THE GUARDİAN: ANKARA-IŞİD BAĞLANTISINA DAİR BELGELER ABD’NİN ELİNDE
The Guardian gazetesi Türkiye’nin IŞİD’in petrol ticaretine kolaylık sağladığına dair yeni detayların ortaya çıktığını iddia etti.
26 Temmuz 2015 Pazar 20:15
İngiliz The Guardian gazetesinde Martin Chulov imzasıyla yayınlanan haber-analizde, Türkiye’nin IŞİD’in petrol ticaretine kolaylık sağladığına dair yeni detayların gün yüzüne çıktığı iddia edilirken, Türkiye hükümetiyle IŞİD arasındaki bağlantıya dair belgelerin ABD’nin eline geçtiği belirtildi.
BBC Türkçe’nin aktardığına göre Chulov’un yazısı özetle şöyle:
“ABD, Mayıs ayında Suriye’de üst düzey bir IŞİD liderine yönelik operasyon düzenlemiş ve komşu ülkelere operasyonla ilgili bilgi vermemeye özen göstermişti. Operasyonun hedefi IŞİD’in petrol kaçakçılığından sorumlu yöneticisi Ebu Sayyaf’tı. IŞİD’in üst düzey isimleri hariç kimse Ebu Sayyaf’ın adını dahi bilmese de, bu isim Türkiye’ye hiç yabancı değildi.
2013’ün ortalarından itibaren Tunuslu Ebu Sayyaf Suriye’nin doğusundaki petrol sahalarından çıkarılan petrolün ülke dışına kaçırılmasından sorumlu isim haline gelmişti.
Karaborsa petrol, kısa sürede IŞİD’in en önemli gelir kapılarından birisine dönüştü. En önemli alıcı konumunda ise Türkler bulunuyordu.
Cihatçı gruplar ve Türkler arasındaki petrol ticareti, iki taraf arasındaki işbirliğinin bir kanıtı olarak kabul edilir hale gelmiş durumda. Petrol ticareti bağlantıları ABD ve Avrupa tarafından da tepkiyle karşılanmıştı.
Yapılan tahminler 2013’ün başından itibaren 6 ay boyunca IŞİD’in petrol ticaretinden günlük 1 ila 4 milyon dolar gelir sağladığına işaret ediyor. Bu finansal kaynak örgütü, sınırlı imkanlara sahip hırslı bir yapıdan, yabancı savaşçıları dahi çekebilen ve ülkelerin sınırlarını tehdit eden bir yapıya dönüştürdü.
Ebu Sayyaf’ın öldürülmesinden hemen önce adı konmamış bir ittifaka yönelik şüpheler dile getiriliyordu. Ebu Sayyaf’ın karargahında ele geçirilen istihbaratın içeriğini bilen Batılı bir yetkili, Türk yetkililer ile IŞİD arasındaki doğrudan temasların artık ‘inkar edilemeyeceğini’ ifade ediyor.
Yüzlerce flaş bellek ve belgenin ele geçirildiğini söyleyen yetkili, ‘Tüm belgeler analiz ediliyor. Ancak aradaki bağlantılar şimdiden o kadar açık ve net ki Ankara’yla aramızdaki politikalara ciddi tesiri olabilir’ diyor.
Suriye’deki iç karışıklıkların başlamasından bu yana Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, IŞİD’in yenilgiye uğratılabilmesi için öncelikle Beşar Esad rejiminin son bulması gerektiğini savunuyordu.
Ancak Türkiye Ahrar’uş Şam veya Cabat El Nusra gibi cihatçı örgütleri de açıktan desteklemeye devam ediyordu. Batılı yetkili bu durum için ‘Türkiye’nin ılımlı muhalif gruplar ile cihatçı örgütler arasında çizdiği çizgi çok ince. Türk ordusunun her iki tarafla da işbirliği yaptığı açık’ diyor.
Ankara’nın gözünde IŞİD belli bir noktadan sonra yönetilemeyen bir örgüt konumuna geldi. Batılı yetkili bu durumu ‘IŞİD’i ‘Dini istismar eden grup’ olarak tanımladığımız sürece işbirliğine açık oldukları mesajını verdiler’ diyerek yorumluyor.
Ancak Türkiye’nin düşünce yapısında köklü bir değişim olmadı. Yaşananlar daha çok yüz yüze geldikleri tabloya karşı verilen bir tepki niteliğinde. Ancak yine de IŞİD’in Esad’a karşı bir koz olduğu fikrini terk etmiş gibi gözüküyorlar.
Türkiye yeni Suriye tutumunu netleştirmeye çalışırken IŞİD Kilis’ten Haseke’ye kadar sınır boyunca etkinliğini sürdürüyor.
IŞİD sınırdaki varlığını güçlü tutarak ‘Halifeliğin’ dışarıya açılan kapılarını güvence altında tutma amacında.
Her ne kadar Ebu Sayyaf’ın yürüttüğü petrol kaçakçılığı artık işlemiyor olsa da, hâlâ tankerler derme çatma kuyulardan çekilen petrolü sınıra götürüyor. Bir IŞİD üyesi örgütün Suriye ve Irak’ta kontrol ettiği bölgeleri ekonomik açıdan kendi kendisine yetebilir hale getirmesinin uzun zaman alacağını vurguluyor ve ‘Türklere ihtiyaçları var. İki taraf arasında yoğun bir işbirliği de söz konusu. Türkiye’nin IŞİD’e çok sert bir darbe vurması da güç’ yorumunu yapıyor.
Ancak Ebu Sayyaf’ın karargahından elde edilen istihbaratı gören Batılı yetkili ‘Her şeyin gölgelerde gizlendiği bir dönem kapanıyor. Artık her şeyin gün yüzüne çıktığı bir döneme giriyoruz. Lübnan sınırında Hizbullah’ın etkinliği artıyor. Türkiye’ye gelince, nasıl tanımlamak isterseniz isteyin, Ankara’nın rolü de netleşiyor. Türkiye için kritik bir dönemdeyiz. IŞİD’i kendi ülkeleri için bir tehdit olarak görecekler mi? Esad IŞİD ile oynayıp kaybetti. Türkler de aynı sonucu yaşayabilir’ yorumunu yapıyor.”
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.