ERDOĞAN'DAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuşuyor. Erdoğan, "Kriz sevdalıları için artık bu kapıda ekmek yoktur" dedi.
02 Mart 2010 Salı 12:21
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuşuyor. Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan satırbaşları şöye:
Sanatçılarla yaptığımız toplantılara ilişkin hazırlıklar sürüyor. "Şu şu çağrılmadı" gibi haberleri medyada hayretle izliyoruz. Bunlar kesinlikle gerçeği yansıtmamaktadır.
İspanya, Türkiye'nin AB üyeliğini samimi bir şekilde destekleyen ülkeler arasında yer alıyor.
Biz sadece bize oy verenlerin değil, 72,5 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşın her birinin emaneti bizim üzerimizdedir. Başkasının özgürlük alanına müdahale etmediği sürece, ülkemizin çıkarlarına aykırı düşmediği sürece bütün düşüncelere saygı duyarız. Toplumun tüm kesimlerinin taleplerini büyük dikkatle dinledik.
Kuvvetler ayrılığı derken, yasama organı mı hassas olacak, sadece yargı mı hassas olacak. Bu gemide 72,5 milyon birlikte seyahat ediyor. Biri gece gündüz çalışsın diğerleri hiçbirşey yapmasın, yok böyle birşey. Alt kattakiler gemiyi delmeye çalışsın, yok böyle birşey.
Türkiye'de yaşanan nedir? Yaşanan normalleşmedir, kirli oyunların deşifre edilmesi, bunlardan hukuk önünde hesap sorulmasıdır. Ama süreç öyle bir lanse ediliyor ki, "kurumlar çatışıyor, bölünüyorz" Benim eleştirim bu tavradır. kopartılan fırtına Türkiye'nin aleyhinedir.
Belli ideolojilere destek olmak için yazılanlar bu ülkenin imajını ciddi şekilde zedelediği gibi, ülke ekonomisine de ağır bedeller ödetmektedir.
Geçen hafta medya patronlarına yönelik sözlerim çok farklı değerlendirildi. Değerlendirme özellikle köşe yazarları için ele alındı. Birincisi benim o sözlerimin muhattabı medya patronlarıdır. Ben medya patronlarına "şu yazarını beğenmiyorum bunu at" demiyorum ki. O medya patronları bizi ziyaret ederlerdi. "Biz gerilim istemiyoruz, tansiyonu düşürmek istiyoruz" diye gerilimden şikayet ederlerdi. Bunu bana değil her konuyu gerilim gibi lanse eden medya kurumlarınıza söyleyin, diyorum. O zaman da bana verdikleri cevap "haklısınız ama biz bunlara sözümüzü geçiremiyoruz" diyorlar. Ben bir izleyici olarak bir yazıyı beğenmiyorsam, onu okumam izlemem olur biter.
Bu düşünceyi söyletmeme hakkını kim kendinde nasıl buluyor.
Medya patronu köşe yazarından şikayet etmemeli.
Kimse bana benim şu yazarımı Başbakan at dedi diyemez.
Eleştiri kisvesi altında hakaret eden olursa, hukuka havale ederim.
Kurumlararası kavgadan bahsedenler normal bir görüşmeden bile rahatsız oluyorlar.
Biz anamuhalefet liderlerinin yaptığı gibi davete icabet etmeme nezaketsizliğini mi göstereceğiz. Bundan neden rahatsız oluyorsunuz. Demokrasilerde bu tür şeyler olmazmış. Bu dünyanın her yerinde oluyor. Türkiye'de de bu atılan adımların Türkiye'yi nereye götürdüğü görülüyor. Biz attığımız adımı çok iyi biliyoruz. Yola da böyle devam edeceğiz.
İstiyorlar ki kimse kimseyle görüşmesin, kimse kimseye inanmasın, kurumlar çalışmasın. Kusura bakmayın sistem usulüne uygun olarak çalışmaktadır. Kriz sevdalıları için artık bu kapıda ekmek yoktur. Milletimiz artık kimin güven ve istikrar için çaba gösterdiğini biliyor. Kimin huzuru bozmak için felaket telllağı yaptığını da görüyor.
Devam edecek...
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.