20 Mayıs 2024
  • İstanbul15°C
  • Diyarbakır19°C
  • Ankara17°C
  • İzmir22°C
  • Berlin12°C

MİLLİ GÖRÜŞ'ÜN MEDYASI TASFİYE Mİ EDİLİYOR?

Milli Gazete ve yaklaşık 8 yıldır yayında olan TV5, Saadet Partisi yönetimi tarafından `Misyonumuz sona erdi` denilerek ortadan kaldırılmak mı isteniyor?

Milli Görüş'ün medyası tasfiye mi ediliyor?

05 Aralık 2011 Pazartesi 13:52

Yeni Şafak gazetesi yazarı Ali Murat Güven, yazısında, doğrudan kişi ve kurum isimleri vermeden, ancak başta Saadet Partisi üst düzey yönetimi ve Fethullah Gülen cemaati olmak üzere, İslâmî kesimin bir dizi önemli aktörünü imâlarla işaret ederek oldukça şaşırtıcı bazı iddialar ortaya attı.

Güven'e göre, 'Milli Görüş'ün 40 yıllık yayın organı Millî Gazete ve yaklaşık 8 yıldır yayında olan TV5, yine Saadet Partisi yönetimi tarafından 'Misyonumuz sona erdi' denilerek ortadan kaldırılmak isteniyor.

Ancak, söz konusu yayın organlarında yıllardır görev yapan medya mensupları ise parti genel merkezinin bu yöndeki baskılarına karşı güçlü bir direnç içindeler...

"Milyonlarca insanı 40 küsur yıldır ardından koşturmuş o büyük kitle hareketine bugünlerde ne oluyor biliyor musunuz?

Sözünü ettiğim köklü oluşumun partisi, gazetesi ve televizyonu (tıpkı, son bir kaç yıldır yine aynı harekete ait yüzlerce irili ufaklı şirkete yapıldığı gibi), onu bizzat kurup bugünlere taşıyan kadronun baş mirasçıları tarafından bağırta bağırta tasfiye ediliyor. En az iki kuşağın ömrünü adadığı bu uyanış hareketinin gazetesi ve televizyonundakiler canhıraş feryatlar eşliğinde sesleniyorlar Ankara taraflarına, "Geride kalan ve neredeyse her gününü size adayarak yaşadığımız 40 küsur yılın aslında kocaman bir yalan olduğunu söyleyip, bizleri paldır küldür tarihten silmeye çalışıyorsunuz. Fakat, biz ise böylesine rezil bir akıbeti katiyen kabullenmeyeceğiz. Tamam, pastanın büyük dilimini alıp mideye indirdiniz. Bari, kör topal ilerleyen şu gazeteyi ve televizyonu, hareketin ona -hâlâ- bağlı olanlarına bırakın. Biz de mevcut mal varlığını satalım, birikmiş borçlarımızı ödeyelim, kalan parayla da gazeteyi ve televizyonu kaldığı yerden yoluna devam ettirelim. Bu iki medya organı, kuruluş sürecinde noterde kuru kuruya imza atanların değil, onu bugüne kadar türlü fedâkârlıklarla sırtında taşıyanlarındır. Bu saatten sonra sizlerden para pul falan istemiyoruz, yeter ki düşün yakamızdan! Bizler gazetemizi, televizyonumuzu bir şekilde ayakta tutmasını biliriz. Siz sadece -son kalan kırıntıları da haciz etmek, elde kalanları haraç mezat satmak için- şehvetle üzerimize saldırmayı kesin!"

Ankara'daki ağalar ise bu çığlıklara "Hiç boşuna debelenmeyin yiğitler" diye cevap veriyorlar, "Olay bitmiştir artık... Sizi o 40 küsur yıl boyunca pişkin pişkin kullandık, idealizminizi, enerjinizi, oylarınızı ve paralarınızı her zerresiyle sömürdük. Derin güçler Türkiye'de muhafazakâr kesimin sağlıklı bir istatistiğini çıkarmak, onları kontrol altında tutmak için bizim resmî çatımız altında karargâh kurdular, toplumdaki ak koyunlar kara koyunlar bizim varlığımız sayesinde ortaya çıktı ve böylelikle memlekette yaşayan her dindarın politik sicili arşivlerdeki gizli dosyalara aktarıldı. Bundan böyle kendinizi ait hissettiğiniz bir politik hareket de olmayacak, onun gazetesi ve televizyonu da! Siz isteseniz de varlığımızı ve varlığınızı sona erdireceğiz. Çünkü 40 yıl süren hassas bir görevi başarıyla yerine getirmiş bulunuyoruz."

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.