DEMİRTAŞ: ‘YOK EDECEĞİM’ DİYENLERE HENDEK BARİKAT ÇOK DEĞİL
Demokratik özerklik ve özyönetim inşa sürecinin tartışılacağı Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) Genişletilmiş Olağanüstü Genel Kurulu Diyarbakır’da başladı.
26 Aralık 2015 Cumartesi 13:48
DTK Olağanüstü Genel Kurulu’nda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, “Özyönetim küçümsenemez, katliama karşı hendekteki, barikattaki duruş ve kavrayıştır. Bunu aklından bile geçirenleri yok edeceğim diyenlere hendek barikat çok değil. Ne yapacaklardı peki?” dedi.
Kayapınar Spor Kompleksi’nde toplanan DTK Genişletilmiş Genel Kurulu’na farklı kentlerden DTK delegelerinin yanı sıra, DTK Eş Başkanları Hatip Dicle ve Selma Irmak, Halkların Deomkratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüleri Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanları Kamuran Yüksek ve Emine Ayna, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Genel Başkanı Sultan Ulusoy, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan ile HDP/HDK bileşeni parti ve kitle örgütlerinin temsilcileri katıldı.
Kongrenin açılış konuşmasını yapan DTK Eş Başkanı Selma Irmak, “Son kez elimizi uzatıyoruz. Bu yüzyıl bizim yüzyılımızdır. Kendi kararımızı kendimiz vermek istiyoruz. Tek Kürt kalırsa bile özyönetimden vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Irmak’ın ardından konuşan, DTK Eş Başkanı Dicle de, “Özyönetim hakkımızdır. Tarihten gelen ilk doğal hakkı Kürt halkı kullanacak. Hiçbir güç buna engel olamayacak. Devlet kendi kendini yönetme iradesini şiddetle bastırmayacak, halklar da devleti tanıyacak” dedi.
Demirtaş’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
‘Bir kişinin karar vermesine herkes isyan eder’
“Nasıl yaşayacağınıza bir kişinin karar vermesine herkes isyan eder, kimse kabul etmez. Köleler bunlara isyan etmiştir. Bir kişi bile bunu kabul etmezse Ortadoğu’nun en kadim halkı bunu nasıl kabul edecek? Bir tek genç bile bunu kabul etmez.
“Tek bir birey bile başkasının kendini yönetmesine izin vermezken böyle bir halk niye kabul etsin? Bugün yaşadığımız bu tarihsel kırılmanın sonuçlarıdır.”
‘Masaya özyönetimin özünü bile getirmediler’
“Özyönetim insanın onuruyla ilgili bir konudur. Köle gibi mi, yoksa insan onuruyla mı yaşayacaksınız? Özyönetim küçümsenemez, katliama karşı hendekteki, barikattaki duruş ve kavrayıştır. Bunu aklından bile geçirenleri yok edeceğim diyenlere hendek barikat çok değil. Ne yapacaklardı peki?
“Siyasetle çözelim desinler amenna. Masaya özyönetimin özünü bile getirmediler. Zurnanın zırt dediği yerde dile getirdik. Dolmabahçe’de bunu dile getirdik işte orada kıyamet koptu. Sayın Öcalan, iğneyle kuyu kazar gibi sabırla o aşamaya getirdi.
“16 yıldır küçük bir radyosu ve 3 kitabıyla bütün Ortadoğu dengelerini sizden iyi okuyan ve bunun alt yapısını, direnişini oluşturan bir lider karşısında hepiniz küçüldünüz. Bunların hepsini kendisi İmralı’da söyledi. Bunları gidin Ankara’da iyi anlatın diye heyetlerimize altını çize çize söylemiştir. Tarihi bir müzakere yapıyoruz bunu anlatın demiştir.”
‘Halklarla tarihimizi belirlemek istiyoruz‘
“Bir kez daha tarih tekerrür etsin istemiyoruz, Türkiye halklarıyla tarihimizi belirlemek istiyoruz. Ankara’da görüşmeye açık bir hükümet var da biz bunu değerlendirmiyoruz hendek kazdık sanıyorlar. Yok böyle bir şey. Biz yaşanan ölümlerden, kentlerin tarihinin yok olmasından en fazla biz sorumluyuz siyasetçiler olarak.
“Biz bunlardan memnun muyuz? Bizim eksikliğimiz, mahcubiyetimiz Ankara’ya karşı değil halkımıza, direnenlere karşıdır. Varsa eksikliğimiz onlara karşıdır.”
‘Herkes konuşuyor Kürtler konuşamıyor’
“Türkiye’de yönetim modeli tartışmak günah mıdır? Kuran’ı Kerim’i tartıştırıyorlar ama darbeci bir generalin kitabını tartışamıyorsunuz. Modelle ilgili herkesin bir fikri olabilir, onlar da Başkanlık diyorlar, ama bize ‘Asla özerkliği biz tartıştırmayız’ diyorlar.
“Kürtlerle ilgili Kürtler dışında herkes söz söyleme hakkına sahip, bir tek biz konuşamıyoruz. Biz konuşmak istediğimizde hayır sizi pişman ederiz diyorlar. Herkes Kürt halkının statüsünü konuşabiliyor ama halkın kendisini konuşamıyor.”
‘Herkes halkın iradesine saygı duyacak’
“Kürt gençleri bu bilinçle bu yaşananlarla yola çıkıyorlar. Zerrece Ankara’da konuşma umudu kalmadığı için, masayı devirip yerine tank koyduğu için isyan ediyor insanlar. Madem hasta ameliyat masasına yatırıldı, defalarca denedik ilaç verdik olmadı.
“Bu direniş zaferle sonuçlanacak, herkes halkın iradesine saygı duyacak. Bizler çocuklarımıza sorun bırakma utancını bırakmak istemiyoruz. 10 yıl 50 yıl sonra analarımız hala cenaze alıyorsa o çocuklar bize lanet okursa haklıdırlar.
“Gün bugündür. Devletin tankları, topları, orduları var doğru bizim kararlılığımız, haklılığımız, meşruiyetimiz var. Halkın ittifakı, iradesi silahtan daha güçlüdür. Bu kağıttan kaplanların ucuz kahramanlıklarını sonu gelmiştir.
İki temel konu
“Zor, güç, silah zeminine dayanıyorlar. İki temel konu var. Kürtlerin statüsü ve Türkiye’nin idari yönetimiyle ilgilidir. Bu ikisi özerklikle ilgilidir. Nasıl bir yönetim inşa edebiliriz bunları hatırlatmak ve dünyaya hatırlatmak için bu toplantı çok önemli olacaktır.
“Kürtler artık kendi coğrafyasında siyasi irade olacaktır. Kürdistan Ortadoğu’nun orta yerinde bir güneş gibi ışıldıyorsa dostlarımız, et ve tırnağız diyenler bundan mutluluk duymalı. Güç verilmeli, omuz omuza olunmalı. Gelecek yüzyılda Kürdistan statüsü olacak. Belki federal devletleri, belki bağımsız devletleri olacak.
‘Diyalog için girişimde bulunduk ama reddedildi’
“Bedeli ağır olacak diye onurumuzu mu yitireceğiz. Bazılarının mezar taşı, cenazesi yok. Neyse bedeli biz ödemek için göze alacağız. Bundan başka yol yok, olsa biz ona her zaman açığız.
“Çok ciddi girişimlerde bulunduk, diyalog için ama reddedildi, çünkü infaz kararı verilmişti. Ortadoğu dengeleri içinde Kürt gücünün doğmasını istemiyorlar.”
‘Bütün Türkiye için önereceğiz’
“Bölge yönetimleri nedir? Kent yönetimleri nedir? Sağlık, eğitim, hayvancılık nedir? Bunlar başlık başlık netleştireceğiz. Bütün Türkiye için önereceğiz. Bölgesel dar bir özerkliği mi tartışalım buna da varım.
“Demokratik bölgeler oluştuktan sonra seçimler olsun kim kazanacaksa o yönetsin. Cizre’de MHP kazanırsa saygı duyarız. Biz de kazandığımızda onlar saygı göstersin. Diktatörlük mü, tek adam mı özyönetim mi? Bunun kararını biz verdik. Batıda buna katılmalı ve bunun kararını vermeli.”
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.