22 Kasım 2024
  • İstanbul17°C
  • Diyarbakır11°C
  • Ankara16°C
  • İzmir19°C
  • Berlin2°C

KAZAN-SAV GÖRÜŞMESİNİN ANLAMI NE?

Kurtulmuş, Şevket Kazan'ın Önder Sav ile görüşmesini "Her halde 'İlim Çin'de de olsa alınız' tavsiyesi mucibince yapılmamıştır" diyerek eleştirdi.

Kazan-Sav görüşmesinin anlamı ne?

29 Temmuz 2010 Perşembe 09:06

Saadet Partisi'nin 11 Temmuz'da yaptığı olaylı Olağanüstü Genel Kurul'da ve sonrasında yaşananların perde arkasını Genel Başkan Numan Kurtulmuş Yeni Şafak'a değerlendirdi. Yeniden olağanüstü kongre yapmak için delegelerin nasıl ikna edildiğinin iyi bilinmesi gerektiğini belirten Kurtulmuş, Anayasa paketi referandumuna "evet" deme gerekçelerini ve son günlerde yaşanan olağanüstü gelişmelerle ilgili endişesini de dile getirdi.

Oğanüstü kongre talebiyle ilgili süreç nasıl yürüyecek ?

Genel kurulda hem geniş istişarelerle hazırlamış olduğum benim listemin, hem de daha sonra kongreye takdim edilen yeşil listenin genel başkan adayı Numan Kurtulmuş. Dolayısıyla çok derin bir kongre savaşı olmadı. Öncelikle bunu tespit etmek lazım. Ancak sonra denildi ki, biz genel başkanı 310 oyla değil de bin 310 oyla seçeceğiz. Delegelerden biz Numan beyin karşısına bir liste oluşturacağız iddiasıyla imza alınmamıştır. Biz hukuk çerçevesinde bu süreci yönetiriz. Ne şekilde tecelli ederse ona da sonuna kadar saygı gösteririz.

Kongrede aday olacak mısınız?

Şimdi süreci bir görelim. Süreç ortaya çıkacak. Ben partimin başındayım. Benim vazifem, Saadet Partisi'nde birliği ve beraberliği temin etmek. İkinci vazifem de Saadet Partisi'ni CHP gibi kongre partisi haline getirmemektir. Saadet Parti bundan sonra Türkiye'nin iktidar alternatifidir. Türkiye siyasetinde hızla yükselecek bir partidir. Hiç kimseye Saadet Partisi'nin bu iktidar yürüyüşünün önünde engel teşkil etme rolüne kimse soyunmasın. 

Yeni bir kongre partide parçalanmalara sebep olur mu?

Olaylı kongre diye insanların hafızalarında yer aldı. Ama olaya bir de şöyle bakın Temmuz sıcağında 40-50 bin kişinin katıldığı, muhteşem katılımı, tanıtımı, coşkusu içerdeki düzeni fevkalade güzel bir kongre maalesef kendini bilmez 40-50 kişinin yaptığı hareketler kongreyi olaylı bir kongre haline getirmiştir. Her kongreden sonra belli kırgınlıklar küskünlükler olur. Benim vazifem bu kırgınlıkları biran evvel ortadan kaldırıp, partinin birlik bütünlük içinde yoluna devam etmesini temin etmektir. 

Milli Görüş manevi lideri Erbakan ile bir görüşmeniz olmuştu. Bu konu gündeme geldi mi?

Tabi bizim sayın Erbakan ile ilişkimiz tüzüğün falanca yerinde şöyle yazıyor olduğu için sürdürülen bir ilişki değildir. Bu bir gönül ilişkisidir. Sayın Erbakan Türkiye siyasetinin tecrübeli insanlardan birisidir. Her zaman kendisinin tecrübelerinden birikimlerinden istifade ederiz. Bu görüşmede kongre sonrasında yapılmış bir nezaket ziyaretidir. Bundan sonrada görüşürüz. Bunda hiçbir problem yoktur. Bundan çok büyük manalar çıkarılmasını da ben çok doğal görmüyorum. 

Sayın Erbakan'ın çocukları size yönelik doğrudan eleştirileri var. Bu sizi üzdü mü?

Yani siyasette böyle şeyler olur. Keşke o sözleri söylemeseydi diyebilirim. Üzülmek, küsmek falan bizim partimizin lideri olan birisinin böyle bir hakkı yoktur. Benim vazifem Fatih kardeşimize Elif kardeşimize ağabeylik vazifesi yapmaktır. Kendilerine ihtilalli olmalarını sonradan mahcup olacakları sözleri söylememelerini tavsiye ettim. Bugünde olsa aynı şeyleri söylerim. 

Sayın Şevket Kazan'ın CHP Genel Sekreteri Önder Sav ile görüşmesi kamuoyunu dalgalandırdı. Bu görüşme sizi rahatsız etti mi?

Yani Saadet Partisi'nde Numan Kurtulmuş'u nasıl deviririz diye başkalarından hele Önder Sav'dan bir akıl almak bilgi almak, herhalde "İlim Çin'de de olsa alınız" şeklinde tavsiyeye uymak değildir. Bunun adının ne olduğunu milletimiz çok iyi biliyor. Herkesin gözü önünde cereyan etti. 

Sözlerinizden bir an önce meydanlara çıkmak istediğiniz anlaşılıyor.

Bunlar ufak meselelerdir. Bunlar ufak çelmelerdir, ufak ayak bağlarıdır. İnşallah bunlardan kurtuluruz. Etkin bir şekilde muktedir muhalefetimizi sürdürürüz ve arkasında da muktedir iktidarı inşa ederiz.

Anayasa değişikliği olumlu bir adım

Referandum için 12 Eylül'de 'evet', 13 Eylül'de 'hayır' demiştiniz, açıklar mısınız?

Bunu çok net söylüyorum. Saadet Partisinin tekliflerinin karşısında hazırlanan anayasa teklifi 20-30 yıl gerisindedir. Ama sonuç itibariyle mevcut anayasada bazı iyileştirmelerin millet egemenliğinin önünü açacak bazı olumlu adımları taşıdığı için biz bu referandumda evet diyeceğiz. Şimdiye kadar yapılmış olan 16 tane Anayasa değişikliğinin -12 Eylül Anayasası- tamamında da camiamız 'Evet' demiştir. Bu nedenle 12 Eylül'de 'evet' diyeceğiz, ancak 13 Eylül'de de yeni, çağdaş ve katılımcı bir anayasa için Saadet Partisi olarak öncülük yapacağız.

Bu gelinen sürece referandumdaki tavrınızın etkisi oldu mu ?

Bunu bilemiyorum ama Saadet Partisi'nin referandumda 'Evet' demesinden bazı çevreler rahatsız olmuş olabilir.

Referandum için kampanya var mı?

Aslında bu süreçlerle uğraşmasaydık belki meydanlarda olacaktık. Bir yerde Saadet Partisi'nin bu referandum çalışmaları önümüzdeki seçim çalışmalarının da bir seçim kampanyasının da başlangıcı gibi görüyoruz. 

Halk bu ülkenin sahibi mi kiracısı mı

Böyle bir endişeniz mi var?

Böyle bir endişeyi ben bir senedir dile getiriyorum. Demokratik açılımla birlikte toplumda oluşan o pozitif olumlu hava maalesef yavaş yavaş yerini toplumsal olaylara terk etmeye başladı. İşte Hatay'daki olaylar fevkalade endişe vericidir. İnegöl'deki olaylar fevkalade endişe vericidir. Geçen sene biliyorsunuz Burhaniye'deki olaylar endişe vericidir. Onun için de özellikle bu referandum sürecinde 'Evetçiler', 'Hayırcılar' şeklinde milleti ikiye ayıracak kamplaşma kutuplaşma üzerinden siyaset yapmamak lazım.

Miting için alanlara çıktığınızda bunu mu anlatacaksınız?

Bunu da anlatacağız. Yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu anlatacağız. Sistemin sahibinin kim olduğunu anlatacağız. Esas Türkiye'de anayasa tartışmalarının arkasındaki sorun budur. Bu memlekette yaşayan insanlar bu ülkenin sahibi mi kiracısı mı?

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.