BÜLENT ARINÇ, KÜRTÇE ANADİL EĞİTİMİ İSTEYENLERE HANGİ ÜLKEYİ ÖNERDİ?
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "İskele Sancak" programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
14 Eylül 2013 Cumartesi 11:05
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Kanal 7 televizyonunda canlı yayınlanan "İskele Sancak" programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Arınç, demokratikleşme paketine ilişkin, "Eylül sonuna kadar bu işin açıklanacağını söyleyebilirim" dedi.
Arınç, "Demokratikleşme paketi dediğimiz konu, bizim iktidara geldiğimiz günden beri, bazen AB noktasında yaptığımız anayasa değişiklikleri veya kanun değişiklikleriyle gündeme geliyor. Bazen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bir karar veriyor. O karara göre mevzuatımızda düzenlemeler yapıyoruz. Bazen milli birlik ve kadeşlik projemiz içinde yapılması gereken yasal tedbirler oluyor kanun çıkartıyoruz veya idari tedbirler oluyor, yürütmenin bütün organlarına diyoruz ki 'böyle yapacaksınız'. Bazen genelge çıkarıyoruz, bazen yönetmelik çıkarıyoruz. Mesela bana bağlı kurumlarda TRT, RTÜK, Vakıflar zaman zaman kanunla zaman zaman da yönetmeliklerle çok önemli, bu kapsamda sayabileceğimiz yenilikler yaptı" diye konuştu.
Çözüm sürecinin geçen aralık ayı sonundan itibaren başladığını hatırlatan Arınç, şöyle devam etti:
"O süreç içinde de yaptıklarımız var ve yapacaklarımız var ama bu getirdiğimiz yasal düzenlemeleri çözüm sürecinin gelişmesinin bir ürünü olarak veya o açıdan yapılması gereken düzenleme olarak göremeyiz, görmemeliyiz. Gördüğümüz takdirde örgütün propogandasının geçerlilik kazanacağını göreceğiz. Mesela şimdi örgüt ne diyor, 'artık çekilme durdu' diyor. Hatta bir başkası diyor ki, 'gerekirse eski günlere döneriz' diyor.
Şimdi biz de yeni bir çalışma üzerindeyiz. Birileri diyebilir ki, o birileri CHP olabilir, MHP olabilir veya bir başkası olabilir. 'Gördünüz mü örgüt resti çekince hükümetin paçaları tutuştu bilmem ne yapmaya kalktı'. Külliyen yalan. Bu çalışma geçmişten bu yana devam ediyor ama bir şeyin olgunlaşması lazım, zamanının gelmesi lazım ve bizim siyaseten bu işin olmasına karar vermemiz lazım. Örgütten biri öyle söylemiş, birisi başka bir şey söylemiş hiç umurumuzda değil."
Çözüm süreci:
Çözüm sürecinin tıkandığı yönündeki iddialarla ilgili soruya Arınç, şöyle yanıt verdi:
"Bu sözleri bugün birileri söylüyorsa geçmişte de başkaları söylüyordu. Gerçi aralarında bir görev değişiklikleri olduğunu biz de biliyoruz. Onu aldılar bu tarafa, bunu aldılar o tarafa getirdiler. Onların örgütlerinde bu işin şeması nasıldır, hangi irade bu değişikliklere karar veriyor doğrusu o bizim uğraş alanımız içinde değil. Bizim bir tek hedefimiz var: Türkiye'de terörü sonlandırmak. Bugüne kadar yapılan mücadelenin kesin sonuç verebilmesi için bu yolun denenmesi gerekiyordu. Çok zor bir işti, neticesi çok önceden belli olmayan bir işti. Bir riske ihtiyaç var.
O riski de derme çatma koalisyonlarla değil, güçlü bir siyasi iradeyle yapabilirsiniz. 2011 seçimlerinden yüzde 50 ile çıkmış bir AK Parti iktidarı, maddi anlamda, gelişmişlik anlamında, kalkınma anlamında Türkiye'ye gerçekten çağ atlattıktan sonra bu kronik sorunu çözemezse o yüzde 50'nin hakkını verememiş demektir."
Anadilde eğitim konusunu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "kestirip attığını" belirterek, anadilin "ana sütü gibi helal" olduğunu ifade etti. Mevcut anayasanın anadilde eğitime engel olduğunu, yeni anayasa için oluşturulan komisyonun ise sadece "hava bugün ne güzel" noktasında anlaştığını dile getiren Arınç, şunları kaydetti:
"Diyelim ki anayasa değişti ve anadilde eğitim mümkün hale geldi. Anadil sadece Kürtçe mi? Başka ana diller de var. Kürtçe'yi esas alalım, bugün bu dilde eğitim yapabilecek düzeyde yetişmiş insanımız var mı? Fiziği, matematiği, coğrafyayı, siyasi ilişkileri, bir dilde okutabilecek, diploma verebilecek noktada mıyız? Bize örnek olarak sadece Kuzey Irak'taki bazı okulları gösteriyorlar. Peki çocuklarınızı oraya gönderin bakalım, orada eğitim alsınlar. 'Hayır, göndermem' diyorlar. Sen, benim seçmeli dersime karşı çıkıyorsun. Senin amacın üzüm yemek değil ki bağcıyı dövmek."
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.