'ERDOĞAN’A ŞUNU NET İFADE ETMELİYİZ: BİZİM ÜLKEMİZDE DEMOKRASİ VAR. BİTTİ'

Bild am Sonntag gazetesine konuşan Schulz, ''Türkiye Cumhurbaşkanı da dahil, politikacılar mizah ve eleştiriyle yaşamasını bilmeli'' ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin mizah nedeniyle Almanya Büyükelçisini çağırmasını eleştiren Martin Schulz, “Bir başka ülkenin Cumhurbaşkanının kendisini karikatürize edilmiş hissettiği için Almanya’da demokratik hakları kısıtlamamızı istemesi kabul edilemez. Erdoğan’a şunu net olarak ifade etmeliyiz: Bizim ülkemizde demokrasi var. Bitti.” dedi.

“Anlaşmayı Erdoğan’la değil, Türkiye Cumhuriyeti ile yapıyoruz”

Schulz, AB’nin Türkiye ile mülteci akınından kaynaklı sorunların çözümü konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile anlaşmaya varmasının doğru olup olmadığı sorusuna, “Sığınmacı sorununun çözümü konusunda birçok ülkeyle işbirliği içindeyiz. Biz anlaşmayı Bay Erdoğan ile değil, Türkiye Cumhuriyeti ile yapıyoruz” karşılığını verdi. Martin Schulz, arada bir fark olup olmadığı sorusuna ise, “Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başında olduğu hükümet ile görüşmeler yürüttük. Kendisi son derece saygın bir ortak” diye konuştu.

AB Parlamento Başkanı Schulz, gazetenin “Yani o Erdoğan’dan farklı mı?” sorusunu da, “Erdoğan’ı uzunca bir süreden beri ve iyi tanıyorum. Kendisi net ifadeler kullanan birisi. Aynı zamanda net ifadeleri de anlayan birisi. Burada şunun belirtilmesi lazım: Bay Erdoğan, siz bir adım ileri gittiniz. Böyle olmaz. Mizah, demokratik kültürün temel bir değeridir” dedi.

“Kürt sorununda askeri seçenek çözüm olamaz”

Schulz, “Türkiye’de mizah demokratik kültürün bir değeri olarak görülmüyor. Gazeteciler tutuklanıyor, gazeteler kapatılıyor. AB bu durumu nasıl algılamalı?” şeklindeki soruya da şu karşılığı verdi:

“Bizler Türkiye’deki temel hakların ihlal edilmesine Türkiye ile sığınmacılar konusunda işbirliği yapılıyor diye sessiz kalmamalıyız. Aksine, bu tutumu sürekli kınamalı, ifade özgürlüğü ve insan hakları sorularını Türkiye ile sürekli tartışmalıyız. Bir davayı takip ettikleri için Cumhurbaşkanının diplomatları hedef aldığı bir ülke aynı şekilde eleştirilmeli. Aynı şekilde Kürt sorunu için de geçerli. Burada askeri seçenek çözüm olamaz, Türkiye barış görüşmelerine tekrar dönmek durumunda.”

Schulz, Türkiye için vize muafiyeti olup olmayacağı sorusuna ise,”Orada da indirim sözkonusu değil. Türkiye bunun için önce gerekli şartları yerine getirmeli ve gerekli yasal düzenlemeleri yapmalı. Örneğin biyometrik pasaportları devreye sokmalı. Bunlar süre alan şeyler” karşılığını verdi.