Adalet Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı'nın "Ya alçaksınız ya da salak..." başlıklı yazısı nedeniyle şikayet ettiği Taraf gazetesi yazarı Rasim Ozan Kütahyalı'nın, Ceza Yasası'nın (TCK) 301. maddesinden soruşturma açılmasına izin verdi.
Kütahyalı'nın "Devlet adamı değilsin, devlet memurusun İlker Başbuğ" başlıklı üç ayrı yazısıyla ilgili aynı maddeden soruşturma açılmasına izin vermeyen Bakanlık, 2 Ocak 2010'da çıkan "Ya alçaksınız ya da salak..." yazısındaki ifadelerin "devletin askeri teşkilatını basın yoluyla aşağılama' suçu kapsamında değerlendirilebileceği gerekçesiyle TCK'nın 301/4 maddesi uyarınca soruşturma izni verdi.
"Kurumsal salaklık"tan söz etmeye soruşturma
Söz konusu yazıdaki şu sözler soruşturmaya değer görüldü: "Dediğim gibi bu meydan okuyucu işleri yapanlar kasten yapıyorlarsa buna alçaklık denir... Türk devletini zaafa düşürmek amacında olan bir zekanın ürünüdür bu hareketler... Eğer samimi olarak Türk devletinin ve ordusunun bekası düşünülüyorsa, samimi olarak güçlü ordu, güçlü Türkiye isteniyorsa yukarda saydığım işler salaklıktır... Bu işleri hangi kurum yapıyorsa o kurum da vahim bir kurumsal salaklık hastalığına sahip demektir... Bu ülkeyi seviyorsak, dürüstçe bu kurumsal salaklığı afişe etmek zorundayız... Ortada ya alçaklık ya salaklık var... Üçüncü bir ihtimal de yok..."
Yazar hakkında 11 makalesi nedeniyle 301'den soruşturma açılması için talep geldiğine yer veren bakanlık, "sadece bir makalesinden dolayı soruşturma izni verdik" diyor.
Genelkurmayın "Devlet adamı değilsin, devlet memurusun İlker Başbuğ" başlıklı yazılarıyla ilgili şikayette bulunmasını eleştiren Taraf gazetesi yayın yönetmeni Ahmet Altan, "33 Kürt köylüsünü sorgusuz sualsiz kurşuna dizen ve bu suçtan mahkûm olan" general Mustafa Muğlalı'nın adının Van'daki askerî bir kışlaya verilmesine yönelik eleştirinin kovuşturma konusu edilemeyeceğini yazdı.
"Kütahyalı'nın "biraz özensiz bir üslupla" yazmış ama 33 kişinin katilinin adını bir kışlaya veren pervasızlığın yanında onun ölçüsüzlüğü çok naif kalıyor, sırf bu üsluptan dolayı bir yazara demokratik bir ülkede dava açılmaz. Demokratik bir ülkede askerî kışlaya köylüleri öldürenlerin adları da verilmez."
Bir dava da Orhan Miroğlu'na
Son dönemde bir dava da, gazetenin diğer bir yazarı Orhan Miroğlu hakkında, 2 Kasım 2009'da çıkan "Ay bükerken uyuyamam" başlıklı yazısı nedeniyle açıldı.
Yazıda yer alan, "Gerçek şu ki, Kürtler ve Türkler birbirinden korkuyor artık. Türkler; yüzyıl boyunca yaşanan isyanlardan sonra çoluk çocuk, yaşlı genç demeden kamyonlara, trenlere doldurulup Ege'nin ve Anadolu'nun kasabalarına, köylerine fırlatılıp atılmış Kürtlerden, belki de, tarihte ilk kez bu kadar çok korkuyor" sözlerinin "halkı kin ve nefrete sürüklediği" iddia ediliyor.
İddianamede, köşe yazısıyla, "Kürtlerin Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana ezilen, haksızlığa uğrayan, sömürülen halk kesimi olduğu, Türklerin ise sömüren, ezen, asimile eden ucuz iş gücünden yaralanılan kesim olduğunu" iddia edilerek, halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçunun işlendiği ileri sürülüyor
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.