06 Kasım 2024
  • İstanbul10°C
  • Diyarbakır6°C
  • Ankara-1°C
  • İzmir11°C
  • Berlin5°C

'SAVAŞ ESİRİ MUAMELESİ GÖRDÜK'

Diyarbakır Cezaevi'nde 7 yıl kalan Miroğlu: İşkence soruşturması Genelkurmay'dan başlamalı...

'Savaş esiri muamelesi gördük'

17 Nisan 2011 Pazar 12:49

Darbe sonrası büyük zulümlerin yaşandığı Diyarbakır Cezaevi'nde 7 yıl yatan Taraf Gazetesi yazarı Orhan Miroğlu, işkence iddialarıyla ilgili soruşturmanın o dönemde cezaevinin bağlı bulunduğu 7. Kolordu Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı üzerinden yürütülmesi gerektiğini söylüyor. O dönemde medyanın yapılan işkenceleri tasvip ettiğini vurgulayan yazar, ortamın müsebbiplerinin de hesap vermesini istiyor. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 1980-1988 yılları arasında Diyarbakır Cezaevi'nde yaşanan işkence iddialarıyla ilgili soruşturma başlatması, mağdurları umutlandırdı. Diyarbakır 5 No'lu Askeri Cezaevi'nde işkence görenlerden biri olan Kürt aydını ve yazar Orhan Miroğlu, soruşturmanın o dönemde cezaevinin bağlı bulunduğu 7. Kolordu Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı üzerinden yürütülmesi gerektiğini söylüyor.

Soruşturmanın başlatılmasını önemseyen ancak doğru adresten yürütülmesini isteyen Orhan Miroğlu, bunun için Diyarbakır Cezaevi'nin bağlı bulunduğu 7. Kolordu Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı'nı adres gösteriyor. Askerin elindeki bilgi ve belgelerin açıklanmasını talep eden Miroğlu, soruşturmanın başlangıcında Adalet ve Milli Savunma Bakanlığı'na, işkence yaptıkları belirtilen isimlerin sorulmasını çok doğru bulmadığını aktarıyor. Bu kişilerle ilgili en doğru bilginin Diyarbakır 7. Kolordu Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı'nda olduğunun altını çizen Miroğlu, "Adalet Bakanlığı o dönemde tamamen devre dışı idi. Ben 1988'de tahliye oldum. O güne kadar gardiyanlar ve iç güvenlik amirleri tamamen rütbeli insanlardan oluşuyordu. Adalet Bakanlığı'na devri henüz gerçekleşmemişti." ifadelerini kullanıyor.

12 Eylül 1980 darbesinden sonra büyük zulümlerin yapıldığı Diyarbakır Cezaevi'nde 7 yıl kalan Orhan Miroğlu, cezaevinde yaşadığı ve tanık olduğu işkenceleri anlatan iki kitap yazdı. Önümüzdeki hafta cuma günü Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak'a giderek döneme ilişkin suç duyurusunda bulunacak olan Miroğlu, yazdığı iki kitabı da delil olarak sunacak. Miroğlu, "Orada sayfalar dolusu anlattığım bütün olaylar yüzde yüz gerçektir, benim yaşadıklarım ve tanıklığımdır." diyor.

Hrant Dink, Zirve Yayınevi ve rahip Santoro cinayetleri, faili meçhuller davası gibi önemli davalarda gündeme gelen bir soruna işaret eden Miroğlu, bu davaların ilerleyememesinde istihbarat kurumlarından bilgi alınamamasının önemli bir rolü olduğunu aktarıyor. "Türkiye'nin önemli istihbarat kurumları, Genelkurmay ve Emniyet istihbaratları ile MİT, ellerindeki önemli bilgi ve belgeleri savcılarla ve davanın görüldüğü mahkemelerle paylaşmaktan özenle kaçınıyorlar." ifadelerini kullanıyor. Bilgi paylaşımının tamamen istihbarat kurumlarının inisiyatifinde yürümesinin sıkıntısına dikkat çeken Miroğlu, hükümetin bu konuda siyasi irade ortaya koymasını istiyor. Diğer türlü savcılarla bu bilgi ve belgelerin paylaşılmayacağını iddia ediyor.

Savaş esiri muamelesi gördük

Diyarbakır Cezaevi ile ilgili, sadece işkenceleri değil o işkencelerin yapılmasını mümkün kılan ortamın tamamlayıcılarını da yargılamak gerektiğini belirten Orhan Miroğlu, buna Nürnberg Mahkemeleri'ni örnek gösteriyor. Bu mahkemelerde görülen davalardan birçok şey öğrenilerek soruşturma ve yargılamanın yürütülmesini isteyen Miroğlu, "Çünkü Nürnberg Mahkemeleri'nde Nazizm yargılandı. Alman toplumunu etkileyip bu kadar muazzam felakete yol açılmasını sağlayan medya ve gazeteciler de bundan sorumlu tutuldu." diyor. Hürriyet Gazetesi başta olmak üzere medyanın Diyarbakır Cezaevi'ndeki kişileri düşman olarak gösterdiğini hatırlatan Miroğlu, "Fotoğraflarımızın altına 'teslim alındılar' yazılıyordu. Savaş esiri muamelesi görüyorduk. Bu medya tarafından pompalanıyordu. Savcı, hepimizi düşman gibi görüp sürekli işkenceyi hazırlayan ortamın müsebbiplerini de bulmalıdır." değerlendirmesini yapıyor.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.