TUĞLUK'UN GİRİŞİMLERİ BARIŞ UMUDUNU ARTIRDI

Demokratik Toplum Kongresi Eş Genel Başkanı Aysel Tuğluk'un avukat sıfatıyla İmralı'da Abdullah Öcalan'la görüşmesinden sonra eylemsizlik sürecinin uzayacağını belirtmesi, olumlu bir gelişme olarak yorumlandı. STK temsilcileri, çözüme ilk kez bu kadar yaklaşıldığını ifade ediyor. Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar "Diyalog arttıkça çözüme yaklaşıyoruz." dedi. DİGİAD Başkanı Alaaddin Korkutata ise olumlu havayı dinamitleyecek karanlık güçlere karşı dikkatli olunması uyarısında bulundu.

Fakat yine aynı isimler, süreci sabote etmek için karanlık güçlerin devreye girebileceği endişesini taşıyor. STK'lar 1993 yılındaki gelişmeleri örnek göstererek, Türkiye'nin bu sefer oyuna gelmemesi çağrısında bulunuyor. Sivil toplum temsilcilerinin görüşleri şöyle:

Mehmet Emin Aktar (Diyarbakır Baro Başkanı): Türkiye'de beklediğim tablo buydu, diyalog arttıkça sorunların çözümüne yaklaşıyoruz. Büyük ölçüde 'şu kişiyle görüş, şununla görüşme' mantığı ortadan kalktı. Çözümde etkin olabilecek kim varsa onlarla görüşme süreci başladı. Hükümet referandumdan güçlenerek çıkmışken bu sorunların çözümü için çok ciddi adımlar atmalı ve daha çok inisiyatif almalı. İşin başındayız ama hükümet-muhalefet görüşmesi, Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmelere baktığımızda sorunlarını çözmek isteyen bir Türkiye görüyoruz. Bu gelişmeler umut verici gelişmeler.

Mehmet Kaya (Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi Başkanı): Türkiye'de referandumdan sonra barış havası hakim oldu. İnsanların bütün sorunların demokratik ortamda çözülebileceğine inancı arttı. Türkiye, dönem dönem böyle olumlu havalar yakaladı, sorunların çözümüne çok yaklaştı. Ancak bu olumlu hava sürekli sabote edildi, insanların ölümüne neden oldu. Bugün yine böyle bir dönem içindeyiz. Geçmiştekine benzer bir hata yapmamamız gerekiyor. Herkes barışa katkı için çaba göstermeli. Aysel Tuğluk'un görüşmesini bu anlamda değerlendirmek gerekiyor. Onların da barışı hakim kılacak katkıları artırmaları gerekiyor. Bu süreçte daha çok rol üstlenmeliler diye düşünüyorum.

Alaaddin Korkutata (DİGİAD- Diyarbakır Girişimci İşadamları Derneği Başkanı): Hükümetin muhalefetle farklı sorunların çözümü için bir araya gelmesi, Aysel Tuğluk'un kan ve gözyaşının durması için İmralı'ya gidip gelmesi gibi, Türkiye'de sorunların çözümü konusunda bir iradenin hakim olduğunu görüyorum. Herkeste bir umut var. Çok kritik bir döneme girdik. Yeni anayasayı konuşmaya başladık, silahların susmasından bahsediyoruz. İşte bu noktada, bu gelişmeleri dinamitlemek isteyen karanlık güçler çıkabilir. Bunlara dikkat etmemiz gerekiyor.

Fahrettin Akyıl (Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı): Yakalanan bu olumlu süreci çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Doğu ve Güneydoğu'da sorunlar bittiği zaman Türkiye'yi kimse tutamaz. Kendi sorunlarını çözen bir ülke, dünyanın süper devletleri arasına girer. Türkiye'nin böyle bir potansiyeli var. Ancak burada dikkat etmemiz gereken bir nokta var ki, o da olası provokasyonlardır. Aysel Tuğluk'un görüşmesinden sonra eylemsizlik sürecinin devam edeceğini öğrendik, bu bölgeye bir nefes aldırır. Korku imparatorluğunun sona erdiği ülkemizde bütün sorunların konuşulup çözüleceğine inanıyorum.