06 Mayıs 2024
  • İstanbul18°C
  • Diyarbakır19°C
  • Ankara13°C
  • İzmir20°C
  • Berlin15°C

ORHAN KEMAL CENGİZ GÖZALTI SÜRECİNİ ANLATTI

21 Temmuz Perşembe günü Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alınan ve dün savcılık ifadesinin ardından yurtdışına çıkış yasağı konularak serbest bırakılan hukukçu gazeteci Orhan Kemal Cengiz, yaşadıklarını anlattı.

Orhan Kemal Cengiz gözaltı sürecini anlattı

25 Temmuz 2016 Pazartesi 15:25

Zaman gazetesi ve Gülen Cemaati dosyası kapsamında gözaltına alınan Cengiz, kendisine sadece bundan bir buçuk yıl önceki iki tweet’inin sorulduğunu söyledi.  

Cengiz yaşadıklarını şöyle aktardı:

Havalimanı

“İngiltere'de Tahir Elçi Vakfı'nı kurmuştuk. Onun Brighton'da Pazar günü toplantısı vardı. Perşembe günü avukat Tony Fitcher ve Türkan Elçi'yle görüşmek üzere İngiltere'ye gidiyordum.

“O esnada havaalanında durdurdular ve bakmamız gereken bir şey var dediler. Havaalanında iki-üç saat bekletildim.

“Sanırım o anda gözaltı kararı alındı. Ondan sonra Vatan Caddesi'nde bulunan Emniyet Müdürlüğü'nde Terörle Mücadele Şubesi'ne götürüldüm.

Nezarethane

“Hiçbir açıklama yapmadılar. Orada oldukça gergin bir ortam vardı. Beni doğrudan nezarethaneye koydular.

“Bana herhangi bir kötü muamelede bulunmadılar. Sadece en son gün savcıya götürülürken ters kelepçe taktılar. Polislere avukat olduğumu, gazeteci olduğumu söyledim. Bize talimat yukarıdan böyle geldi dediler. 

“Ancak bir iki koğuş yanda gözü kapalı tutulan birini gördüm. Sorgudan getirilirken ağladığını duydum. Zaten çok gergin bir ortam vardı. Nezarethane tamamen doluydu. Orada tek sivilin ben olduğumu tahmin ediyorum.

Savcı ilk gün ifade almadı

“Gözaltının birinci gününde savcı beni çağırdı. Avukatlarımla beraber savcıya götürüldüm ama ifadem alınmadan nezarethaneye geri gönderildim.

“O an çok büyük şaşkınlık yaşadım. Savcı, kapısında olmama rağmen ‘İfadesini almayacağım’ diyerek beni geri gönderdi.

İki tweet

“Dört gün sonra tekrar savcıya çıkartıldım. FETÖ davası kapsamında suçlandığımı öğrendim. Fakat ilginç olan, bana sadece bir iki tane tweet sordular. 

“O zaman gördüm ki, hakkımda hazırlanmış bir dosya veya herhangi bir şey yok.

Savcılık ifadesi

“Cemaatin yayın organı olarak bilinen gazetelerde yazıyorum ama bu tamamen profesyonel bir ilişkidir. Ben her zaman ne düşünüyorsam onu yazdım. Ayrıca kayyum atanma sürecinden sonra profesyonel olarak Zaman gazetesinin avukatlığını aldım.

“Ben insan hakları savunucusuyum, benim kariyerim bellidir. Yıllarca köyleri boşaltılan köylülerin avukatlığını da yaptım, Türkiye'de gayrimüslimlerin avukatlığını da yaptım. Son dönemde de Zaman gazetesiyle profesyonel şekilde avukatlık sözleşmesi yaptım. Hiçbir şekilde hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Benim Gülen Cemaati ile bağlantımın olması dahi söz konusu olamaz.

“Bu yaptığınız soruşturmayı çok tehlikeli buluyorum. Türkiye ciddi bir darbe tehdidi atlattı. Darbeyle ilgili askerlerin gözaltına alınmasını eleştiren bir tane yazı çıkmamışken, benim gözaltına alınmamla beraber yurtdışından Türkiye'ye yönelik çok sayıda eleştiri yöneltildi.

“Kuruların yanında yaşların da yakılmasının tıpkı Ergenekon davalarında olduğu gibi bu soruşturmayı da sulandıracağını düşünüyorum.”

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.