YAŞADIKLARIMI ANLATIRSAM ÜLKEM BUNU KALDIRAMAZ

Başbakan Erdoğan, gerilim istemediği için eşinin GATA'ya alınmamasını 3 yıl gündeme getirmediğini söyledi. "Birçok şey yaşadım. Bunları gereken yerlerle paylaştım. Ama anlatırsam ülkem henüz kaldıramaz." diyen Başbakan, yaşadıklarını siyaseti bıraktıktan sonra kaleme alabileceğini vurguladı. 

Başbakan Tayyip Erdoğan, MHP'li Osman Durmuş'un tahriki sebebiyle önceki gece Meclis'te yaşanan kavgayı değerlendirirken önemli açıklamalar yaptı. Eşi Emine Erdoğan'ın üç yıl önce başörtüsü yüzünden GATA'ya alınmadığını hatırlatan Başbakan, gerilim istemediği için olayı gündeme getirmediğini anlattı. Erdoğan, "Biz o zaman bu işin üzerine gidemez miydik, gidebilirdik ama orada sadece eşimin gözyaşlarına mahkûm olarak kaldık." dedi. Bunun dışında birçok şey yaşadıklarını ve bunları gereken yerlerle paylaştığını vurgulayan Erdoğan şöyle konuştu: "Yaşadıklarımı anlatırsam olmaz, çünkü ülkem henüz kaldıramaz. Gerekirse belki siyaseti bıraktıktan sonra yaşadıklarımı kaleme almak suretiyle paylaşırım."

Dün Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu'nda katıldığı konferans sonrası soruları cevaplayan Başbakan Tayyip Erdoğan, kendisiyle ilgili tartışmalara da değindi. Hakkında 'Peygamber gibi insan' benzetmesinde bulunan eski il başkanının ihraç edilmesi talimatını verdiğini vurgulayan Erdoğan, bunun üzerinden rant devşirmeye çalışılmasına ise tepki gösterdi: "Bu, cehaletten olmuş olabilir. Eğer sen de inançlıysan bunu kabul edemezsin. Çünkü peygamberlik zinciri kapanmıştır."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'ın, GATA'ya girişine 'başörtüsü' nedeniyle izin verilmemesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Emine Erdoğan, tiyatro sanatçısı Nejat Uygur'u ziyaret etmek istemiş, alınmayınca eşi Necla Uygur ile dışarıda görüşmüştü. MHP'li Osman Durmuş, Meclis kürsüsünden bu konuyu gündeme getirmiş ve GATA'ya arka çıkıp Emine Erdoğan'ın durumunu alaya alan bir konuşma yapmıştı. Erdoğan, bu yaklaşıma karşı çıktı.

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu'nca (USAK) düzenlenen "Değişen Dengeler ve Türkiye'nin Artan Önemi'' konulu konferansın ardından soruları cevaplayan Erdoğan, üç sene önce yaşadıkları bu olayın tek olmadığını ifade etti. "Üç senedir, eşim de ben de biz bu işleri gündeme getirmedik. Gerekli olanlara, gereken yerlere söylediniz mi söylemediniz mi? Söyledim. Söyleyecek çok daha şeyler var ama ben ülkemde gerilim istemiyorum." şeklinde konuştu. Erdoğan, yeri geldikçe diğer yaşadıklarını da anlatacağını dile getirerek, "Bunları anlatmamız belki biraz daha zaman alacak, ondan sonra, belki siyasetten çekildikten sonra kaleme alarak belki gündeme getireceğim. Ama ülkem bunları kaldıramaz." diye konuştu. Eşinin GATA'ya kabul edilmemesini, artık zamanı geldiği için anlattığını dile getiren Başbakan, şöyle devam etti: "Benim ülkemde çok önemli bir sanatçı hasta yatağında. Eşim onu ziyarete gitmek istiyor. Eşini arıyor, 'Memnuniyetle.' diyor. Biraz sonra tekrar dönüyor, 'Emine Hanım, böyle böyle bir durum oldu, ne olur biz sizinle dışarıda buluşalım.' demek suretiyle, dışarıda bu görüşmeyi yapıyorlar. Bunun akılla, izanla, bir kurumsal yaklaşımla izahı olabilir mi? Bunu ne ile izah edeceksiniz? Hangi özgürlük çerçevesi içerisinde bunu bir tanıma oturtacaksınız? Bunun demokrasi ile laiklikle, hukuk devleti ile yakından uzaktan alakası olabilir mi? Laiklik bunun güvencesi iken orada bir engelle karşılaşıyorsunuz ve benim vergisini vermek suretiyle, parasını vermek suretiyle her şeyiyle oluşturmuş olduğumuz bir kurumun hastanesinde siz başbakanın eşini 'burada bu ziyarete gelmesin, burada farklı durumlar meydana çıkabilir, gerginleşme olabilir, şu olur bu olur' gibi şeylerle engellemeye kalkıyorsunuz. Biz bu işin üzerine gidemez miydik, gidebilirdik ama orada biz sadece eşimin gözyaşlarına mahkûm olarak kaldık."