ERMENİ AÇILIMI MAÇTAN ÖNCE MECLİS'TE
Başbakan Erdoğan, Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinde farklı bir şekilde hassas bir noktaya gelindiğini belirterek, ''İsviçre'nin araya girmesiyle...
24 Eylül 2009 Perşembe 12:00
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinde farklı bir şekilde hassas bir noktaya gelindiğini belirterek, ''İsviçre'nin araya girmesiyle attığımız bu adımla şu anda çok önemli bir noktaya gelinmiş vaziyette ve burada ön yargılar öne çıkmazsa, iç siyaset düşünülerek adım atılmazsa, inanıyorum ki parafe edilmiş olan anlaşma zabıtları parlamentoya gönderilecektir. Ayın 10 veya 11'i gibi bu adımlar da atılmış olacaktır'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Erdoğan Princeton Üniversitesinde bir konferans verdi. Konuşmasında dünyadaki sorunlara yönelik görüşlerini ortaya koyacağını kaydeden Başbakan Erdoğan, çağın küresel ölçekli sorunları karşısında küresel ölçekli çözümlerin de bulunduğunu ifade etti.
Savaşlardan ekonomik krize, açlık ve fakirlikten teröre, enerji güvenliğinden iklim değişikliğine kadar dünyanın karşı karşıya bulunduğu büyük ve zorlu sorunlar olduğunu ifade eden Erdoğan, ancak bunların hiç birinin altından kalkılamayacak sorunlar olmadığını dile getirdi.
Sorunların çözümü için yeni bir küresel düzene ihtiyaç duyulduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Bu küresel düzen herkesi kucaklayan, adil, katılımcı, farklılıkları zenginlik olarak gören ve güven esasına dayalı bir düzen olmalıdır. Risk düzenine dayalı bir dünya algısından, güven ve dayanışma esasına dayalı bir düzen olmalıdır. Böyle bir küresel düzen zaruret haline gelmiştir. Bunun için yeni bir liderlik anlayışına ihtiyaç vardır.
Burada yeni küresel düzenin temel ilkesi ve Türkiye'nin bu düzenin inşasına katkısında bir kaç noktaya temas etmek istiyorum. Adil, katılımcı, paylaşımcı, çoğulcu, güven ve dayanışma esasına dayalı bir dünya sistemi, dört temel ilke üzerinde yükselecektir. Yeni küresel düzenin bir ayağı küresel siyasi düzendir. Bu paylaşımcı, eşitlikçi ve katılımcı bir düzendir. Dünya düzenini bir bütün olarak okumak, aktörler arasındaki ilişkiyi doğru algılamak durumundayız. Bu noktada BM gibi küresel kurumların rolü daha da önemli bir konuma gelmektedir. BM ve IMF gibi küresel kurumların reforme edilmesine yönelik çabalar bu ihtiyacı yönelik çıkmıştır. Türkiye adil, paylaşımcı ve herkesi kucaklayan siyaset anlayışını kendi bölgesinde uygulamaktadır.''
Türkiye'nin komşularıyla sıfır problem politikasının, diploması anlayışının temelini oluşturduğunu anlatan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin daha önce dört bir yanındaki komşularıyla farklı sorunlar yaşadığını ifade etti.
Türkiye'nin bazı komşularıyla ''dargın olduğunu, hatta tehdit oluşturan noktalara geldiğini anlatan Başbakan Erdoğan, düşman değil dost kazanma anlayışında olduklarını bildirdi.
Bu anlayışla Türkiye'nin pek çok komşusuyla ilişkilerini süratle geliştirdiğini belirten Erdoğan, Türkiye'nin doğu-batı, güney ve kuzeyinde olan ülkelerle ilişkilerinde gelinen noktayı anlattı.
TÜRKİYE-ERMENİSTAN İLİŞKİLERİ
Türkiye-Ermenistan sorununa da değinen Erdoğan, şunları söyledi: ''Türkiye-Ermenistan arasında şu anda farklı bir şekilde hassas bir yan var. İsviçre'nin araya girmesiyle attığımız bu adımla şu anda çok önemli bir noktaya gelinmiş vaziyette ve burada ön yargılar öne çıkmazsa, iç siyaset düşünülerek adım atılmazsa, inanıyorum ki parafe edilmiş olan şu andaki anlaşma zabıtları parlamentoya gönderilecektir. Ayın 10 veya 11'i gibi bu adımlarda atılmış olacaktır. Tabi bütün olay geliyor... İç siyasette ne durumdayız?''
Başbakan Erdoğan, ekonomi tahsili gördüğünü ve öğretmenlerinin ''Ekonomi bir risktir'' dediğini anımsatarak, siyasetin de bir risk olduğunu söyledi.
Hayatın her alanında riskler bulunduğunu belirten Başbakan Erdoğan, ''Siyasetin de risksiz bir yanı yok. Yeri geldiğinde hapse gireceksin, yeri geldiği zaman iktidardan ineceksin, bunları göreceksin, eğer görmüyorsan siyaset yapmayacaksın. Biz bu süreci öyle gördük'' diye konuştu.
Şiir okuduğu için hapis yattığını anlatan Başbakan Erdoğan, siyaset yapmaya devam ettiğini söyledi.
Erdoğan, ''Fikirden, düşünceden, bunu yaygınlaştırmaktan dolayı içeri girmek önemli. Şiir okudum diye hapse girdim. Hırsızlık, sahtekarlık, dolandırıcılık yapmıyorum. Sadece şiir okudum'' dedi.
Ancak halkın bunları affetmediğini, kurulduktan 6 ay sonra partisini iktidara taşıdığını ifade eden Başbakan Erdoğan, demokrasinin de güzelliğinin burada yattığını belirtti.
''Riskleri göze almak zorundayız'' diyen Erdoğan, Kafkaslardaki sorunun aşılmasında pozitif adımlar atılabileceğine olan inancını yineledi.
Türkiye'yle yakın kültürel tarihi bağlar bulunan Azerbaycan'ın bölgenin önemli bir ülkesi olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, bunun yanı sıra Türkistan'la da olumlu ilişkilerin bulunduğunu dile getirdi.
Sözü yeniden Türkiye-Ermenistan ilişkilerine getiren Başbakan Erdoğan, ilişkilerin normalleşmesi yönünde önemli adımlar atıldığını söyledi. Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı:
''Ama bu adımlar atılırken bana göre Ermenistan Cumhurbaşkanı Türkiye'de yapılacak olan Ermenistan ve Türkiye milli maçına 'gelirim, gelmem' gibi yaklaşımları göstermemesi lazım. Geçenlerde gazeteciler aynı şekilde sordu 'Ne düşünüyorsunuz' diye. Bende sadece şu cevabı verdim. 'Bizim Cumhurbaşkanımız Sayın Gül, Türkiye Ermenistan milli maçını izlemeye gitti' dedim. Verdiğim cevap bu. İşte ön yargıları ortadan kaldırmak... Eğer bir mütekabiliyet varsa Türkiye'nin Cumhurbaşkanı oraya rahatlıkla gidebiliyorsa, O da rahatlıkla Türkiye'ye gelebilmelidir. Yani bunun için 'şunu yaparsan gelirim' demek bana göre uluslararası diplomasi de artık çöpe atılmış olan bir anlayıştır. Nitekim biz bu ülkeyle komşuluk ilişkilerini karşılıklı saygı çerçevesinde yürüteceğiz.''
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.