KÜRT ÇEKİNCESİ

Sosyalist Enternasyonal’in Cape Town toplantısında CHP, Kürt sorununu Filistin’le eşdeğer tutan ve Özel Çalışma Grubu kurulmasını öngören bildiriye imza attı mı?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’la konuştuk.

“Serbest kürsü” şeklinde geçen konuşmalarda 60’tan fazla ülkenin önerileri paragraflar halinde bildiriye ekleniyor. İran Kürdistan Demokrat Partisi temsilcisi de Kürtlerin “self determinasyon” hakkından söz ediyor.

CHP temsilcisi Faruk Loğoğlu, önerinin reddedilmesini istiyor.

Heyetten Osman Korutürk de, divana kadar giderek Başkan Yorgo Papandreou’yu uyarıyor. CHP’nin itirazlarını kayda geçiriyor.

Sosyalist Enternasyonal toplantısında gündem ağırlıklı olarak “seçim”e endekslendiğinden son yarım güne sığan öneriler, ancak heyetler ülkelerine döndükten sonra “bildiri metni”nde yer alan şekliyle katılımcıların elektronik posta adreslerine gönderiliyor

Orada “self determinasyon”a yer verilmemiş. Ancak bildiride Kürt sorununun, İsrail ve Filistin gibi çok taraflı çözüm bulunması gereken niteliğine vurgu yapılarak, “Irak, İran, Türkiye ve Suriye’yi temsil eden partiler ve Kürt halkının BM gözetiminde çalışmasından” söz edilmektedir. Ayrıca uluslararası hukuka uygun olarak Kürt haklarının korunması ve geliştirilmesi amacıyla Sosyalist Enternasyonal Kongresi’nin “Özel Çalışma Grubu” oluşturulması kararına değinilmektedir.

CHP, Cape Town’daki uyarılara karşın Kürt sorununun Türkiye açısından kendi dinamiklerinden ayrı uluslararası platforma taşınmasına karşı olduğunu Kemal Kılıçdaroğlu’nun “başkan yardımcısı” olarak imzalandığı bir mektupla Sosyalist Enternasyonal Başkanı Papandreou’ya bildiriyor.

Umut Oran buna rağmen yapılan eleştirileri haksız bulmakta:

“Tayyip Erdoğan 2009-2011’de demokratik açılım sürecinde Sosyalist Enternasyonal’e CHP’yi üyelikten atması için çağrıda bulunuyordu. Oradaki demokratik temsilin gerçekte AKP tarafından yapıldığını savunmaktaydı. Oysa geçen sürede AKP o çizgiden savrulduğu gibi Kürt sorununun çözümünü de rafa kaldırdı. Sosyalist Enternasyonal tarafından, tutuklu milletvekilleri ve hapisteki gazeteciler nedeniyle defalarca uyarıldı. Kınandı. Yeni CHP, sosyal demokrat parti olarak Türkiye’yi Sosyalist Enternasyonal’de hakkıyla temsil ediyor. Kimi çevreler ise Kürt sorunu, terör ve PKK konusunda kafası bulanık olan AKP’yi sıkıştırmak yerine CHP’yi eleştiriyorlar!”

Oran, Cape Town’da İsveç, Norveç gibi Kuzey Avrupa temsilcilerinin PKK’nın artan şiddeti, sivillere yönelik bombalı saldırılar ve BDP’li vekillerin PKK’lılarla “kucaklaşması”nı da eleştirdiklerini anlattı. Seçim sonrasında BDP’nin Meclis’e girmesiyle PKK’nın “silah bırakacağına” dönük umutlar kaybolmuş.

CHP, Cape Town nedeniyle eleştirilecekse MİT’in ve Başbakan’ı temsilen Hakan Fidan’ın PKK ile masaya oturduğu Oslo’ya ne demeli?