ERDOĞAN: OBAMA, PUTİN VE MERKEL İLE GÖRÜŞTÜM
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Halep'ten sivillerin tahliyesiyle ilgili olarak Obama, Putin ve Merkel ile görüştüğünü açıkladı.
15 Aralık 2016 Perşembe 21:30
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Slovenya Cumhurbaşkanı Pahor ile ortak açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
Avrupa'da yabancı düşmanlığının artması bizim için ciddi endişededir. Avrupa ile yaşadığımız sorunlar, ortak sorunlardır.
AB sürecinde samimi olduk, verdiğimiz sözleri tuttuk, göçmen krizi ile ilgili AB verdiği sözleri tutmadı.
13 Aralık'ta, Avrupa Birliği Genel İşler Konseyi'nde bir üye ülkenin vizyonsuz tutumuna rağmen diğer ülkeler sağduyulu davrandı. AB sürecimize destek veren Slovenya'ya çabalarından dolayı bir kez daha teşekkür ederim ancak metindeki 'İçinde bulunduğumuz koşullar altında yeni fasılların açılmasının öngörülmediği...' ifadesini, Türkiye olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bahsedilen koşullar AB'nin neden olduğu suni ve siyasi engellerdir.
Türkiye'den kaçıp giden teröristler AB ülkelerinde rahatça dolaşıyor.
Yaşadığımız krizler, ortak sorunlardır ve bunlar ancak tam bir işbirliğiyle çözülebilir. Bu nedenle Türkiye'yi dışlamaya çalışmak, bölgenin istikrar ve güvenliğini de tehlikeye atmak demektir. Türkiye'nin kapıda bekletildiği, Türkiye'nin yer almadığı bir Avrupa'nın güven ve huzur içinde olması da mümkün değildir. Türkiye artık kısır siyasi çekişmelerin, popülizmin ve siyasi rant arayışlarının odağına yerleştirilmemelidir. Biz, AB sürecimizde samimi olduk, verdiğimiz sözlerin daima arkasında durduk.
Putin'le çok sayıda görüşme yaptım. Almanya Başbakanı Merkel ile de görüştüm. Az önce Sayın Obama ile uzunca bir görüşmemiz oldu, kendileriyle yaptığımız görüşmede de sadece Suriye değil aynı zamanda Irak'taki gelişmeleri de ele aldık, Irak konusunu da görüştük. Çünkü bölgede şu anda sadece Suriye yok, aynı zamanda Irak var. Irak'ta da özellikle Telafer ve Sincar'da istenmeyen bir durum olması halinde buradaki sorumluluğumuzun ne denli önemli olduğunu da kendilerine ifade ettim. Kendileri, 'Biz nasıl yardımcı olabiliriz ' dediler, ben de kendilerine nasıl yardımcı olabileceklerini ayrıca ifade ettim.
Milli seferberlik çağrısını milli dayanışma için yaptım.
Bu saat itibarıyla takriben bin 150 sivil ve yaralı tahliye edilerek İdlib'e gelmiş bulunuyor. Ateşkes ve tahliye sürecini yakından takip etmeye devam ediyoruz, devam edeceğiz. Tabii oradaki sayı bu kadar küçük değil, sayı çok çok büyük. Temenni edelim ki bundan sonraki süreçte tekrar bir kesintiye uğramaz.
Halep'teki katliam, vahşet ve zulüm tüm dünyanın gözü önünde işleniyor. Rejim ve destekçileri ateşkesin uygulanmasını, tahliyeyi engellemeye çalışıyorlar. Bu süreç içinde bizler yoğun bir çalışma gerçekleştirdik. 21. yüzyılda böylesi bir trajedinin yaşanıyor olması insanlık adına utanç vericidir. Suriye'de bir çözüm isteniyorsa öncelikli olarak Halep'teki durumun kontol altına alınması şarttır.
(AB ilişkileri) Vize konusunda beklenen neticeyi alamazsak şüphesiz ki aynı şekilde, tabii Kızılay'a ödenmesi gereken rakamlar ödenmeyecek olursa bütün bunlar, bu verilen sözler yerine gelmediği takdirde Türkiye'nin de bir B planı olacaktır, bir C planı olacaktır. Hakkımızda alınan her karara evet demek mecburiyetinde değiliz. Çünkü AB'nin bize bugüne kadar kazandırdığı hiçbir şey yok. Bunu da özellikle açık ve net söylemek zorundayım.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.