VAN DEPREMİ VE OPERASYONLAR

Hükümet, silahlı mücadele içinde olanların ne yapacağını beklemeden operasyonu durdurmalıdır.

Saat 14.00’ü bir-iki dakika geçerken, operasyonla ilgili yazımın sonlarına gelmiştim ki televizyondan Van depreminin haberi duyuldu. Siz bu yazıyı okuyuncaya kadar deprem yıkımının boyutu anlaşılmış, Kızılay’ın yardımları ve hükümetin görüşü öğrenilmiş olacak. Yurttaşlarıma en iyi dileklerimi gönderiyorum.

Ülkemiz deprem faylarıyla doludur. Bazılarında yakın olmak üzere birçok ilimizde her zaman depremle karşılaşabiliriz.

Özellikle Doğu Anadolu’da ve kırsal alanda yapı stokunun depreme dayanıklı olmamasının, yıkımı büyüttüğünü televizyondan hemen gördük.

Deprem, operasyonların durdurulmasıyla ilgili düşüncemin geçerlilik derecesini yükseltmiştir. Bu nedenle o paragrafları aynen buraya ekliyorum:

Sürmemeli, sürmesin

“Televizyonlar düğün haberi gibi veriyor: ‘Operasyonlar içeride ve dışarıda sürüyor...’ Ben de sürmemeli, sürmesin diyorum! Başbakan’ın deyimiyle, ‘Açık ve net’, hiçbir yurttaşımın öldürülmesini istemiyorum.

Bu dileğimin gerçekleşmesi için birçok çevreye düşen görevler vardır:

İlki, silahlı mücadele yapanlara düşendir: Hemen, ama hemen kendine bağlı silahların susmasını emretmeli ve bu emrini yüksek sesle açıklamalıdır. Elini tetikten çekenler, askerle karşılaşmadan operasyon alanından uzaklaşmalı, kaybolmalıdır.

İkincisi, bu açıklamayı duyan hükümet, operasyonu, aramayı, ‘şimdiye kadar yapılamayanlar’ diye söylenenleri durdurmalı; asker kışlasına, polis karakoluna dönmelidir.

Görüşmeye hazır olalım

Silahlı mücadele tarafının liderleri, görüşmeye hazır olduklarını açıklamalıdır.

Şimdiye kadar silahlı mücadeleyi desteklemiş ya da karşı çıkmış Kürtler, görüşlerini hiçbir kısıtlamayla karşılaşmadan açıklamalıdırlar.

Muhalefet partileri, doğru bildikleri görüşlerini istedikleri biçim ve yerde kamuoyuna duyurmalıdır.

Yazılı ve görsel basın, tam serbestlik içinde çalışmalıdır.”

Van depremi üzerine bu notlarda yapacağım düzeltme; ilk ve ikinci görevlerin birbirini beklemeden yerine getirilmesi istemidir; hükümet, silahlı mücadele içinde olanların ne yapacağını beklemeden operasyonu durdurmalıdır.

Depremin öğrettikleri

Deprem, silah bırakmanın doğruluğunu göstermiş olmalıdır. Deprem alanında ne ‘operasyon’ ne de ‘silahlı mücadele’ yapılabilir. En katı yürekli insan bile, doğanın gücüyle karşılaştığında, aczini anlar, günlük duygularını unutur, bir yana bırakır.

Dün bir belediye başkanının televizyondan yükselen “Molozların altında can çekişenler var, yardım istiyoruz!” sesi, ideolojileri bastırmış olmalıdır.

Bizim insanımız böyle durumlarda hemen gücünü yardıma koyar, şimdi gördüğümüz felaket manzaralarının sahipsiz kalmayacağını sanıyorum. İnsanımızı enkaz altından kurtarmak ilk işimizdir.

Hakkını vermeliyim, Kandilli Rasathanesi yöneticileri ve uzmanlarının, dün saat 16.00’ya yaklaşırken başlayan basın toplantısı doyurucu ve övgüye değerdi. Müdür Mustafa Erdik ve uzmanların konuşmalarını ve uzmanların alanlarına hâkimiyetlerini hayranlıkla izledim. Kandilli Rasathanesi’ni okuyucularımla paylaşarak kutluyorum.

Bütün halkımıza geçmiş olsun; birlikte yaraları saracağız.

Tarhan Erdem - Radikal