FANATİKLERİNİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI

 Yeşillikler içinde cennet gibi bir adanın sahillerine düşen bir uçak... Hayatta kalmayı başaran 48 kişi... Birçok bilinmeyen tesadüfü içeren altı rakam... Geçmişte yaşanan hayatları geride bırakarak, "kimliksiz" bir hayata merhaba diyen bir grup insan... Aşklar, gerilimler, yeraltı sığınakları, bombalar... Bir dizide olması gereken tüm unsurları içererek televizyonlara merhaba dediği 2004'ten itibaren izleyenleri ekranlara kilitleyen Lost, dün sabaha karşı yayımlanan finaliyle ekranlara veda etti.

Kanalı ihya etti

6 sezondur süren dizinin son ve 115'inci bölümü, Türkiye dahil dünyanın 220 ülkesinde aynı anda yayımlandı. Türkiye'deki Lost fanatikleri sabahın erken saatlerinde kalkıp ekran başına geçerek, yıllardır akıllarında kalan soruları yanıtlamaya çalıştı. Dizinin gösterildiği ABD'nin ABC televizyon kanalı, yayından önce iki saatlik bir derleme programına yer verirken, son bölüm de reklamlarla birlikte 2.5 saat sürdü. Bugüne kadar Altın Küre ve Emmy dahil 58 ödülü kucaklayan Lost dizisinin finalinden, ABC kanalının milyonlarca dolar kâr ettiği belirtiliyor. Dizi, her hafta sadece ABD'de 11 milyon kişiyi ekranlara kilitliyordu.

O rakamlar neydi?

Sydney - Los Angeles seferi yaparken Büyük Okyanus'taki bir ada açıklarına çakılan Oceanic 815 sefer sayılı uçaktan kurtulanların anlatıldığı Lost'un son bölümünde bütün sorulara yanıt bulacağını sananlar hayal kırıklığına uğradı. Dizinin ana karakterleri olan Jack, Kate, Sawyer, Sayid, Hurley, Desmond, Sun, John Locke ve Ben'in başına gelenler ve kim oldukları netlik kazanmadı. Dizinin şişman karakteri Hurley'nin ve ileriki bölümlerde de diğer ada sakinlerinin hayatlarında hep ilginç tesadüflere yol açan "4-8-15-16-23 ve 42" rakamlarının da ne anlama geldiği anlaşılamadı. Bunun yerine dizide, tüm karakterler "flashback"lerle geçmişe dönüp, adadaki yaşamlarıyla önceki paralel yaşamları arasında ortaklıklar bulmaya çalışarak, birbirleriyle olan ilişkilerini anlamaya çalıştı. Örneğin Doktor Jack, uçak düşmeden önceki "gerçek" yaşamında adada düşmanı olan felçli John'u ameliyat etti. Ameliyathaneden çıktıktan sonra da koridorda henüz tanışmadığı, adadaki aşkı Kate ile karşılaştı. '

Hepimiz öldük mü?'

Dizinin sonlarına doğru tüm karakterler John'un babası Christian'ın cenazesi için bir kilisede buluşuyor. Ardından da Christian adadakilerin arasında "Burası birbirinizi bulabilmeniz için bir araya geldiğiniz yerdir. Terk etmiyorsunuz, ileri gidiyorsunuz" diyor. Jack, babasına sorduğu "Yoksa bu kilisedeki herkes ölü mü" sorusuna "Herkes bir gün ölecek" yanıtını alıyor. Ve dizi de 6 yıl önce ilk bölümünün başladığı şekilde bitiyor: Jack ormanın ortasında sırt üstü uzanıyor ve ölüyormuş gibi gözlerini kapatıyor.