ÇEKİLME İÇİN DÜĞMEYE BASILIYOR

Öcalan'ın Nevruz'daki 'silahlar sussun' mesajından sonra yol haritası netleşmeye başladı. Çekilme için gelecek hafta düğmeye basılacak.

Erdoğan, yüksek hızlı trenin açılışında açıklamalarda bulundu.

Abdullah Öcalan, 21 Mart günü Diyarbakır’da bir milyondan fazla insana okunan mektubunda PKK’lılara Türkiye’den çekilme ve silahlara veda etme çağrısı yapmıştı. Bu çağrıyla birlikte MİT ile Öcalan arasında yapılan görüşmelerde üzerinde durulan yol haritası da netleşmeye başladı. Çekilme süreci için gelecek hafta düğmeye basılıyor. Hükümet yaklaşık 30 kişilik bir ‘âkil adamlar’ listesi belirledi. Daha dinamik olması için 7’şer kişi halinde hareket etmesi beklenen gruplar, bölgede lokal bilgi toplama, aksaklıkları tespit etme ve kamuoyu algısını pozitif yönde etkileme gibi görevler üstlenecek. 

PKK son hazırlıkları yapıyor

Dün sabah saatlerinde önce bölgedeki kaynaklarıma PKK’nın çekilmeye ilişkin hazırlıklarını sordum. İstihbarat, PKK’lıların genel olarak Öcalan’ın çağrısına olumlu karşılık verdiğini ve çekilme hazırlıklarına başladığını aktarmış. Diğer taraftan bugünlerde kış üslenmelerini bitirip araziye çıkan, Kuzey Irak’tan Türkiye’ye giriş yapan PKK’nın bu yıl rutinini bozduğu rapor ediliyor. Örneğin, örgütün Hakkâri bölgesinde kırsalda üstlendiği 6 üs bölgesini bu yıl doldurmadığı dikkat çekti. 

Erdoğan güvencesini güçlendirdi

Öğlen saatlerinde de Eskişehir - Konya hızlı tren hattının açılış töreni için Ankara’dan Eskişehir’e giden Başbakan Tayyip Erdoğan’a çekilme konusundaki son durumu sorduk. Öncelikle şunun altını çizmek lazım: Erdoğan, gelinen noktayı ‘çok çok önemli bir nokta’ olarak görüyor.

Süreçteki diğer tarafın ‘terör örgütü’ olduğuna dikkat çekerek çekilme takvimine ilişkin net bilgiler vermek istemiyor, ama PKK’nın olası “Çekilmeye müdahale olur” bahanelerine karşı “Operasyon yapılmayacak” sözünü hatırlatıyor ve güvencesini bir ileri noktaya taşıyor: “Geçmişteki bazı yargısız infazlara bizim iktidarımız girmez.”

Başbakan Erdoğan’ın yargısız infazlarla ilgili bu sözleri sürecin selameti açısından çok önemli. Nitekim 1999’daki çekilme süreci, sınır dışına çekilen PKK’lılara yönelik operasyonlar nedeniyle başarısız olmuştu. 

Komisyon gelecek hafta devrede

Başbakan ‘Hakikatleri Araştırma Komisyonu’ kurulmasına sıcak bakmadıklarını açıkladı ama âkil adamlar konusunun gündemde olduğunu anlattı. Komisyonun toplumsal psikoloji için önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, 7 kişilik gruplar halinde hareket edecek komisyonun özellikle bilgilendirme ve hazırlama görevleri üstleneceğine işaret etti. Erdoğan âkil adam havuzu oluşturduklarını da sözlerine ekledi, ancak akıllarındaki isimleri açıklamadı.

Başbakan’ın verdiği bu kısa ipucunu süreç içinde aktif görev alan bir yetkiliye de sorma şansımız oldu. Aldığım bilgi şu:

Yaklaşık 25-28 kişilik bir komisyon oluşacak. İsimler belirlendi. Komisyonda akademisyenler, gazeteciler, yazarlar, sanatçılar, kanaat önderleri bulunacak. Bu komisyon, sayı nedeniyle hareket kabiliyeti az olacağı için 7’şer kişilik gruplara bölünecek ve bölge illerine dağılacak. Çekilme ile ilgili gelişmeleri takip edecek. Lokal kaynaklardan bilgi toplayacak, bölge halkıyla ve sivil toplum önderleriyle görüşecek. Aksamaları kontrol edecek. Gerekirse tıkanan yerlerde katalizör işlevi görecek. İhtiyaca göre yapması gereken işlerde hükümetle koordinasyon halinde görevler üstlenecek. Komisyonun temel işlevi, çekilme sürecinin sağlıklı işlemesini sağlayıp çıkabilecek olumsuz komplikasyonları ortadan kaldırmak olacak. 

Pişmanlık yasası yetmeyebilir

Çekilme süreci sırasında suça bulaşmamış olan PKK’lıların evlere dönmesi de bekleniyor. Başbakan Erdoğan bu kapsama girenlerin baba ocaklarına dönmesini beklediklerini açıkça ifade ederken pişmanlık yasasının bunun için uygun olduğunu vurguladı. Bölgede görev yapan yargı mensupları da pişmanlık ifadesi olmasa da ilgili yasa maddesini esnek uygulamaya başladı. Ancak yine de yasa maddesinde küçük rötuşlar yapılması gerekebilir. Başbakan Tayyip Erdoğan da “Çekilme için yasal düzenleme olur mu” sorusuna yanıt verirken “Şu anda gündemimizde yok ama konuşulabilir” diyerek kapıyı açık bıraktı. (Deniz Zeyrek - Radikal)