VAN TOPLANTISINDA RADİKAL ÇIKIŞLAR!

Bölgedeki kanaat önderlerinin de katıldığı toplantıda Kürt sorununun sebepleri ve çözümüne ilişkin birbirinden ilginç görüşler dile getirilmiş. Bir katılımcı, Kuzey Irak'a devletin ve CHP'nin de bakışının önemli olduğunu söylerken "Oranın adı Kürdistan iken biz burada Kuzey Irak diyoruz." eleştirisinde bulunuyor.

Bir başka katılımcı, Kürt sorununun içinden çıkılamayan bir hal aldığını kayderken, bir diğeri bölgedeki insanların daha çok dinlenilmeye ihtiyaçları olduğunu dile getiriyor. Toplantıda söz alanlardan biri de 1 Mart'tan itibaren şehirlerde şiddetin artacağını savunuyor. CHP'nin bölge halkıyla diyalog kuramamasının sebebi olarak da 'CHP'nin bir türlü halkın partisi olamaması' gerekçe gösteriliyor. Toplantıda, ortaya konulan diğer bazı görüşler şöyle:

Kürt aydınları yaklaşık 20 yıldır normal taleplerinde bile devlet kurumları ve örgüt tarafından hep tehdit edildiler ve hareket edemez durumda bir tarafa itildiler. Hem örgütün hem de kamu görevlilerinin koşacağı yer CHP idi. CHP de bu yüzden bu bölgede bir çözüm üretmedi.

Abdullah Öcalan'ı, Kandil'i ve PKK'yı tartışmadan çözüm üretilemez.

Bölgeyi anlamak için Kürt hayat tarzını tanımak lazım. Çözüm odaklı insanların bölge yaşantısını tam olarak bilmemeleri bir eksiklik. İnsanlar, Kürt sorununu çözmede samimi değiller.

Burada insanların yüzde 87'si ayrılmadan yana değil. Batıdaki insanlar ise Kürtlerin ayrılmak istediklerini düşünüyor. Burada mevcut yaşanan olgu ile batıda algılanan farklı.

Kürtler doğal haklarını talep ediyorlar. 21. yüzyılda kendi dilinde eğitim doğal bir haktır. Fakat gerek devlet gerekse de siyasi kurumlar bu hakları durdurmak için elinden geleni yapıyor.

Böl-parçala-yönet sisteminin uzun zamandır burada uygulanması bugün bu duruma getirmiştir. Hiçbir orta değer kalmadığı için karşılıklı güvensizlik eksikliği var.

Halen Kürt milleti diyemiyoruz. Kürt sorunu sadece Kürtlerin sorunu değildir.

Kuzey Irak'ta otonomi elde etmiş bir Kürt modeli var. Kuzey Irak'taki gelişmeler bölge için bir rol modelidir.

30 yıldır olağanüstü hal ve baskı ortamında yetişen bir nesil var. Bunlar müzakereye daha kapalılar. İleride sorun daha da büyüyebilir.