22 Kasım 2024
  • İstanbul17°C
  • Diyarbakır11°C
  • Ankara16°C
  • İzmir19°C
  • Berlin2°C

BDP’Lİ BELEDİYE BAŞKANLARI AÇLIK GREVİNDE

BDP’li 85 belediye başkanı veya vekili; siyasi ve askeri operasyonları ve tecrit politikasını protesto etmek amacıyla süresiz açlık grevine başladı.

BDP’li belediye başkanları açlık grevinde

01 Mart 2012 Perşembe 16:33

Cezaevinde açlık grevine giren tutuklulara destek olmak amacıyla açlık grevi başlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, bir kez daha tüm dünya ve Türkiye kamuoyuna, devlet aklına şöyle bir çağrıda bulundu: “Öcalan cezaevinde bulunduğu müddetçe, Kürt halkı içerisinden başka bir lider çıkartma çabanız beyhudedir.”...

BDP’li 85 belediye başkanı veya vekili; siyasi ve askeri operasyonları ve tecrit politikasını protesto etmek amacıyla süresiz açlık grevine giren Şırnak Milletvekili Selma Irmak ile Faysal Sarıyıldız’ın da içinde bulunduğu tutuklulara destek vermek için BDP Diyarbakır Kayapınar İlçe Binası’nda iki günlük açlık grevi başlattı. Açlık grevine Baydemir’in yanı sıra Van Belediye Başkanı Bekir Kaya, Tunceli Belediye Başkanı Edibe Şahin, Hakkari Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu’nun da bulunduğu 85 belediye başkanı veya vekili katıldı.

35607

Açlık grevini belediye başkanları adına Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir duyurdu. Giderek barış umudundan ve demokrasiden hızla uzaklaşan bir atmosferin yaşandığını anımsatan Baydemir, bir kez daha barışa, müzakereyle sonuca ulaşmaya dikkat çekmek amacıyla belediye başkanlarının 2 gün boyunca bedenini açlık grevine yatırdıklarını söyledi. Temel amaçlarının; bu ülkeyi yönetenlerin ve bu ülkede yaşayan her yurttaşın dikkatini bir kez daha müzakereye, onurlu bir barışa çekmek olduğunu ifade eden Baydemir, AKP iktidarının bugün uyguladığı politikaların 80 yıllık Kemalist iktidarın tekerrürü olduğunu söyledi.

Bugün halkın hür iradesiyle seçilen milletvekillerinin, belediye başkanlarının, İl Genel Meclisi Üyeleri, STK temsilcileri, öğrenciler, avukatların cezaevinde olduğunu hatırlatan Baydemir, şöyle konuştu:

“Kısacası muhalif olan herkese cezaevine konulmak reva görülüyor. Bütün bunların yaşamasının tek bir nedeni vardır. O da Kürt sorunudur. Kürt sorunu Kürt halkının halk olmaktan kaynaklı haklarını kullanamaması sorunudur. Kürt halkının özgürlük talebi, dil, kimlik, statü talebi kabul edilmediği müddetçe bu sorun var olmaya devam edecektir. Bu sorunun çözüme ulaşmanın yegane yolu Kürt halkının kendi coğrafyasında, Türk halkıyla ve diğer etnik kimliklerle birlikte özgürce yaşamasından geçmektedir.” 

35608

Başka lider çıkarma çabanız beyhudedir
Baydemir, bir kez daha tüm dünya ve Türkiye kamuoyuna, devlet aklına şöyle bir çağrıda bulundu: “Öcalan cezaevinde bulunduğu müddetçe, Kürt halkı içerisinden başka bir lider çıkartma çabanız beyhudedir. Öcalan cezaevinde bulunduğu müddetçe, Kürt halkı ihanet etmeyecektir. Şeyh Sait ihanete uğradı, Seyit Rıza ihanete uğradı ama ondan sonrakiler asla ve asla ihanete uğramayacaklar. Güvensizlik yaratarak, tecrit politikası uygulayarak, askeri operasyonlar gerçekleştirerek Kürt sorunu 30 yıldır çözülmedi, 30 yıl daha sürse yine çözülmeyecektir.” 

Çözüm müzakere masasındadır

35609Çözümün tek adresinin müzakere masası olduğuna dikkat çeken Baydemir, “Müzakere nerede bozulduysa, nerede tıkandıysa tekrar oradan başlamalıdır” dedi. Türk kardeşlerine de çağrıda bulunan Baydemir, konuşmasını söyle sürdürdü:

“Yitirdiğimiz her bir can, yitirdiğimiz her bir fidan bir anne ve baba sahibidir. Nasıl ki bir kardeşimiz, bir asker, bir polis yaşamını yitirdiğinde bir eve, bir ocağa ateş düşüyorsa, bir gerilla da yaşamını yitirdiğinde aynı şekilde anne yüreklerine, baba ocaklarına ateş düşüyor. Bu itibarla 21. yüzyılda kaybetmeyi göze alacağımız tek bir canımız olmamalıdır. Asker, polis, gerilla, sivil hiçbir insanımızın yaşamanı yitirmemesi için, birlikte özgür yaşam için gelin çatışma yerine müzakere, gelin kavga yerine diyalog ve gelin savaş yerine uzlaşı politikasını hep birlikte yaşama geçirelim.”

Kürt siyasetçilerinden bir kişinin bile cezaevinde kaldığı müddetçe dışarıda kalanların kendisini özgür hissetmediğini söyleyen Baydemir,”Ya hepimize özgürlük ya da hepimize zindan” diyerek sözlerini tamamladı.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.