ÇETİN DOĞAN: ÖZKÖK'ÜN LAKABI KÖSTEBEKTİ
Eski 1’inci Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan ile eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök arasındaki polemik devam ediyor.
08 Nisan 2010 Perşembe 09:46
Hakkında tutuklama kararı verilen eski 1’inci Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan ile eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök arasındaki polemik devam ediyor. Doğan olayı askeri lise yıllarına taşıdı.
Özkök, Çetin Doğan'a darbeyi sormuş
Özkök’ün, “Kozmik odaya tebdili kıyafetle mi sızdım? Haddini aşarsa dava açacağım” sözlerine Doğan, “Benim sorularıma yanıt vermiyor. Kendisine ihtilal hazırlığıyla ilgili ihbar mektubu gelip gelmediğini, bunun üzerine idari soruşturma açtırıp açtırmadığını soruyorum” diye yanıt verdi. Doğan, şunları söyledi:
- İhbar mektubuna ‘yok’ diyemez. Çünkü, mektup Cumhurbaşkanı’na, Başbakan’a, MİT Müsteşarlığı’na da gönderildi. Bana da bu ihbar mektubuna dayanarak soru yöneltti. Aramızda geçen konuşmaları ayrıntılı olarak anlatabilirim. Benim için bir sakıncası yok. Ancak, bazı şeyler Hilmi Paşa için rahatsız edici olur.
- Belki, 1’inci Ordu’dan bir iki belge çıkartılmış olabilir. Ama valiz dolusu evrak çıkmaz. Valizle evrak çıkarılabilmesi, ancak bir idari tahkikatın neticesidir. ‘Benden sonra, bir idari soruşturma yapıldı mı?’ diye soruyorum. Bu kadar belge ortada olduğuna göre yapıldığı ortaya çıkıyor. Hilmi Paşa’nın benim soruma ‘Kozmik odaya tebdili kıyafetle mi sızdım’ diyor. Bunu nereden çıkardı? İnanın bunu sorarken, Hilmi Paşa’nın Askeri Lisedeki lakabının ‘Köstebek’ olduğu aklıma gelmemişti. O ismi niçin takmışlar bilemiyorum. Ben kimseye yatılı okullardaki lakaplarıyla hitap etmedim. Ben sorumda da ‘köstebeklik yapıyor’ demiyorum. Sadece araştırma yapıldı mı diye soruyorum. Ben oradaki belgelerin Hilmi Paşa tarafından gelip alındığını söylemiyorum. Benim, yazdığımı anlayamamış.
- Harp oyunu için Harp Akademilerinde bulunduğumuz sırada, Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, Kuvvet Komutanları Aytaç Yalman, İbrahim Fırtına, Özden Örnek ile Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur’un yanında, benimle özel konuşmak istediğini bildirdi. Odada bana ‘Çetin Paşa, 1’inci Ordu ve bazı emekli orgeneraller, siviller, ihtilal hazırlığı yapıyor diye haberler alıyorum. Siz ne diyorsunuz?’ dedi. Çok net ne düşündüğümü, benim nerede olduğumu hatırlattım, kendisine çok ciddiyetle bazı tavsiyelerde bulundum. Ne söylediğimi de açıklayabilir.
- Sorgumu yapan Savcı, üç avukatımın yanında, ‘Bana yukarılardan telefon ettiler, sen gençsin dediler’ dedi. Savcıya böyle bir telkin yapıldı mı, yapılmadı mı? Bu işe siyaset karıştı mı, karışmadı mı? Oradaki konuşmamızdan sonra Başsavcı vekiline gidildi mi? Başsavcı vekili, bir otelde Adalet Bakanlığı Müsteşarı’yla görüştü mü?
Türk ulusunun kader davası
Şu unutulmasın, bu benim davam değil, Türk ulusunun kader davasıdır. Bu kuşatılmış yargıyı tamamen teslim alma davasıdır. Sorduklarım, kuşatılmış adaletimiz çırpınırken, buna bir ışık tutacak sorulardır. Balyoz, Anayasa Mahkemesi’nde askerin yargılanmasıyla ilgili görüşmelerin yapıldığı gün patlatılıyor. Ateş düştüğü yeri yakar derler ama, ateş Türkiye’yi yakıyor, kimse farkında değil.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.