22 Kasım 2024
  • İstanbul7°C
  • Diyarbakır7°C
  • Ankara12°C
  • İzmir15°C
  • Berlin2°C

ŞİİRLERİNE NEDEN SANSÜR UYGULADI?

Ahmed Arif, neden bazı şiirlerine sansür uygulamak zorunda kaldı? Usta gazeteci Rahmetullah Karakaya ilkehaber.com için yazdı.

Şiirlerine neden sansür uyguladı?

04 Mart 2010 Perşembe 12:11

Kürt Açılımı”, “Alevi Açılımi” ve “Roman Açılımı”, yıla damgasını vuran demokratikleşme adımları oldu.

Devlet katında bu adımlar ancak 89 yıl sonra masaya yatırıldı.

Ama bu ülkenin sanatçıları, bunları, ilk günden itibaren eserlerinde dile getirdi.

Bedelini de çok ağır şekilde ödediler, ödemeye devam ediyorlar.

Mahkemelerde süründüler, cezalar aldılar, zindanlara atıldılar, sürgünlere yollandılar.

Hatta canlarını feda ettiler...

Toplum hafızası, olanları çabuk unutsa da, tarih, her şeyi noktasına, virgülüne kadar kayda alıyor.

“Kürt Açılımı” derken, Diyarbekirli büyük şair Ahmed Arif’i hatırlamamak olur mu?

“Hasretinden Prangalar Eskittim” ile gönüllerde taht kuran Ahmed Arif, gün oluyor, şiirine sansür uygulamak zorunda kalıyor.

12 Eylül 1980 darbesinden sonra, iki şiirine sansür uyguluyor.

33 Kürdün, Van’ın Özalp ilçesinde, 1942’de yargısız kurşuna dizilmesini anlatan “33 Kurşun”dan “Şifre buyurmuş bir paşa”, “Hapishaneye gece erken gelir” şiirinden de “Kürdün gelini” dizelerini çıkarıyor.

Başına, “Olmadık işler açılmasın” diye...

Ta ki 1989’de, ünlü ses ve saz sanatçısı Rahmi Saltuk, devreye girinceye kadar.

Ahmed Arif- Rahmi Saltuk dostluğu, doruklarda.

Birlikte, yurt düzeyinde bazı programlara katılırlar.

İçine kapanık, dışarıya mesafeli Ahmed Arif, bu kabuğu Rahmi Saltuk’la kırmaya başlıyor ufak ufak.

Ahmed Arif’in sesinden bir şiir kasedi dolduruyorlar.

Sira “33 Kurşun”dadır.

Rahmi Saltuk, şiirin 12 Eylül öncesi gibi orijinal haliyle okunmasını ister.

- Ahmed Abi, size yakışan, sizden halkın beklediği şiirlerinizi orijinal haliyle okumanızdır. Bu şiirleri yazan sizsiniz, onu korumak da önce size, sonra okurlarınıza düşüyor. Şüphesiz şiirler ilk haliyle topluma mal olmuştur. Artık bu gölgeyi üzerinden atma zamanının geldiği kanaatindeyim. Doğru kararı vereceğinize yürekten inanıyorum.

Ahmed Arif, tereddüt içindedir.

İki “sakıncalı” dize için, yazar Vedat Türkali’den de onay aldığını anlatır.

Ama Rahmi Saltuk’un duyarlılığını da gözardı etmez.

O gürül gürül akan sesiyle, “Sakıncalı” dizeleri de kayda geçirir.

İki şiir, 1989’da basılan “Hasretinden Prangalar Eskittim”lerde, yeniden sansürsüz haliyle yer alır.

Rahmi Saltuk, boş durmaz.

Ahmed Arif’in, İstanbul’da ilk ve son imza günü olan Ekim 1989’daki Tüyap Kitap Fuarı’nda, Vedat Türkali’ye de sitem eder.

- Ağabey, Ahmed Abiye, şiirinden iki dizeyi çıkarmaya siz mi onay verdiniz?..

Üstad Vedat Türkali, beklenmedik tatsız suçlamayı ustaca savurur:

- Ben, ona, “Bir şairin, icap ederse şiirinde sonradan bazı değişiklikler yapabileceğini” söyledim. Nerden bilecem “33 Kurşun”dan “Hapishaneye gece erken gelir” deki iki önemli dizeyi çıkaracağını...

Maksat, hasıl olmuştur.

Artık “Hasretinden Prangalar Eskittim” sansürsüz haliyle yine gönüllerdedir.

Toplumların önüne çekilen haksız yasakları, bentleri yıkan sanatçılara, bin selam olsun.

Xxx

RAhmedli Ahmed Arif ile Rahmi Saltuk’un, bir de Denizli macerası var.

1989, Sosyaldemokrat Halkçı Parti’nin (SHP), Anavatan Partisi’ni (ANAP), yerel seçimlerde mağlup ettiği yıldır.

Denizli’de de, SHP’li Ali Marım, Belediye Başkanı’dır.

SHP’li belediyelerle, kültür programları, yurt düzeyinde zirveye çıkar.

Tiyatro sanatçısı Şener Kökkaya, Denizli’de Ahmed Arif- Rahmi Saltuk’lu bir program düzenler.

İki ünlü sanatçı, programdan bir gün önce kente gider.

Hava sıkıntılıdır.

Rahmi Saltuk, Şener Kökkaya ile SHP’li Belediye ve teşkilat arasında, uyumsuzluk olduğunu anlamakta gecikmez.

Sosyal demokratlar, geleneksel çekişmelerini burada da elden bırakmamışlardır.

Rahmi Saltuk, tatsızlığı Ahmed Arif’e sezdirmemek için büyük gayret sarfeder.

Ama toplantı salonunun boş olması, dikkatlerden kaçmaz.

Belediye Başkanı, Ahmed Arif ve Rahmi Saltuk’la yemek yer, ondan sonra izini kaybettirir.

Rahmu Saltuk, Ankara’da Hikmet Çetin’e, Afyon yolunda Deniz Baykal’a telefonla ulaşır, ama bir daha Ali Marım’ın yüzünü göremez.

Üç sanatçıya yapılan büyük ayıp, yurt düzeyinde halka da gösterilmiş olacak ki, SHP ve CHP çizgisi, özellikle kaç yerel seçimdir diplerde geziniyor.

Xxx

Ahmed Arif’in Rahmi Saltuk’la birlikte başlattığı halka açılma projesi, ne yazık ki, 1991’de Azrail’in devreyle girmesiyle son bulur. Ahmed Arif, aynı yıl hayatını kaybeder.

Ahmed Arif’in, memleketi Diyarbakır’da hasretle beklenen programı da, beklenmedik aksilikler yüzünden gerçekleşmez.

Bu ukte de, Üstad’ın yüreğinde “Derin bir sızı” olarak yer alır.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.