VEYSEL EROĞLU: TAPULAR İPTAL EDİLECEK
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul'daki sel felaketiyle yeniden gündeme gelen derelerin ıslahı konusunda çarpıcı açıklamalar yaptı.
14 Eylül 2009 Pazartesi 10:15
Akarsu yataklarının çeşitli grup ve şirketler tarafından işgal edildiğini belirten Eroğlu, ancak derelerin Hazine'nin malı olduğunu, buraları kesinlikle boşaltacaklarını söyledi. Çevre Bakanı, hükümetin dere ıslah çalışmaları konusunda kararlı olduğunu ifade ederken, bu amaçla bir genelge hazırladıklarını anlattı. Genelgeye uyulması halinde dere yataklarının sorun olmaktan çıkacağına dikkat çeken Eroğlu, "Yapılacak şey bellidir. O da dere yataklarının mutlak surette boşaltılmasıdır. Kimsenin gözünün yaşına bakılmayacak. Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, İSKİ ve DSİ, işgaller varsa belirleyecek. Kaçak yapılar yıkılacak. Tapusu olanların tapusu iptal edilecek." dedi. Bakan Eroğlu, Başbakan'ın talimatıyla derelerin temizliği ve bakımı görevinin İSKİ'ye verildiğine işaret etti. İSKİ'nin elinin yetişmediği kırsal alanlarda ve açık havzalarda ise DSİ'nin bu görevi üstleneceğini bildirdi.
İSKİ Genel Müdürlüğü dönemin-de derelerin ıslahı için yaptığı çalışmaya da değinen Eroğlu, buralardaki gecekonduları yıkmak istediğini ancak CHP engeliyle karşılaştığını söyledi. Eroğlu, CHP'nin mahkemeye giderek yıkımı engellediğinin altını çizdi.
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, CHP'nin dere yataklarının ıslahı konusunda sergilediği tavra tepki gösterirken, anamuhalefet partisinin çelişki içinde olduğuna işaret etti. Eroğlu, bu durumu şu sözlerle özetledi: "Dere yataklarındaki yapıları yıkmak istediğinizde karşı çıkıyorlar. Su taşması olduğunda 'Niye yıkmadınız?' diyorlar. Yıksanız bir türlü, yıkmasanız bir türlü. Hâlbuki el ele verip bu problemlerin üstesinden gelebilirdik. Muhalefete düşün görev de işte budur."
AYAMAMA'YI ISLAH, YARGIYA TAKILDI
Veysel Eroğlu, İSKİ Genel Müdürlüğü'ne 5 Mayıs 1994 tarihinde getirildiğini, kucağında bulduğu ilk problemin Ayamama Deresi olduğunu belirtti. Dere ile ilgili ıslah ihalesinin kendisinden önce yapıldığına dikkat çeken Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "İSKİ skandalı 1993 yılında çıkınca müteahhitlere para ödeyememişler. 350 müteahhit 3 bin-4 bin tane borçlu var. Bir trilyon borç var. İnşaatlar durmuştu. Biz göreve gelip dosyaları açtığımız zaman geçmişte ödemelerin son derece fahiş olduğunu gördük. Yapılan işlere yaklaşık 11 kat fazla ödeme yapılması kararı alınmış. Tabii böyle işler yüzünden mahkemelik olduk. İş mahkemeye intikal edince iş durdu."
Eroğlu, İSKİ olarak yaptıkları çalışmaların önünün dönemin hükümetlerince devamlı kesilmek istendiğini de savundu. Eroğlu, önlerine çıkan engelleri şöyle sıraladı: "Bizleri Istıranca derelerinde durdurmak istediler. Ayrıca bütün geçmişten gelen borçlarımız üzerine haciz uyguladılar. Pompa istasyonlarında su vermesinler, perişan olsunlar diye elektriğimizi kestiler. Geçmiş 10-15 yılın elektrik borcunu biz ödemek durumda kaldık. Sosyal Sigortalar borcu birikmiş, o borcu tahsil ettiler. Hatta öyle bir kanun çıkardılar ki; çok enteresan, ibret-i âlemdir ve vatandaşların bunu bilmesini istiyorum. Bir kanun çıkardılar, SSK borcundan dolayı bizim gibi kurumların genel müdürlerinin şahsî mallarına el koymaya kalktılar. Dünyada böyle bir rezalet yoktur."
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.