YASAKÇI BARO PROTESTO EDİLDİ

İstanbul Barosu’na “Başörtülüler giremez” yazısının asılması, hukuk alanında faaliyet gösteren bazı dernek üyeleri tarafından protesto edildi.

AK Hukukçular Derneği, Demokratik Hukukçular Derneği, Hukukçu Hanımlar Derneği gibi mesleki birliklerin yanı sıra İnsan Hakları Derneği, Mazlumder, Ayrımcılığa Karşı Kadın Hakları Derneği üyesi grup, Taksim Meydanı’nda toplandıktan sonra avukat cübbeleri giyerek İstiklal Caddesi’nde bulunan İstanbul Barosu’na yürüdü.

Grup adına açıklama yapan avukat Figen Şaştım, avukatların mesleki sıkıntıları konusunda kılını kıpırdatmayan, toplu halde gözaltına alınmalarına ve adliyelerde aranmalarına ses çıkarmayan baronun, stajyer avukatların kıyafetleriyle uğraşmasının kabul edilemez olduğunu söyledi. Baronun yasakçı tavrının insan hak ve özgürlükleriyle bağdaşmadığına temas eden Şaştım, “Bu tarz uygulamalar, mesleğimizin ve örgütümüzün itibarını zedelemektedir” ifadelerini kullandı. Bazı erkek avukatlar da başlarını kapatarak protesto gösterisine destek verdi.

Bin mağdur avukat var

Gösteriye başörtüsüyle katılan erkek avukatlardan Sezai Çiçek, eşinin de başörtülü olduğu için duruşmalara katılamadığını söyledi. Taraf ’a konuşan Çiçek, şunları kaydetti: “20 yıldır avukatlık yapıyorum, eşim de avukat ve burada. Kendisi duruşmalara katılamıyor. Bir kez keşfe katıldığı için Baro disiplin cezası verdi. Gördüğüm kadarıyla sistem zayıfları eziyor. Kadınlar toplumda daha zayıf, dolayısıyla başörtülü kadınları eziyor. Bunun karşılığında örneğin bir sakal için yasak getiremiyorlar. Eşimle aynı düşünceyle ben sakal bırakıyorum, o başını örtüyor. Bu yürüyüşte de başımı örterek bunların bu saçma yasaklarını dile getirmek istedim. Nitekim ben bir avukat olarak duruşmaya katılsam bunun bir yaptırımı yok, engelleyemezler.Eminim İstanbul’da bin civarında mağdur başörtülü avukat var.

Bursa Barosu’ndan da tepki var

Bursa Barosu Başkanı Zekeriya Birkan da İstanbul Barosu’na yönelik eleştirilerde bulundu. “Barolar, yobazlığın, çağdışı bir zihniyet olarak kalmış bulunan yasakçılığın ve toplum mühendislerinin aracı kurumları değillerdir. Baroların, bazı meslektaşlarımızın kılık ve kıyafetlerine karışmalarını kabul etmemiz asla mümkün değildir” diyen Birkan, avukatlık mesleğinin insan hak ve hukukunu devlet otoritesine karşı savunan kutsal bir meslek olduğunu dile getirdi. (Meryem Özel-Taraf)