'OPERASYONLARIN HEDEFİNDE AK PARTİ VAR'

AK Parti Diyarbakır milletvekili adayı Galip Ensarioğlu, operasyonların hedefinde AK Parti’nin olduğunu söyledi. Ensarioğlu, “Bugün eğer operasyonlar artmışsa bu operasyonların hedefinde AK Parti’nin kendisi var. Bir yıldır yapılmayan operasyonlar seçime bir ay kalmışken yapılıyorsa bunun amacı, AK Parti’nin oylarını düşürmek ve neredeyse baraj altında kalacağı kesin gibi görünen MHP’yi barajın üstüne çıkartmaktır. Bunların amacı AK Parti’nin oylarını düşürüp tek başına anayasayı değiştirecek çoğunluğa engellemeye yönelik bir çalışmadır.” dedi.

Türkiye’de birçok şeyin değiştiğini anlatan Ensarioğlu, düne kadar köy yakan, işkence yapan devletin bugün köye dönüş için köyünü yaktığı insanlara tazminat verdiğini söyledi.

Ensarioğlu, “AK Parti ile geçmiş dönemdeki hükümetlerin farkı da bir anlamda budur. Düne kadar bir başçavuş devletti kanundu ve kimse ona yaptıklarından dolayı hesap soramıyordu. Bugün ise bu zulmü yapanlardan 160 general yargılanıyor ve bugün içerdeler. Cumhuriyet tarihinde bırakın generali kimse bir başçavuşu bile yaptıklarından dolayı yargılayamıyordu. OHAL’i de DGM’leri de bu hükümet kaldırdı. İşkence olağan bir sorgulama yöntemiydi ama şimdi hiçbir yerde işkence yok. Bu hükümet işkenceye sıfır tolerans tanıyarak işkenceyi ortadan kaldırdı.” diye konuştu.

"KÜRT MESELESİ KONUSUNDA ÖRGÜTTEN DE DEVLETTEN DE SAKINMADIM"

Kürt meselesi konusunda bugüne kadar hiç kimseden sakınmadığını savunan Ensarioğlu, “Ne devletten, ne örgütten ne de hükümetlerden sakındım. AK Parti iktidar olmadan önce 40 madde sıralardık bugün 5 madde sıralayamıyoruz. Türkiye’nin her yerinde istediğiniz dilde propaganda yapabiliyorsunuz ve istediğiniz afişi asıyorsunuz kimse bunu engellemiyor. Ama yürüyüş yapılıyor ve bir bakıyorsunuz yürüyüş güzergâhında taş atmaya, molotof atmaya ve cam çerçeve indirmeye başlıyorsunuz. O ana kadar polis müdahale etmiyor ve binaların arkasında duruyor kitle onları görüp tahrik olmasın diye. Ne zamanki taşlar atılmaya başlanıyor poliste o zaman müdahale ediyor. Bir Kürt olarak benim sorunumu dile getirme yöntemim böylemi olmalı? Kendi insanıma mı zarar vermeliyim? Haklıyken haksız duruma mı düşmeliyim.” ifadelerini kullandı.