TÜRKİYE İSRAİL'E DAVA AÇIYOR
Hergeçen gün kötüye giden Türkiye - İsrail ilişkisi, Türkiye'nin, Heronları zamanında teslim etmemesi üzerine İsrail'e dava açmaya hazırlanmasıyla farklı bir dönemece giriyor.
23 Ekim 2009 Cuma 09:42
United Press International - (WASHINGTON) - Türkiye'nin, bir zamanlar stratejik müttefiki İsrail ile üst düzeyde olan görüş ayrılığı, Ankara'nın Yahudi devletini, 2005 yılında sipariş edilen 10 adet insansız hava aracını teslim etmemesi durumunda dava etmeye hazır olduğu haberleriyle daha da derinleşti.
180 milyon dolarlık anlaşma uyarınca, İsrail'in savunma endüstrisindeki lider ismi İsrail Hava ve Uzay Sanayi ve ülkenin lider elektronik uzmanı Elbit Systems'ın Heron İHA'ların dördünü ağustos ayında teslim etmesi, ekim ayının sonunda da serinin tamamlanması gerekiyordu.
Ancak söz konusu tarihte teslimat olmadı. İsrailli yetkililer, bu gecikmenin Türk yapımı elektro-optikal cihazların İHA'lara takılabilmesi için Heron motorlarının özelliklerinin geliştirilmesinde yaşanan sorunlardan kaynaklandığını belirttiler.
İsrail Radyosu, Savunma Bakanlığı yetkililerinin sorunun artık çözüldüğünü söylediklerini aktardı. Teslimatın yapılıp yapılmadığı net değil. Ancak, Türk gazetesi Today's Zaman, Savunma Sanayi Müsteşarlığından önde gelen bir yetkilinin, "Türkiye, gecikme için ağır bir para cezası yaptırımı planlamaktadır. Eğer bu ülke, cezanın gereklerini yerine getirmeyi reddederse Türkiye o zaman Uluslararası Ticaret Tahkim Mahkemesine gidecektir." dediğini aktardı.
Türk hükûmetinin katı tutumu, Doğu Akdeniz'in Arap olmayan, lider askerî güçleri olan iki ülkenin arasında bir zamanlar gelişen ilişkilerde son aylarda yaşanan bozulmanın derecesini vurgulamaktadır.
Özellikle son aylarda, İsrail'in 27 Aralık-18 Ocak tarihleri arasında Gazze Şeridi'ni işgalinden kaynaklanan, Filistinlilere yönelik askerî harekatlarına ilişkin bir dizi ciddi diplomatik anlaşmazlık, 1996 yılındaki bir anlaşmayla resmiyet kazandırılan ittifakı ciddi bir şekilde bozdu.
2002 yılında İslami temelli Adalet ve Kalkınma Partisinin Ankara'da iktidara gelmesinden bu yana sorunlar içten içe kaynıyordu.
Türkiye'nin İsrail'den uzaklaşma girişimi, Ankara'nın AB'ye katılım başvurusunun başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, gözünü Türkiye'nin İslam dünyasındaki liderlik rolünü eski konumuna getirmeye diken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan iktidarında hız kazandı.
Başbakan Erdoğan'ın, Birinci Dünya Savaşı'nın ardından Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasıyla Türkiye'nin İslam dünyasında ortadan kalkan statüsünü eski konumuna getirmek için İsrail ile ittifakı bozması gerekiyordu.
NATO üyesi Türkiye geçen hafta ani bir kararla ABD, Avrupa ve İsrail birliklerinin iki yılda bir düzenli olarak katıldığı Anadolu Kartalı isimli hava tatbikatlarından İsrail'i çıkardı. Bu olayın ardından ABD ve İtalya'nın çekilmesiyle tatbikatlar iptal edildi.
Ankara, İsrail'i ekim ayı tatbikatlarından dışlamasının temel nedenlerden biri olarak Heronların teslimatındaki gecikmeyi gösterdi.
Türk hareketinin etkisi, İsrail'in Gazze'de çoğu sivil 1300 Filistinlinin öldürüldüğü 22 günlük büyük çaplı askerî taarruzunun uluslararası platformda kınanmasıyla daha da arttı.
İsrail'in kayıpları ise bazıları dost ateşinden olmak üzere 13 kişi olmuştu.
İsrailli yetkililer de Ankara'nın Kuzey Irak baskınları da dâhil olmak üzere ayrılıkçı Kürtlere karşı saldırı düzenlemesini gözardı ederek çifte standart uyguladığı görüşündeler.
Türkiye'nin önde gelen günlük gazetesi Hürriyet'te ilişkilerdeki "yeni soğuk tonun" yakın zamanda yumuşamasının muhtemel olmadığı ileri sürüldü.
İsrailliler, yakın bir müttefik ve dost olduğunu düşündükleri bir ülkeyle ilişkilerin bozulması karşısında dehşete düşmüş durumdalar. Endişeleri, Ankara'nın son haftalarda, İsrail'in Arap düşmanlarının en büyüklerinden birisi olan Suriye ile gelişen ilişkileri nedeniyle daha da arttı.
Türkiye, nisan ayında, 1990'lı yılların sonunda neredeyse savaşa gireceği ülke Suriye ile askerî tatbikatlar gerçekleştirmişti.
Eğer, Türk yetkililer, Heronlar konusunda İsrail savunma şirketlerine karşı yasal işlem başlatmaya karar verirlerse, ilişkiler şüphesiz çok daha kötüye gidecektir. Bu durum ayrıca İsrail'in Türkiye'ye yaptığı önemli miktardaki silah satışlarının da sona ermesi demek olacaktır.
İsrail basınında yer alan haberlerde, son birkaç yıldır, büyük ölçüde devlet tekelinde olan savunma sanayisinden Türkiye'ye yapılan ihracatın azalmakta olduğu teyit edildi. İsrail şirketlerinin yerini almak için ABD, Avrupa şirketleri özellikle İtalyanlar harekete geçtiler.
Kriz artarken, İsrail savunma kaynakları, Yahudi devletinin Türkiye'ye misillemede bulunmak isteyebileceğini ve muhtemelen gelişmiş silah sistemlerinin satışını durdurabileceğini belirttiler.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.