İYİ DİNLE GENELKURMAY...
Dinleme cihazlarının yasal yollardan alındığını açıklayan Genelkurmay, hem Anayasa’yı hem de 2005 tarihli TİB kanununu çiğnedi. Üstelik o cihazların sınırdışı kapasitesi yok.
02 Eylül 2010 Perşembe 14:41
Dinleme cihazlarının yasal yollardan alındığını açıklayan Genelkurmay, hem Anayasa’yı hem de 2005 tarihli TİB kanununu çiğnedi. Üstelik o cihazların sınırdışı kapasitesi yok.
Genelkurmay Başkanlığı Taraf'ın ortaya çıkardığı yasadışı dinleme cihazı alımıyla ilgili dün bir açıklama yaptı. Açıklamada Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Aslan Güner'in İstihbarat Başkanı olduğu dönemde alınan cihazların mevcut yasal mevzuata ve usullere uygun olarak satın alındığı söylendi. Ancak bu doğru değil. Genelkurmay'ın cihaz alma ve dinleme yetkisi yok. Genelkurmay Başkanlığı yaptığı bu uygulamayla hem Anayasa'yı hem de 5397 sayılı TİB yasasını ihlal etti. Anayasanın 22. maddesi açık. "Herkes haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır" hükmünce, dinleme yetkisi hâkim kararıyla MİT, Emniyet ve Jandarma'ya verilmiş durumda. Bu kurumların dışında dinleme yapmak, Anayasal suç.
TİB'e bilgi verilmedi
2005 yılında yürürlüğe giren TİB Kanunu'nun 5397 sayılı ilgili maddelerinde dinleme yetkisinin tek bir kurumda, TİB'de toplanması da yasalaştı. Yasaya göre tüm dinleme kararları TİB'e bildirilecek ve onun dinleme vanasını açmasıyla dinleme yapılacaktı. Dün TİB'den görüştüğüm bir yetkili kendilerine GES Komutanlığı'ndan herhangi bir mahkeme kararı gelmediğini, gelmesinin söz konusu bile olamayacağını söyledi. "Kanunla dinleme yetkisi MİT, Jandarma ve Emniyet'in ilgili birimlerine verilmiş durumda. Genelkurmay Başkanlığı satın alma ve dinleme yaparak anayasal suç işledi" diyen yetkili, kendilerinin de soruşturma açacağını söyledi.
Sınırdışı kapasitesi yok
Orgeneral Aslan Güner, 30 Ağustos resepsiyonunda TSK'nın yurtiçinde dinleme yapmadığını söylemişti. Ancak Güner'in bu açıklamaları da gerçeği yansıtmıyor. Altında imzasının olduğu belgede yurtiçindeki cep telefonlarının dinleneceği açıkça belirtilmiş durumda. Güner'in satın aldırdığı cihazın dinleme kapasitesi ise 500 metreyle, 30 km arasında. Yanı sınırdışındaki PKK'lıları dinleme kapasitesi alınan cihazlarda yok.
Güner dün üç gazeteciyi Karargâh'a çağırıp, kendilerine açıklama yaptı. Kendisinin 2007 yılında kıtaya çıktığını, cihazların teslim edildiği dönemde Karargâh'ta olmadığını açıkladı. Evet bu kısmen doğru ama Aslan Güner, 2009 yılında Genelkurmay 2. Başkanı olarak yani cihazların alımından bir yıl sonra Karargâh'a geri geldi. Dinleme yapan GES Komutanlığı da kendisine bağlıydı. GES Komutanlığı'nın kendisinin emri dışında bir işlem yapması ise mümkün değildi.
Cihaz araçta kullanıldı
Güner, 'cihazlar benim dönemimde teslim edilmedi' diyerek, aslında dikkatleri başka bir noktaya çekmek istedi. Cihazın satın alındığı ve teslim edildiği dönemdeki sorumlu komutanları adres olarak verdi. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, 2. Başkan Orgeneral Ergin Saygun, 2008 sonrası Genelkurmay Başkanı olan İlker Başbuğ, 2. Başkan Hasan Iğsız ve Orgeneral İsmail Hakkı Pekin, Güner'in adres olarak gösterdiği isimlerdi.
Genelkurmay Başkanlığı dün yaptığı açıklamada cihazların alım işleminin 30 Mart 2007'de SSİK'in 356 sayılı kararıyla onaylandığını açıkladı. Bu bilgi doğru ancak eksik. Bu cihazlar "Uydu telefonları" dinlenecek adı altında, 2002 yılındaki başka bir karar gerekçe gösterilerek alındı. Yani Başbakan ve Savunma Bakanı aldatıldı. Cihazların gerekli testlerden geçirildikten sonra hudut bölgesine konuşlandırıldığı bilgisi de doğru değil. Cihazların dinleme alanı kapasitesi en fazla 30 km. Dün görüştüğüm haber kaynağım da bu bilginin kesinlikle yalan olduğunu ve cihazların hep Ankara'da 06 AD 6382 plakalı araç içine konarak kullanıldığını açıkladı.
Mehmet Baransu - Taraf
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.