22 Kasım 2024
  • İstanbul18°C
  • Diyarbakır10°C
  • Ankara14°C
  • İzmir19°C
  • Berlin3°C

MAZLUM-DER, CANAN SALDIK RAPORUNU AÇIKLADI

16 yaşındaki Canan Saldık'ın askerler tarafından öldürülmesine ilişkin, Mazlum-Der Van Şubesi bir rapor hazırladı.

Mazlum-Der, Canan Saldık raporunu açıkladı

26 Temmuz 2010 Pazartesi 18:20

16 yaşındaki Canan Saldık'ın askerler tarafından öldürülmesine ilişkin, Mazlum-Der Van Şubesi bir rapor hazırladı. Derneğin Van Şubesi üyelerinden Şahin Aladağ, Bahrettin Bildirici ve GYK Üyesi M. Arif Koçer tarafından hazırlanan üç sayfalık rapor, dernek binasında düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyuna açıklandı.

Mazlum-Der, raporunu hazırlarken görgü tanıkları, Canan'ın yakınları, köylüler ve Canan'ı öldüren mermi ile aynı silahtan çıktığı belirtilen merminin isabet ettiği ev halkı ile görüştüler.

Basın toplantısında konuşan Şahin Aladağ, olayın gerçekleşmesi ve iddialarla birlikte ortaya çıkan durum ve taleplerle ilgili sonuçlara ulaştıklarını belirtti ve konu hakkındaki çalışmalarıyla ilgili, şu bilgileri verdi: "Olayla ilgili 10 kişi ile birebir görüşme yapıldı. Olayla ilgili sivil ve askeri savcılığın soruşturma başlattığı, Canan'ın kafasından otopsi ile çıkartılan mermi ve Necdet Örki'nin evinden alınan merminin balistik inceleme için Adli Tıp Kurumu'na gönderildiği, sonucun henüz gelmediği öğrenilmiştir. 'Ölü Muayene ve Otopsi Tutanağı'nda ise, Canan'ın ölümüne beynine isabet eden 3.2 santimetre uzunluğunda mermi çekirdeğinin neden olduğu belirtiliyor. Tutanakta ise, 'cesedin kesin ölüm sebebi sağ oksipital bölgeden kafatasına giderek beyin zarları harabiyeti ve kanamasına neden olan ateşli silah mermi çekirdeğinden kaynaklanmaktadır. Mermi çekirdeği vücutta arkadan öne soldan sağa, aşağıdan yukarıya doğru bir yol izlemiştir. Atış mesafesi uzak atış mesafesindedir' deniliyor."

ATIŞ POLİGONU KURUBAŞ KÖYÜNE BİTİŞİK

Aladağ, görgü tanıklarıyla yaptıkları görüşmedeki tespitleri konusunda ise, tanıkların tümünün atış poligonundan gelen iki mermiden birisinin Canan Saldık'ın kafasına, diğerinin ise Necdet Örki'nin evinin camına isabet ettiğini ve iki kurşununda geliş yönünün aynı olduğunu anlattıklarını ifade etti. "Görgü tanıkları, atış poligonunun meskun mahal içinde olması sebebiyle büyük tehlike oluşturduğunu, eskiden atış günleri haber ediliyor iken, 3- 4 yıldan beri bunun bile yapılmadığını, tarlalarında bile güvenle çalışamadıklarını, kendileri ve çocukları konusunda bu sebeple hayati endişe içinde olduklarını beyan etmişlerdir" diye konuşan Mazlum-Der Van Şubesi'nden Şahin Aladağ, olay yerini gezdiklerini, atış poligonunun meskun mahal olan ve evlerin ve tarlaların bulunduğu Kurubaş köyüne bitişik olduğunu gördüklerini belirtti.

'MÜDAHALE EDİLMEZSE BAŞKA SİVİLLER DE ÖLEBİLİR'

Aladağ, atış poligonun, Canan Saldık'ın kafasından vurularak öldüğü yere uzaklığının yaklaşık 600-700 metre olduğu yönünde bilgilendirmede bulunarak, ekledi: "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin eğitimde kullandığı silahlardan mesela sadece G-3 piyade tüfeğinin tesirli menzilinin 400 metre olduğuna nazaran her atış taliminde meskun mahaldeki sivillerin ölüm tehlikesi altında olacağı açıktır."

İKİ MERMİ DE AYNI YERDEN!

Ayrıca Canan Saldık'ın vurulduğu yer ile diğer kurşunun isabet ettiği Necdet Örki'nin evinin aynı istikamet üzerinde olduğuna da dikkat çeken Aladağ, "Her iki merminin de Hacıbekir Kışlası atış poligonundan gelen mermiler olması ihtimali yüksektir. Kesin sonuç ise Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan balistik inceleme ile anlaşılacaktır" dedi.

Ulaştıkları bu verilerden çıkardıkları sonucun, Asayiş Kolordu Komutanlığı'nın (Hacıbekir Kışlası'nın) şehir dışında başka bir yere taşınması olduğunu da sözlerine ekleyen Şahin Aladağ, ancak öncelikle bu kışladaki atış poligonunun kullanımına derhal son verilmesi gerektiğini belirtti ve aksi takdirde başka sivillerin de ölebileceği vurgusunda bulundu.

DAVA AÇILMALI

Mazlum-Der son olarak, Adli Tıp Kurumu'nca yapılacak balistik inceleme neticesinde merminin Jandarma Komutanlığı'na ait olduğunun ortaya çıkması halinde, atış poligonunu güvenli hale getirmeden kullanılmasına vesile olan ve müsaade eden yetkililer hakkında gerekli soruşturmanın yapılarak dava açılması talebinde bulunarak, "Ölenin ailesine dava açmaya gerek kalmadan hesaplanacak tazminatın devlet tarafından ödenmesi gerektiği kanaatindeyiz" açıklamasını yaptı.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.