19 Mayıs 2024
  • İstanbul19°C
  • Diyarbakır29°C
  • Ankara24°C
  • İzmir33°C
  • Berlin20°C

ÖCALAN'IN ÜÇ EMRİ

Mahmut Övür

24 Ocak 2013 Perşembe 07:28

İmralı görüşmeleriyle Kürt meselesinde yeni dönem başlayınca bu sürecin nasıl yürüyeceği ve Öcalan'ın nasıl bir yol haritası ortaya koyacağı merakla izleniyor.

Süreci hem hükümet hem de PKK ve BDP çevresinde bilenlerin sayısı birkaçı geçmiyor. Aslında süreç hızlı devam edecekti ama araya Paris'te Sakine Cansız ve iki arkadaşının katledilmesi girince biraz yavaşladı.

Bu durum bile Paris suikastının sürece yönelik olduğunu gösteriyor. Bu tür gelgitlere rağmen İmralı süreci kendi mecrasında akacak. Bu noktada Öcalan'ın ne söylediği ve örgütünü nasıl yönlendireceği önem kazanıyor. Dikkat çekici olan BDP yönetiminin durumu. Anlaşılan BDP yönetimine karşı Öcalan özel bir tavır takınıyor.

Bunu da bir süre önce Öcalan'la görüşen Ahmet Türk'le BDP yönetiminin bir araya gelmesinden anlıyoruz. O toplantıda özellikle BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın sıkıntılı oluşu, hatta toplantıya bir saat ara verdirmesi BDP'de derin bir sancı yaşandığını gösteriyor.

Ama asıl sancı, Öcalan'ın şu "üç emri"yle ilgili yaşanacak. Bu emirler bir anlamda yeni İmralı sürecinin de omurgasını oluşturuyor.

Bir: Suriye diktatörü Esed'le ilişkileri hemen kopartın.
İki: Sınır dışına çekilme takviminin en geç hangi tarihte olacağına karar verin.
Üç: Kim benden yana kim değil...

Öcalan, bu üç talebin fikri dayanağını da şöyle özetliyor: "Türk-Kürt birliğini engelleyen körlüğe kendimizi teslim etmeyeceğiz ve Kürtler barışın önünde engel olmayacak..."

En azından son bir yılda PKK ve çevresindeki siyasi aktörlerin Türkiye'ye yönelik yaklaşımları dikkate alınınca Öcalan'ın bu açıklamaları ezber bozacak nitelikte. Ve bir kısım siyasi aktörleri şoke edeceği açık.

Bu yüzden BDP ve PKK'nın içinde birilerinin "derin sancı" yaşaması sürpriz değil. Hele Paris'te öldürülen Sakine Cansız'la ilgili Avrupa'dan gelen son haberler doğrulanırsa çok şey değişebilir. O bilgilere göre Cansız, Almanya ve Fransa'nın örgütle ilişkileri üzerine bir rapor hazırlamış ve o raporla Kandil'e gidecekken öldürülmüştü.

Şimdi herkes şu sorunun cevabını arıyor: Cansız'a, İmralı süreci önündeki engelleri kaldırmaya yönelik bir araştırma görevi verilmiş miydi? Daha önemlisi bu araştırma Fransa ve Almanya istihbaratıyla örgüt ilişkilerini kapsıyor muydu?

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.