KANDİL'DEN ÜÇLÜ MUHATAP AÇIKLAMASI!

Abdullah Öcalan’ın 'Devletin muhatabı Kandil ve diğerleri değil, benim. Devlet diyor ya, PKK on başlı yapıdır, diye. Ben tüm sorumluluğu üstüme alıyorum. Tek muhatap benim. Ben kefilim' demesine PKK’nın önde gelen isimlerinden Murat Karayılan’dan yanıt geldi: Bu sorunu bileşenleri sorunu çözer. Ne PKK’sız ne İmralı’sız, ne de BDP’siz çözemezsiniz.”

Karayılan, son dönemdeki görüşme tartışmalarını, Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın ‘BDP’yle görüşmem’ açıklamasını Fırat Haber Ajansı’na değerlendirdi.

‘GÖRÜŞME İMRALI’DA OLMAZ’

Karayılan açıklamaları özetle şöyle: “Oslo sürecine stratejik yaklaştık. . Kesinlikle silahları tümüyle devre dışı kılmaya dönük çok ciddi bir karar sahibiydik. Süreci AKP sonlandırdı. Görüşmeler eskisi gibi yürütülemez. Şunu söylüyoruz: Kürt sorununda silahla değil siyasetle çözüm kararı alınmışsa o zaman bunun yolu bellidir. Bunun yolu diyalogdur. Biz PKK olarak diyaloga açığız. Tüm bileşenler tek muhatap güç olarak Öcalan’ı görüyor. Ancak eskisi gibi paralel iki görüşme olmaz. Eskiden şöyleydi: Bir İmralı görüşmesi oluyordu, aynı heyet gelip bir de Oslo’da görüşme yapıyordu. O mektup meselesi de oradan çıktı. Öcalan, o görüştüğü görüşmenin sonuçlarını bir mektuba yazar, o heyet gelir mektubu bizim heyete verir. Yani Oslo, İmralı görüşmelerinin bir devamı olarak yürütülüyordu. Şimdi bu biçimde görüşmelerin başarıya gitmeyeceği anlaşıldı. Yani iki şeyin değişmesi lazım: Bir, devletin bir çözüm projesi olması gerekiyor. İki, aynı sistemle olmaz! Eğer görüşme yoluyla başarı sağlanmak isteniyorsa Öcalan’ın koşullarının değişmesi gerekiyor. Öcalan’ın sağlık-güvenlik-özgür hareket etme koşullarının yaratılması lazım. Eğer gerçekten Türkiye devleti Kürt sorununu kalıcı bir biçimde çözmek istiyorsa yolu budur.

‘BDP SİLAHLARIN BIRAKILMASI KONUSUNDA MUHATAP DEĞİL’

Karayılan BDP üyelerinin coğunun cezaevinde olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Meclis açılıyor, bir AKP’li parlamenter BDP’ye yükleniyor. BDP diye bir şey kalmadı ki! Geriye parlamenterler kalmış sadece. Kaldı ki 7 parlamenter de içeride. Şimdi dışarıdaki parlamenterlerin de dokunulmazlıklarını kaldırıp içeri atmanın yolunu arıyorlar. Tutuklayamadığınız bir parlamenterler kalmıştı şimdi onları da tutuklayacaksınız. Başka ne kaldı. İkide bir, BDP neyi yapmış neyi yapmamış diyorlar. Bir kere BDP silahlı güç değil, yasal bir parti. Kürt tarafının bir bileşeni, siyasal bir bileşenidir. BDP, PKK’ye öneriler yapabilir, görüş sunabilir. Şimdi siz diyorsunuz ki ille de diğer Kürt bileşeni olan silahlı güçlere karşı açıklama yapsın. Silahların bırakılması konusunda kendisini muhatap yapsın! Daha önce ‘ BDP ile görüşürüz, PKK ile görüşmeyiz’ diyorlardı. Şimdi tam tersini söylüyorlar.”

‘NE İMRALI, NE PKK, NE BDP OLMADAN SORUNU ÇÖZEMEZSİNİZ’

BDP olmadan sorunun çözalemeyeceğini belirten Karayılan şöyle devam etti: “Bu sorunun bütün bileşenleri sorunu çözer. Siz ne PKK’siz çözebilirsiniz, ne İmralısız, ne de BDP’siz çözebilirsiniz. Çünkü bunlar bu sorunun bileşenleridir. Ama herkesin yer aldığı bir kulvar var, herkesin bir misyonu var. Kürtlerin yasal siyaseti de var, silahlı mücadelesi de var. BDP için ‘iradesi yok, karar veremiyor, Kandil’e bağlı’ diyorlar. Bana göre mevcut durumda Türkiye’nin en demokratik partisi BDP’dir.”