İHRACATTA ROTA DOĞU'YA DÖNDÜ
Arap ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri ile gelişen ticari ilişkiler, hedefleri büyüttü.
17 Eylül 2010 Cuma 13:06
Son yıllarda Arap ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri ile gelişen ticari ilişkiler, ihracatçıların hedef büyütmesini sağladı.
Türk-Arap Ülkeleri İşadamları Derneği (TURAB) Genel Başkanı Doğan Narin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hem şubelerinin bulunduğu illerde hem de Türkiye genelinde derneklerinin ilgi alanındaki 22 Arap ülkesi ve 7 Türk Cumhuriyeti ile sosyal, kültürel ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi yönünde çaba gösterdiklerini, bu kapsamda, son 5 yılda önemli başarılara imza attıklarını belirtti.
Uzun yıllardır beklenenin altında olan ticaret hacminin son yıllardaki olumlu diplomatik gelişmelerle birlikte ivme kazandığını ifade eden Narin, mevcut durumu daha da geliştirmek için ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını söyledi.
Şu an Türkiye ihracatının yüzde 25'nin Arap ülkeleriyle ve Türk Cumhuriyetlerine gerçekleştirildiğini dile getiren Narin, şöyle devam etti:
''Atlattığımız kriz dönemlerinde özellikle Arap ülkeleri kurtarıcımız oldu. Ardından diplomatik alanda yaşananlar olumlu gelişmeler Arap ülkelerinde Türkiye sempatisini artırdı. Bu nedenle artık işimiz daha kolay ve şu an toplam ihracatımızın yüzde 25'ini gerçekleştirdiğimiz bu ülkelerde, yıl sonu itibariyle yüzde 30'un üzerine çıkarmayı hedefliyoruz.''
OCAK-TEMMUZ DÖNEMİNDE 16 MİLYAR DOLAR İHRACAT
Türkiye'nin Arap ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri ile olan ihracatının Ocak-Temmuz ayları arasında 16 milyar dolar, ithalatın ise 8 milyar dolar olduğunu belirten Narin, ''Bu durum gösteriyor ki, cari açığımızın olmadığı sayılı ticaret alanlarımızdan birisi bizim sorumluluk alanımızda. O nedenle buradaki çalışmalara destek verilmesi gerekir'' dedi.
Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı Arap ülkesinin 3 milyar dolarla Irak, Türk Cumhuriyetleri arasında yapılan ihracatta da ilk sırayı ise 850 milyon dolarla Azerbaycan'ın aldığını dile getiren Narin, şöyle konuştu:
''Mevcut ticaret rakamlarımızı geliştirmemiz, ülkemizin daha hızlı gelişmesini sağlayacaktır. Bu nedenle ikili ilişkilerin, diplomatik anlamda daha da iyi duruma getirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bakanlık düzeyinde yapılan iş ziyaretlerinin karşılıklı olarak artırılması halinde, Türkiye daha fazla yabancı yatırımcı alacaktır.''
Türkiye'nin jeopolitik konumunun önemini koruduğunu bildiren Narin, ''Türkiye, Ortadoğu ile Avrupa'nın geçiş kapısı. O nedenle yapılacak en ufak çalışmanın bize çok ciddi getirileri olacaktır. Bu nedenle ekonomimizde Arap ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri her zaman ilk sıralarda yer almalı'' diye konuştu.
Geçmiş dönemlerde ''eksen kayması'' diye nitelendirilen bir takım eleştirilerin gündeme geldiğini anımsatan Narin, şunları kaydetti:
''Türkiye'nin önemli avantajları var. Bu avantajları değerlendirirken de ülkemizin hiçbir zaman Avrupa Birliği'nden kopmadığını düşünüyoruz. Sadece yeni pazarlarda işlemlerini hızlandırıyor. Hiçbir ülkeyi de ihmal etmiyor, global olarak çalışıyor. Son zamanlarda Amerika kıtasındaki ülkelerde dahil diyaloglarımız hızla gelişiyor. Bunu eksen kayması olarak nitelendirmek yerine, ülkemizin uluslararası arenada zenginleştiğini dile getirmek daha doğru olur.''
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.