal ne olabilir?“

„Demokratik çözüm imkanı varsa bundan yararlanmalı ve demokratik çözüm bulunmalıdır“ diyen ve PKK’nin bu yolu herkesten daha fazla denediğini ancak, bir sonuç elde edemediğini belirten Bayık, „kısacası, günümüz dünyasında silahlı direnişinin zamanı geçmiş değildir“ diyor.

PKK’yi silahsızlandırmak için her yol ve yöntemi deneyen Türk devleti ve AKP Hükümeti’nin Suriye muhalefetini ise silahlandırdığına dikkat çekiyor. Bunlara güvenli üs bölgeleri sağlandığının ve bunlar aracılığıyla her türlü provokasyonu yapıldığının altını çiziyor.

AKP’nin Kürt sorununun siyaset yoluyla ve demokratik yöntemlerle çözümüne yanaşmadığını, buna rağmen gerillanın silah bırakması için Öcalan’a baskı yaptığını, PKK liderine yönelik ağır tecridin, tehdit ve şantajın buradan kaynaklandığını ifade eden Cemil Bayık, „eğer önderliğimiz AKP’nin şantajına boyun eğseydi bugün tecrit altında olmazdı“ diyor.

AKP Hükümeti’nin PKK’nin öncülük ettiği direnişi durdurmak ve Kürt özgürlük hareketini bastırmak istediğini, PKK ve Öcalan’ın da bu baskıya ve zulme karşı direndiğini söyleyen Bayık’a göre, Öcalan’ın Adalet Bakanlığı’na mektup yazdığı iddiaları da gerçeği yansıtmıyor. Bu türden iddiaları psikolojik savaş amaçlı buluyor.

KCK Yürütme Konseyi Üyesi Bayık son olarak da, „Kürtlerin ulusal varlığı kabul edilmediği ve özgürlükleri garanti altına alınmadığı sürece gerillanın silah bırakmasını Kürt halkı kabul etmez“ diyor.

Kürt meselesinin bu temelde çözülmemesi halinde silah bırakmanın ‘teslimiyet ve ihanet‘ olarak görüleceğini belirtiyor.

„Halk çocuklarını şimdiye kadar varlığı ve özgürlüğü için feda etti, kimse bu fedakarlığa ihanet edemez“ diyor.

Evet, durum aynen böyle.

Bayık’ın söz konusu yazısı Türk devleti ve AKP Hükümeti’nin gündemden düşürmediği, ‘silah bırak’ tartışmalarına, PKK cephesinden verilmiş en açık yanıt anlamına geliyor.

Bayık’ın kaleminden PKK silah bırakmanın şartlarını olanca çıplaklığıyla açıklıyor . Bu yazı meselenin sonuçlar üzerinden değil, sebepler üzerinden tartışılması gerçeğini gözler önüne seriyor.

Öte yandan Bayık, silah bırakmayı prensip olarak reddetmiyor! Ancak bunu, „Kürtlerin ulusal varlıklarının tanınması ve özgürlüklerinin garanti altına alınmasını“ şartına bağlıyor.

Kürt meselesinin bu temelde çözülmemesi halinde silah bırakmanın ‘teslimiyet ve ihanet‘ olarak algılanacağını söyleyerek, bunun dışındaki her türlü tartışma ve arayışın da önünü kapatıyor!

Dolayısıyla PKK’nin silah bırakmasıyla ilgili bir tartışma yapılacaksa, bundan böyle bu minvalde yapılması gerekiyor.

Açık ki Bayık, sorunu „siyaset yoluyla ve demokratik yöntemlerle“ çözme ısrarını yineliyor. Bunu talep ediyor.

„Bunu herkesten daha çok denediklerini fakat, sonuç alamadıklarını“ belirtiyor. Buna rağmen yine de demokratik siyasete işaret ediyor. Siyasal çözüm aradıklarının, silahı ve savaşı kutsamadıklarının mesajını veriyor. PKK’nin silah bırakması ve savaşı durdurması gerektiğini söyleyenlerin Bayık’a kulak vermesi gerekiyor. Bunun dışındaki her türlü yol ve yöntemin geri tepeceği bilinmelidir.

Zira, çözüm süreci ister Öcalan üzerinden, ister PKK, isterse BDP üzerinden; hangisi üzerinden gelişirse gelişsin, bu temelde gelişecektir.

Kürt halkının ulusal varlığının tanınması ve özgürlüğünün sağlanması talebi Öcalan-PKK ve BDP’nin müşterek talebi ve çözümün temel zeminidir.

Dolayısıyla silah bırakmanın yolu da buradan geçmektedir!

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.