CHP, MHP İLE AYNI ÇİZGİDE

Eski CHP Milletvekili ve emekli büyükelçi İnal Batu, Cumhuriyet Halk Partisi'nin sosyal demokrat bir parti olmadığını dile getirdi. "CHP, MHP ile aynı çizgideki bir parti haline geldi." diyen Batu, "Sol partide olmaması gereken bütün özellikler CHP'de var." dedi. Batu, "CHP'de parti içi demokrasi yok. Böyle olunca 7 defa seçim kaybeden bir genel başkan, batı demokrasilerindeki geleneklerin tam aksine istifa etmiyor. O ve arkadaşları istifaya yanaşmıyor. Yerlerinde kalıyorlar." eleştirisinde bulundu.

Roma büyükelçisiyken Deniz Baykal'ın davetiyle istifa edip partiye katılan ve daha sonra genel başkan yardımcılığı görevinde bulunan, 2007 yılında da yaşadığı sorunların ardından partiden ayrılan İnal Batu, dikkat çekici açıklamalar yaptı. Türk siyaseti ve demokrasisinin bazı temel sorunlarına değinen eski CHP Genel Başkan Yardımcısı İnal Batu, CHP'ye ilişkin sert eleştiriler yöneltti.

Türk siyasetinin temel sorunları olduğunu, bir türlü bu sorunların üstesinden gelinemediğine işaret eden İnal Batu, bu yüzden Türkiye'de çalkantılı dönemler yaşandığını, krizlerle karşılaşıldığını söyledi. Siyasi partilerde uzlaşma kültürü olmadığına değinen Batu, partilerin asgari müşterek noktalarda birleşip uygar bir ilişki kuramadığına dikkat çekti. Türk siyasetinin bir başka zaafının ise sol kanadın bulunmayışı olduğunu söyleyen İnal Batu, Türk demokrasisinde parti içi demokrasinin de olmadığına vurgu yaptı. Partilerde genel başkan sultası olduğunu söyleyen Batu, "Bütün partilerde böyle. CHP'de, AKP'de böyle." dedi.

Uzlaşma kültürü olmadığı için liderler arasındaki söz düellosunun demokratik ülkelerde görülmeyecek kadar sert ve kırıcı gerçekleştiğine işaret eden İnal Batu, "Bu davranış Türkiye genelinde büyük gerginlikler yaratıyor. CHP maalesef bu konuda sert üslup açısından en önde gelen partilerden biri. 'Vatana ihanet, ülkeyi bölme' gibi suçlamaları çok rahat kullanıyor. MHP de aynı şekilde. AKP de bir ölçüde bu sert söylemlere katkıda bulunuyor. Bu davranış sorunların çözümünde işbirliği yapmayı imkansız hale getiriyor ve ülkeyi geriyor. Halkın demokrasiye olan inancını sarsıyor. Demokrasi bir kavga rejimi değildir. Demokrasiyi özümsemiş ülkelerde siyasi partiler asgari seviyelerde birleşir. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çok konuşan liderler yok. Benim gördüğüm ülkelerde liderler ancak çok önemli bir durum ortaya çıkarsa konuşurlar. onların konuşmaları her zaman önemli mesajlar içerir. Bütün millet büyük bir ilgiye izler. Bizde maşallah her gün üç dört defa konuşuyor liderler. Her konuşma ülkeyi biraz daha geriyor. CHP de gerginliği bir sosyal demokrat partinin yapmaması gereken şekilde katkıda bulunuyor." ifadelerini kullandı.

CHP, MHP İLE AYNI ÇİZGİDE

Türk siyaseti ve demokrasisi ile ilgili bu genel değerlendirmeleri yapan eski CHP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Hatay Milletvekili İnal Batu, CHP ile ilgili eleştirilerini sıraladı. Türk siyasetinde sol parti sorunu yaşandığına dikkat çeken Batu, "Solu olmayan siyaset tek bacaklıdır. CHP'nin sol parti olduğunu iddia etmek için herhalde hayal gücünün çok zengin olması gerekir. CHP, MHP ile aynı çizgide bir parti haline geldi." dedi.

CHP'de parti içi demokrasi de olmadığını söyleyen Batu, "Böyle olunca 7 defa seçim kaybeden bir genel başkan batı demokrasilerindeki geleneklerin tam aksine istifa etmiyor. O ve arkadaşları istifaya yanaşmıyor. Yerlerinde kalıyorlar." şeklinde konuştu.

İnal Batu şunları söyledi: "CHP sol parti değil. Soldaki boşluğu dolduramıyor. Sosyal demokrat iddiasında oldukları halde tam tersi bir işlevleri oluyor. Halkın belirli kesimleri CHP'yi sol zannettiği için soldan soğuyor, uzaklaşıyor. Halbuki CHP politikalarının sosyal demokrat politikalarla hiç ilgisi yok. Türkiye'nin en güncel ve en önemli sorunlarına da yansıyor CHP'nin tutumu. Mesela CHP sosyal demokratlıktan uzak olduğu için Avrupa Birliği ile ilişkilerde yapıcı bir rol oynamıyor. Keza yine sosyal demokrat olmadığı için Güneydoğu açılımı, Kürt açılımı ne derseniz deyin bu konuda yapıcı, demokrat, uzlaşıcı bir tutum bir türlü sergileyemiyor. Bunlar Türk demokrasisinin kaderini etkileyen hususlar."

Deniz Baykal'ın politikasını sert ve gergin bulan İnal Batu, "Sol bir politikacı Güneydoğu sorununda başka türlü davranırdı. AB ile ilişkilerde, Kıbrıs sorunun çözümünde farklı davranırdı. Her halükarda sol parti bu kadar sert, bu kadar kırıcı söylemler benimsemezdi. Solda olmaması gereken bütün özellikler CHP'de var." şeklinde konuştu.

CHP'nin neden böylesi bir politika yürüttüğüne ilişkin ise İnal Batu şu değerlendirmeyi yaptı: "Solcu olmadıkları için. Çok basit. Tek sebep bu. Demokrat olmadan sosyal demokrat olunmaz. Adı üzerinde. Sosyal demokrat ne demek? Hem demokrat hem de sol politikaları benimseyen kişi demek. Demokrat olmadan solcu olunamaz. Parti içinde demokrasiyi sağlayamama bütün liderlerin ortak özelliği. Sadece CHP'yi suçlamak mümkün değil. AKP'de de son derece güçlü bir lider sultası var. Her şey Tayyip Erdoğan'ın iki dudağı arasında."

SARIGÜL'ÜN HAREKETİ SEMPATİK

Mustafa Sarıgül'ün hareketine ilişkin değerlendirmede bulunan Batu, "Solda büyük bir boşluk var. Sarıgül'ün bu boşluğu doldurmasını yüreğimden temenni ediyorum. Türk demokrasisine büyük bir hizmet olacaktır. Sarıgül merkeze açık bir sol hareket oluşturabilir ve boşluğu doldurursa Türk demokrasisi çok daha sağlıklı olacaktır. Bu açıdan Sarıgül'ün hareketi karşısında memnunum." ifadelerini kullandı. Sarıgül hareketine katılma konusunda bir bekleyiş içerisinde olduğunu söyleyen Batu, "Partinin kurulmasını bekliyorum. Daha ortada parti yok. Kurucular görelim, programı görelim. Sonra karar vereceğim. Ama büyük bir sempatim olduğunu söyleyebilirim." dedi.

Deniz Baykal'ın Ergenekon'un avukatını olduğunu açıklamasını büyük bir talihsizlik olarak gördüğünü söyleyen İnal Batu, "Sosyal demokrat politikadan bir sapmadır bu. Sayın Başbakan'ın savcılığa soyunması da yanlıştır." dedi.

Dersim krizi ile ilgili olarak da değerlendirmede bulunan İnal Batu, "O talihsiz ifadeler sosyal demokrat bir parti mensubunun yapmayacağı bir açıklamaydı. Parti sosyal demokrat parti olmayınca bunların hepsi oluyor." şeklinde konuştu.

HÜKÜMET DIŞ POLİTAKADA BAŞARILI

Hükümetin dış politikada önemli açılımlar yaptığını bunun yanında hataların da bulunduğuna işaret eden İnal Batu, Ortadoğu'da Türkiye'nin büyüyen bir güç olmasını sağlayan adımlar atıldığını söyledi. "Keşke komşularla sıfır sorun politikamız İsraille de sıfır sorun sonucunu verseydi." diyen Batu, burada bazı üslup ve zamanlama hataları bulunduğuna işaret etti. Konya'da yapılacak olan tatbikatın iptal edilmesinin haklı bir davranış olarak gören Batu, "Gazze'de katliam yapan İsrail uçaklarının Türk semalarında tatbikata katılması gibi daha büyük bir yanlış olamazdı. Ama bu tatbikat daha planlama aşamasında iptal edilebilirdi. Son gün olması yanlıştır. İsrail aleyhindeki Ayrılık dizisinin TRT'de yayınlanması da yanlış olmuştur. Başka kanallarda verilebilirdi. Davos'un ana ekseni doğrudur. Davos'taki çıkış haklı bir çıkıştır, hepimizin vicdanlarını rahattı ama üslup hataları vardı." değerlendirmesini yaptı.

Ermenistan açılımının fevkalade doğru olduğunu geç bile kalındığını düşünen İnal Batu, ancak Azerbaycan ile iletişim konusunda bazı hataların olduğuna işaret etti.