28 Nisan 2024
  • İstanbul13°C
  • Diyarbakır15°C
  • Ankara16°C
  • İzmir14°C
  • Berlin11°C

ERDOĞAN DA DÂHİL IŞİD’İ TERCİH EDENLERİN ASIL KORKUSU NE?

Fehim Işık

16 Haziran 2015 Salı 23:09

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz hafta Azerbaycan dönüşü uçakta gazetecilere, “Tel Abyad’ta Araplar ile Türkmenlerin hedef alındığı gibi bir hava var. Bölgeden 15 bin Arap ve Türkmen Türkiye tarafına geçti, boşalan yerlere PYD ve PKK yerleştiriliyor. Bu pek hayra alamet değil. Zira bu, sınırımızı tehdit edebilecek bir yapı oluşmasına yol açılması demek. Bu konudaki hassasiyetlerimizi herkes görmeli.” dedi. Bundan iki gün önce de seçim sonrası insan karşısına çıktığı ilk toplantıda “Tel Abyad’da Arapları ve Türkmenleri uçaklarla vuran Batı, onların yerine terör örgütü PYD ve PKK’yı yerleştiriyor. Buna biz nasıl olumlu bakabiliriz? Bu Batı’ya biz nasıl samimi olarak bakabiliriz?” demişti. Yarın bir gün birileri çıkıp Erdoğan’ın bu sözlerini yeniden tercüme edip Kobani için dediklerini düzelttikleri gibi düzeltirler mi, bilemem. Hatırlarsınız, Erdoğan Kobani için de “düştü düşecek” demişti. Kobani özgürleştikten sonra durumdan vazife çıkaran işgüzarlar ise Erdoğan’ın bu sözlerini “O aslında ‘Kobani düştü düşecek’ derken, Kürtlerin mağduriyetine dikkat çekiyordu, yardım edilmesi gerektiğini söylüyordu” mealine gelen sözler sarfetmişlerdi. Ama Erdoğan bu işgüzarlara rağmen dediklerinden geri adım atmadı, açıkça savundu. O da yetmez, Kobani özgürleştikten sonra asıl duygularını yansıtan, “Şimdi zil takıp oynuyorlar. Hadi bakalım, oraları inşa etsinler de görelim” sözlerini de peşinden ekledi.

İlginçtir, hem Türkiye içinde IŞİD’i YPG ve YPJ’ye tercih eden AKP’liler ile diğer AKP’li olmayan radikal cihadçı gruplar ve bilumum ulusalcılar ile ırkçılar,  hem de Suriye’de IŞİD’e muhalif olmalarına rağmen diğer radikal ve Arap milliyetçisi gruplar Erdoğan’la eş zamanlı gelişmelerden rahatsızlıklarını ifade ettiler. Onlar da YPG ve YPJ’nin Burkan El Fırat ve Liwa El Tehrir’le birlikte yürüttüğü bölgeyi IŞİD’den temizleme operasyonunu karalamak için bunlara yandaş aramaya kalktılar. Hızlarını alamayıp YPG ve YPJ’ye hem Batı ve İsrail’i, hem de Esad rejimini yandaş ilan ettiler.

Peki, bunlar böyle karalayadursunlar da işin aslı ne?

Yani Suriye’de özgürlük için mücadele eden halklara, bu halkların öncülüğünü yapan YPG ve YPJ güçlerine bunca düşmanlığın nedeni ne? Öyle ya! Özünde YPG ve YPJ’ye düşmanlık edenlerin hiçbiri IŞİD’i desteklediğini kabul etmiyor. Bunların hangisinin ağzını açsanız, IŞİD için “Vahşi terör örgütüdür” diyor.

IŞİD vahşi bir terör örgütü ise bölgenin onlardan temizlenmesi kimi, niçin rahatsız eder?

İlk düşünmemiz gerekeni söyleyeyim.

IŞİD’in Rojava’da işgal ettiği bölgelerin önemli bir bölümü 1960’larda Suriye rejiminin Arap Kemeri politikası ile Kürtleri etnik temizliğe tabi tuttuğu, Araplaştırıldığı bölgeler. IŞİD bu bölgeleri iki yıl önce işgal ettiğinde kalan son Kürtleri de, kendisi ile birlikte hareket etmeyen diğer Arap, Türkmen ve Süryanileri de ya katletti, ya bölgeden göç etmeye zorladı. İşte YPG ve YPJ, kendi geleceklerini Kürdistan’ı Kürtsüzleştirmede, insansızlaştırmada bulan egemenlerin neden olduğu bu uğursuz politikaları yerle bir etti, ediyor. Bu lanetli politikalarının 40-50 yıl sonra da olsa, 80-90 yıl sonra da olsa bir işe yaramadığını tüm dünyaya gösterdi, gösteriyor. Bu yönüyle baktığımızda rahatlıkla anlıyoruz ki asıl mesele Kürtleri öcü gibi gösteren devlet veya örgütlerin kendi güvenlikleri değil, esasen devlet ve örgütlerin yaşama geçirdikleri ve ısrarla sürdürmek istedikleri lanetli anlayışların iflasının ispatıdır.

Ve kanımca en önemlisi; YPG ve YPJ yalnız IŞİD’i Tel Abyad’dan, yani Kürtlerin Girê Sipî’sinden kovmakla kalmıyor aynı zamanda birlikte hareket ettiği devrimci muhalif gruplarla, kendi geleceklerini bölgenin demokratikleşmesinde gören diğer halklar ve inançlarla birlikte, bir makûs talihi de yeniyor.

Birilerinin YPG ve YPJ’nin başarılarının ardından bunca saldırgan ve düşmanca tutum takınmasının bir nedeni de budur.

Erdoğan da dâhil IŞİD’i YPG ve YPJ’ye, halkların ve inançların birlikteliğine tercih etmelerinin bir nedeni de bu.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.