KILIÇDAROĞLU'NDAN ORTA DOĞU AÇILIMI

Kılıçdaroğlu, Orta Doğu ülkelerinden basın kuruluşlarının temsilcileriyle kahvaltıda biraraya geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Osman Korutürk'ün de hazır bulunduğu kahvaltıya Al Alam Tv, (İran) Al Arabiya Tv, (Birleşik Arap Emirlikleri) El Cezire Tv, (Katar) Al Manar Tv (Lübnan) Al Arab Gazetesi, (Katar) Iran Radyo ve Televizyonu, İran Haber Ajansı, Kerkük Gazetesi, (Irak) Kerkük Haber Ajansı, (Irak) Kuveyt Haber Ajansı, LBC, (Lübnan)  Orta Doğu Haber Ajansı Mena (Mısır) ve Türkmen Şanı Dergisi (Irak) temsilcileri katıldı. Burada gazetecilere hitaben bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, sözlerine "Ortadoğu ve Kuzey Afrika ile yüzyıllarca aynı çatı altında yaşadık. Aynı çatı altında, aynı ninnilerle büyüdük. Aynı şarkılarla sevindik. Çanakkale'de de, Yemen'de de birlikte düşmana karşı direndik, birlikte şehit olduk. Dilimiz farklı olsa da kültürümüz bir oldu. Tarihimiz zamanla ayrılsa da, sınırlar bizi birbirimizden ayırsa da kalplerimiz hep bir oldu. 20. yüzyıl akraba olduğumuzu unutturmaya çalışsa da 21. yüzyıl akrabalık bağlarımızı tekrar hatırlama ve akrabalarımızla tekrar kavuşma zamanıdır" diyerek başladı.

"Akrabalarımızın içişlerine saygımız sonsuzdur"

Tunus'ta, Mısır'da ve diğer bölge ülkelerinde meydana gelen demokratik dönüşüm hareketlerini "Arap halklarının yakın akrabası" olarak izlediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Akrabalarımızın içişlerine saygımız sonsuzdur. Olaylara dışarıdan veya doğrudan müdahale etmek doğru değildir. Biz, akrabalarımızın evlerine misafir oluruz. Ev sahibi gibi davranmayız. Ancak, özgürlüğün ve demokrasinin olmadığı yerlerde güvenlik ve istikrar, huzur ve mutluluk sorunlarının her zaman yaşanacağı da bir gerçektir" dedi. Tunus ve Mısır'da başlayan demokratik dönüşüm hareketlerine dışarıdan dolaylı veya doğrudan müdahale etmek yerine bu ülkeler için özgürlükleri ve demokrasinin daha sesli olarak dile getirilmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, bu konuda atılacak her adıma destek vereceklerini bildirdi.

Kılıçdaroğlu, CHP programında da Ortadoğu'da barış ve istikrarın sağlanması için ulus devlet anlayışının güçlendirilmesi ve laik, demokratik ve çağdaş devlet anlayışının desteklenmesinin öngörüldüğünü anımsatarak CHP'nin, bölgeye demokrasinin gelmesinde Türkiye'nin öncü bir rol oynayabileceğine işaret etti.  

"Ortadoğu aydınları ve gençleri ile kucaklaşmalıyız"

Kılıçdaroğlu, İslamiyet'in barış dini olduğunu ve terörü reddettiğini belirterek "Gerçek İslamiyet ile demokrasi çatışmaz, örtüşür. Daha sağlıklı, daha adil bir Ortadoğu için akrabalarımızla yeniden kucaklaşmalıyız. Birbirimizle dayanışacağımız, yeni ve demokratik bir gelecek yaratmalıyız. Geleceği sevgiyle birlikte kucaklamalıyız" dedi.

Kılıçdaroğlu, Türk ve Ortadoğulu üst düzey siyasetçilerin birbirleriyle kucaklaşmasının, ülkeler arasındaki dış ticaret hacminin artmasının ilk adımlar olarak olumlu ancak yetersiz olduğunu ifade ederek "Ortadoğu aydınları ve gençleri ile kucaklaşmalıyız. Arap aydınını, Arap sivil toplum kuruluşlarını, Arap medyasını, Arap kamuoyunu ihmal etmemeliyiz" dedi.  

"Entellektüel diyalog da gelişmeli"

Türkiye'nin Ortadoğu ile ilişkilerinde yeni ve gerçekçi politikalara ihtiyacı olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Halkların kardeşliğinin Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da politikalara ve hukuk sistemlerine de yansımasının zamanı gelmiştir. Ortadoğu aydınlarını kapsayan derin ve kalıcı bir işbirliğine ihtiyaç vardır. Radikallerin ve silahların sesleri dışındaki sesleri de dinlemenin zamanı gelmiştir. Ortadoğu'daki akrabalarımızın yakın tarihindeki önemli gelişme ve dönüşümleri anlamak ve karşılıklı algılamayı daha sağlıklı bir hale getirmek için siyasal düzlemdeki diyalogun yanı sıra entelektüel diyalogun da geliştirilmesi gerekiyor. Her iki ülkedeki edebiyatçılar, tarihçiler, sosyologlar, siyaset bilimciler ve uluslararası ilişkiler uzmanları, doktorlar, mühendisler, öğretmenler ve diğer tüm aydınların yoğun çaba sarf etmesi gerekmektedir. Çünkü aydınlar arasında işbirliği, iki ülkenin halklarını birbirine daha da yakınlaştıracak önemli bir köprü olacaktır. Daha iyi, daha demokrat bir gelecek istiyorsak olayların akışını değiştirmeye çalışmalıyız. Kardeş halklarımızın uyumlu biçimde ve refah içinde yaşamasına yardımcı olmalıyız."
 

"Doğu akdeniz'de de bir işbirliği teşkilatı kuralım"

Önyargıları da tarihe gömme çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, Ortadoğu'da geleceğin henüz yazılmadığına işaret ederek "Onu demokratik değerlerle yazmak bizlere düşüyor. Daha önceki ilişkilerimizi farklılıklar üzerine inşa ettik. Ama artık ortaklıklar üzerine inşa edelim. Ancak, aydınlar bir arada olduğu zaman barış kökleşir ve daha sıkı bağlarla bir araya gelmemizi sağlar" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Karadeniz'de oluşturulan Karadeniz İşbirliği Teşkilatı gibi Doğu Akdeniz'de bir işbirliği teşkilatı kurma önerisinde bulunurken şunları kaydetti:

"Bu bölgede birlikte iş yapmak için, bir teşkilat kurup sistemli şekilde işbirliği başlatıp projeler üretelim. Bölgede sistematik bir hareket gerçekleştirelim. 'Ortadoğu Evi' kuralım. Aydınlar, akademisyenler, yazarlar, şairler ve ressamlar arasında diyalogu sağlayacak bir kurum oluşturalım. Bir Suriyeli, bir Tunuslu tarihçi ile Türkiye'den bir tarihçi aynı sofrada yemek yesin yanına Lübnan'dan, Mısır'dan, Yemen'den bir tarihçi gelsin. Önemli olan aynı fikirde olmak değildir, önemli olan aynı duyguları paylaşmaktır. Yani, iletişim içinde olmaktır. Gelin, Ortadoğu'nun geleceğini sevgiyle ve demokrasiyle birlikte oluşturalım."