KARAYILAN: BDP YETMEZ ÖCALAN BİZİMLE DE GÖRÜŞMELİ
BDP’den Ayla Akat Ata ve Ahmet Türk’ün İmralı Adası’na giderek Abdullah Öcalan’la görüşmesinin ardından gözlerin çevrildiği Kandil’den ilk tepkiler geldi.
04 Ocak 2013 Cuma 20:28
PKK'nın Kandil'deki yöneticilerinden Murat Karayılan, Türk ve Akat'ın Öcalan'la görüşmesi konusunda "BDP'lilerin görüşmesi yetmez, bizim de direkt Öcalan'la diyalogda olmamız gerekiyor" dedi.
Örgütün fiili lideri konumundaki Murat Karayılan, ANF'de yayınlanan röportajında “Abdullah Öcalan’la diyalogun başlatılmış olmasını “çok önemli ve isabetli bir girişim” olarak tanımladı.
Ancak Karayılan, asıl olarak kendileriyle de görüşülmesi gerektiğini savundu. Şimdilik bir istişare durumundan söz edilebileceğini söyleyen Karayılan, çözüm sürecinin gelişebilmesi için pratik adımları da sıraladı.
Karayılan, “çok büyük ciddiyete ve sorumluluğa ihtiyaç vardır. Tekrardan birtakım hesaplar çerçevesinde oyalama taktikleri geliştirerek Kürt sorununun çözümünü değil de PKK’nin çözülmesini hedeflemeye dönük amaçlar güden politikalar geliştirilirse yazık edilmiş olur” dedi.
“İLK ADIM ‘ÖCALAN’IN İMRALI’DAKİ POZİSYONUNU DEĞİŞTİRMEK”
Karayılan bu arada görüşmelerin kasım ayından bu yana sürdüğünü de iddia etti. Karayılan ilk atılacak adımın İse Abdullah Öcalan’ın İmralı’daki pozisyonunun değiştirilmesi olduğunu vurguladı. “Sürecin ilerlemesi için buna kesinlikle ihtiyaç var” diyen Karayılan, geçmişteki Oslo ve İmralı sürecinin sonuçsuz kalmasına da değindi. Karayılan bu görüşmelerin sonuçsuz kalmasının temel nedeninin devlette çözüm için zihinsel bir alt yapının olmadığını iddia etti.
Karayılan, “TC Devleti adına Başbakan ve AKP gerçekten Kürt sorununu çözmeye karar vermişse, bu süreç demokratik çözüm sürecine dönüşebilir” dedi.
Şu an olumlu bir veri olmadığını da savunan Karayılan, “pratikte yaşanan yansımalar yeni bir karara gittiği yönünde herhangi bir izlenim bırakmıyor. Başbakan’ın 2-3 gün önce yaptığı konuşmalar, her gün yapılan operasyonlar, KCK davası buna örnek gösterilebilir” diye konuştu.
Kürt sorununun çözümünde şiddeti esas alanın devletin kendisi olduğunu da iddia eden Karayılan, “Sen halka karşı sürekli şiddeti kullanacaksın, ondan sonra da “kimse buna karşı ses çıkarmasın, silahlar bırakılsın” diyeceksin. Bu böyle olmaz. Senin öncelikle şiddeti kullanmaktan vazgeçip vazgeçmediğini netleştirmen gerekiyor” dedi.
Karayılan, bu süreçte ilk adımı ise devletin atması gerektiğini savundu. Karayılan, “Madem devlet ve hükümet Türkiye’nin bu temel sorununu çözme kararı almışsa ve çözecek olan kendisiyse, evvela pratik bir adım atmalı ve bununla birlikte çözüm projesini ortaya koymalıdır. Yani çözmek istiyor da, nasıl çözmek istiyor, projesi nedir? Böyle bir proje ortaya konulmadan sağlıklı bir tartışma, diyalog ve müzakere zemini oluşamayacağı gibi herhangi bir çözüm stratejisi de geliştirilemez. Sürekli entegre stratejisinden söz ediliyor ama bunun ne olduğunu açıklayan kimse yok. Yani Türk devleti Kürt sorununda çözüm için ne gibi adımlar atmayı düşünüyor? Bunu, Kürt tarafı olarak biz bilmek istediğimiz gibi, kamuoyu da bunu bilmek istiyor” diye konuştu.
Karayılan, ayrıca kendilerinin de Abdullah Öcalan’la diyalogda olmaları gerektiğini söylerken “BDP'lilerle görüşmüş olması ve görüşebilmesi elbette ki çok önemli. Bu, siyasi yapının iknası ve çalışmaları için gereklidir. Ancak esas önemli olan silahlı güçlerdir. Bunun için bizim direk Öcalan’la diyalogda olmamız gerekiyor. Sadece yönetimle değil, geniş komutanlık kademesi ve savaşçı yapısının ikna edilmesi sorunu vardır. Dolayısıyla eğer devlet ve hükümet gerçekten çözümde samimiyse önce Öcalan’ın önünü açması gerekiyor. Öcalan’ın da dediği gibi, “havuz var, içinde su yok, bana yüz diyorsunuz. Nasıl yüzerim?” Aynen durum odur. Madem Öcalan önemli bir aktör olduğunu belirtiyorlar -ki bu doğrudur- o zaman önünü açmanız lazım. Evvela devletin atacağı adım bu olmalı. Çözüm için bu gereklidir” dedi.
Karayılan, “Bu konuda sadece DTK'lilerin Öcalan’la ile görüşmesinin sorunu çözeceği düşünülüyorsa yanlıştır” diye konuştu.
2013 HAZIRLIKLARI GEVŞEMEDEN SÜRECEK
Karayılan, PKK’nın eylemlerine ara vermeeceğini de belirterek “Eğer gerçekten çözüme dönük bir belirti ve bir ışık gözükürse bunu sonuna kadar götürmeye dönük politikalar geliştiririz. Ama 2013 yılına dönük geliştirmekte olduğumuz hazırlıkları ve planlamaları asla ve asla gevşetmeden yürütmek durumunda olacağız. Kendimizi daha fazla güçlendirmeliyiz, daha fazla etkin hale gelmeliyiz. Ancak böyle devleti çözüme zorlayabiliriz” dedi.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.