'KÜRDİSTAN BAĞDAT’TAKİ DİKTATÖR REJİMİN PARÇASI OLMAZ'
KDP Dış İlişkiler Sorumlusu Hemin Hawrami, Al Jazeera Türk’ün sorularını yanıtladı.
19 Haziran 2014 Perşembe 09:19
KDP Dış İlişkiler Sorumlusu Hemin Hawrami, Al Jazeera Türk’ten Mahmut Bozarslan'ın sorularını yanıtladı.
Kürt yönetimi IŞİD’in saldırılarını bir fırsat olarak mı görüyor?
Biz bu sürece bir fırsat olarak bakmıyoruz, Biz buna, IŞİD tehdidi olarak bakıyoruz. Biz Kürtler olarak Irak ordusunun terk ettiği yerlerde güvenlik boşluğunu doldurduk. Irak’ta yeni bir dönem başlıyor, Musul öncesi Irak, Musul sonrası Irak ile aynı olmayacak.
Kerkük’ü almak KDP’nin kurucusu Molla Mustafa Barzani’nin hayaliydi. Şimdi siz bu hayali, gerçeğe mi çeviriyorsunuz?
Şimdiye kadar Kürt yönetimi olarak anayasanın 140. maddesinin uygulanmasını istedik; Normalleşme ve referandum. Referandum sonucunda o bölgede halk neye karar verirse biz buna uyarız.
Peşmergeler, şu anda kontrol ettikleri yerlerden çekilecekler mi?
Peşmergeler sadece güvenlik boşluğunu doldurdu, Türkmen ve Araplar, kent meclisi bizi çağırdı. Güvenlik boşluğunu doldurmamızı ve güvenliği sağlamamızı istediler. Peşmergeler sadece güvenlik için, insanları korumak için orada olacaklardır. Biz orada olmasak IŞİD orada olacaktı, teröristlerin mi yoksa peşmergenin mi orada olması daha iyi? Peşmerge güçleri bulundukları alanlarda kalıcı olacaklar mı? Peşmerge Irak savunma sisteminin bir parçası ve biz hala Irak’ın bir parçasıyız. Geçen gün Türkmen Köyü Beşir’i savunmak için oradaydılar. Orası Türkmen köyü, bizden de yardım istediler. Türkmenler için de olsa orada güvenliği sağlıyor peşmerge. Terör tehdidi sürdükçe ve 140. madde uygulanmadıkça, peşmergeler orada kalacak.
Kerkük şu anda Kürtlerin denetiminde, yani mevcut durumda Kürt Bölgesinin bir parçası olduğunu söyleyebilir miyiz?
Kerkük ve diğer alanlar tarihsel ve coğrafi anlamda Kürdistan’dır. Ama Araplaştırma politikası sonucu, Kürtler ve Türkmenler sürüldü. Biz hala 140. maddenin uygulanmasını istiyoruz. Biz hiçbir yeri işgal etmedik, güvenlik boşluğunu doldurduk. Bu, Maliki’nin yanlış politikalarını sonucudur. Sünnileri marjinalleştirdi.
Uzun vadede Irak’ın bölüneceğini düşünüyor musunuz?
Uzun vadede ne olacağını bilemeyiz ama Irak’ta bir realite var. Irak üç farklı yapıdan oluşuyor; Kürtler, Sünniler ve Şiiler. Biz Kürtler olarak federal ya da demokratik ülkede ve ortaklıkta, Irak’ın bir parçası olmaya karar verdik. Ama maalesef Maliki’nin yanlış politikaları Kürtleri ve Sunnileri marjinalleştirme polititikaları, federal değil katı merkeziyetçi yapıda ısrarı, Kürtler Sünniler ve hatta bazı Şiilerle ortaklaşmama kararı, Irak’ta federalizmi yok etti. Bu politikalar böyle devam ederse, Kürdistan yanlış bir ülkenin parçası olmak istemez. Kürdistan Bağdat’taki diktatör rejimin parçası olmaz.
Bundan bağımsızlık sonucunu mu çıkarıyorsunuz?
Bağımsızlık bizim doğal hakkımızdır, kendi kaderimizi tayin hakkımızdır. Biz demokratik federal bir Irak’tan yanayız. Ama Sünniler Irak’ın bir parçası olmamaya karar verirse, Bağdat’taki merkezi totaliter sistemin yanlış politikaları devam ederse, kimse Kürtleri Irak’ı bölmekle suçlayamaz. Maliki Irak’ın bölünmesine öncülük ediyor.
Sünniler ve Şiiler ayrılırsa, Kürtler de ayrılır mı? Süreç buraya mı gidiyor?
Kesinlikle. Bu yeni bir realitedir. Bunu tartışmamız lazım, daha önce biz ve Bağdat vardık. Şimdi Sünni’ler IŞİD ve sonra Irak Hükümeti var. Şimdiki en önemli önceliğimiz Kürdistan topraklarını korumaktır. Kerkük ve diğer alanların teröristlerden korumaktır, bölgede yaşayan vatandaşlar için Arap ya da Türkmen ya da Kürt fark etmez, istikrar sağlamaktır. Saldırıya uğramamak için kendi sistemimizi yerleştirmektir.
Son olaylar ve saldırılar petrol politikanızı etkiler mi?
İkisi farklı işler. Petrol konusunda yaptıklarımız bizim anayasal hakkımızdır. Bundan geri adım da atmayacağız. Bu olaylar da polikitamızı değişitirmez.
Eğer bağımsız olursanız, sizce Türkiye bunu destekler mi?
Bunu Türkiye’ye sormak lazım. Ben KDP temsilcisiyim. Orta vadede stratejimiz Kürt topraklarını korumak, güvenliği ve istikrarı sağlamak ve Irak’taki bütün süreci gözlemlemektir. Biz Irak’ta, Maliki’nin dayattığı yanlış politikalara son vermek için, güçlü bir federal sistem, güçlü ortaklık istiyoruz. Seçim sonuçlarını baz alarak bir şeye söylemek gerekirse, Bağdat’ta yeni bir ortak hükümet olursa, bundan kastım, Şiiler, Sünniler ve Kürtler arasında yeni bir liderlik sistemi, yeni birliktelik ve yeni bir denge olursa, Irak sisteminde kalmaktan mutlu oluruz.
Bir gün Türkiye ile bir federasyon kurmak ister misiniz?
Şimdiki stratejimiz Kürdistanı korumak ve eğer diğerleri de isterse, birlikte kalmaktır. Türkiye stratejik bir ülkedir, Kürdistan için stratejik bir kapıdır. Kürdistan Federal bir ülke ve huzur faktörü olmasından gurur duyuyoruz. Türkiye’nin 1300 kilometrelik güney sınırı, Irak bölümü dahil, en güvenli yer neresidir? Irak Kürdistanı ile olan bölümüdür. Kürdistan Türkiye’nin gelişmesine, istikrarına katkı sunuyor aynı zamanda Türkiye Kürdistan’ın daha fazla gelişmesine katkı sunuyor. Türkiye bizim için stratejik bir kapıdır. Türkiye ile stratejik ilişkileri güçlendirmek istiyoruz. Bu ilişkilerin gelecekteki çerçevesi ne olacak, gelecekte tartışırız. Türkiye Kürdistan’ın startejik ortağıdır.Türkiye derken tek bir partiyi kastetmiyorum, ülke olarak, coğrafya olarak, insanları olarak Irak Kürdistanı için stratjik partnerdir
PKK ve PYD Bölgeyi birlikte savunma çağrısı yaptı, sizin yanıtınız nedir?
Kürdistan kendini savunmak için yeterli güce sahiptir, başka bir yerden başka bir güce ihtiyacımız yoktur. (Al Jazeera)
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.