22 Kasım 2024
  • İstanbul7°C
  • Diyarbakır6°C
  • Ankara12°C
  • İzmir17°C
  • Berlin1°C

BDP KONGRESİNDEN NOTLAR...

BDP Kongresi için, dört bir tarftan gelen partililer sabah erken saatlerden itibaren Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu’nu doldurdu.

BDP Kongresinden notlar...

14 Ekim 2012 Pazar 16:14

BDP, partilerine yönelik ‘siyasi operasyon’ nedeniyle boşalan parti yöneticilenin yerine yenilerini seçmek için gittiği 2. Olağanüstü Kongresi’nde, “saldırılarınıza karşı direnişinimizi sürdürüyoruz” mesajını verdi.

Kongreye Türkiye’den ve yurt dışından çok sayıda konuk katılırken, yabancı konuklar için İngilizce, Kirmanci ve Soranice çeviriler yapıldı. Öcalan salonda en büyük fotoğraflı posterle yer alırken, kürsüden de “bütün salon Sayın Öcalan’ı sahipleniyor” anonsları yapıldı. 

fotogaleri-460.jpg

 Savaş uçaklarından atılan bombalarla Roboski’de katledilenlerin 34 kişinin ailesi adına, Encü ailesi, ellerinde evlatlarının ve onları bombalayan uçak fotoğrafları ve altında “AKP öldürüyor” yazılı dövizlerle kongrede en yoğun ilgi görenlerden oldular. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile BDP’li il, ilçe belediye başkanları da salonun ilgisiyle karşılandı. BDP ve Blok vekillerinin salona girişi coşkulu alkışlarla, ıslıklarla karşılandı. Kongreye EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, KESK Genel Başkanı Lami Özgen , PSAKD Genel Başkanı Kemal Bülbül ile birlikte çok sayıda kitle örgütü temsilcisi katıldı. 

BDP’nin 2. Olağanüstü Kongresi için, dört bir tarftan gelen partililer sabah erken saatlerde, pankart,dövizleri, ağızlarında sloganlar Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu’nu doldurdular. BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da Divan Başkan Yardımcısı olarak görev aldı. Kongre özgürlük, barış, demokrasi mücadelesi şehitleri anısına saygı duruşunun ardından Divan Başkanı Geylani Kürtçe konuştu. Kongrede asılan pankartlar, atılan sloganlar, yapılan konuşmalar hep Türkçe-Kürtçe olarak gerçekleşti. 

KIŞANAK: TÜRKİYE YOL AYRIMINDA

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak yaptığı konuşmada, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a “enstürman” olarak yaklaşmanın Kürt sorununda savaş isteme anlamına geldiğini belirterek, “Kürt halkı Sayın Öcalan’ı önder olarak görüyor. PKK ise lider olarak görüyor. Öcalan, Türk halkı için ise bir şanstır. Barışın şansıdır. Öcalan Kürt sorununun en büyük realitesidir. Bunu böyle görmek gerekir” dedi. Kışanak ayrıca 4 parçada bulunan Kürtlerin artık birleşme zamanının geldiğini söyledi. Öcalan’ın çözüm önerilerinin Türkiye’de Demokratik Cumhuriyeti inşa edebilecek görüşler olduğunu söyleyen Kışanak, “Sayın Öcalan birlikte yaşama iradesinin temsilcisidir. Sayın Öcalan’ın projesinde birlikte yaşam vardır. Ancak eşit hukuk ile buluşmuş demokratik bir ulustan bahsediyoruz” dedi.

 Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğunu söyleyen Kışanak, “Ya demokrasi ve barışı seçecek ya da savaş rüzgarında rotasını kaybedecek. Sanal 2023 vaatleri ile toplumu savaş gerçekliğinden uzaklaştırıyorlar. 2013’te barış hedefi olmayanlar bu ülkeyi 2023’e taşıyamazlar. Hayal satmayı bıraksınlar. Barışa, demokrasiye ve kardeşliğe dair bir projeleri varsa bunu açıklasınlar. Aksi taktirde Türk ve Kürt halkları bunları affetmeyecek. Tarih kimseyi beklemez. Kürt halkının barış konusunda bu kadar güçlü bir iradeyi ortaya koyduğu süreçte Kürtlerle barışamayanlar tüm Türkiye’nin geleceğini karartırlar” diye konuştu.

Kadınların savaşlarda en fazla zararı görenler olduğunu belirten Kışanak şunları kaydetti: “Dünyanın her yerinde savaş politikalarının bedelini kadınlar ödüyor. Gelin birlik olalım direnelim. Çünkü bu savaş girdabı Türkiye’yi içine çekiyor ancak biliyoruz ki faturasını kadınlar ödeyecek. Taciz ve tecavüz olarak bu fatura kadınlara ödetilecek. Ana yüreği aynıdır. Türkü, Kürdü, Çerkezi yoktur. Ana yüreği her dilde aynıdır. Ama birileri bizim yüreklerimizin arasına ayrılık koymaya çalışıyor. Gelin gerilla cenazesinde de asker cenazesinde de yan yana duralım artık ölüm istemiyoruz diye haykıralım. BDP’li kadınlara karşı başlatılan cadı avına karşı da gelin hep birlikte olalım.” 

DEMİRTAŞ: ÇÖZÜM İÇİN ÖCALAN'A ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ 

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş konuşmasında başlarken, tutuklu vekilleri isimlerini tek tek sayarak selamladı. Öcalan için 41 cezaevinde 321 tutuklunun açlık grevine atıf yapan Demirtaş onları da yerli ve yabancı konukları da selamladı.

Mustafa Barzani’yi, Celal Talabani’yi, rahatsızlığı için gelemeyen Şerafettin Elçi’yi, partiye emeği geçenleri isimlerini sayarak selamladı. Kışanak gibi Demirtaş da “An azadi, an azadi”, “ya özgürlük, ya özgürlük” vurgusu yaptı. Konuşması sırasında kürsüde Öcalan posteri açan yüzü kapalı genç aşağı indirilirken, Demirtaş da Öcalan’ın posterinin zaten salonda olduğunu söyledi.

 Kürt sorununun, eşitlik, adalet ve barış olarak üç ayaktan oluştuğunu belirten Demirtaş, “Bunların barış ayağının muhatabı Sayın Öcalan ve KCK’dir. Bizim projemiz bu sorunun muhataplarının kolektif çalışması ile barışa ulaşmanın yolunu gösteriyor. Bundan dolayı Öcalan’a özgürlük istiyoruz. Öcalan’ı beton çukurda tutamazsınız” dedi. Uzun uzun Suriye değerlendirmesi yapan Demirtaş, “Bizler gücümüzü birleştirirsek Ortadoğu’da yaşanan savaşları durdurma gücümüz olacaktır. Parlamentoda Suriye ile ilgili tezkere çıkarılacağına Davutoğlu Kürt Yüksek Konseyi’ni Ankara’ya çağırsa bu daha akıllıca ve ahlaki bir yöntem olur” dedi. 

SAVAŞ DEVREDEN ÇIKMALI 

“Savaşın da çatışmanın da bir yöntem olarak karşılıklı devreden çıkarılması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullanan Demirtaş, siyasi iradenin, çözüm için koltuğunu da kaybetmeyi göze alacak cesareti göstermesini istedi. Demirtaş, AKP içindeki Kürtlere de, “Bu zulmü yapanlar sizi dayanarak yapıyorlar. Ya buna karşı çıkın ya da orayı bırakın gidin” sözleriyle çağrı yaptı. 

HDK BİR UMUT 

Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) çözüm konusunda bir umut olduğunu da dile getiren ve herkesi bu umudun etrafında birleşmeye çağıran Demirtaş, barış isteyen, vicdanı olanlara da cözüm için birlik oluşturma çağrısı yaptı. Demirtaş, bunun adresinin HDK oldunu dile getirdi. Anadillerinden ve barış dilini konuşmaktan asla vazgeçmeyeceklerini söyleyen Demirtaş konuşmasını Adnan Yücel’in dizeleriyle bitirdi. 

KONGREYE ULUSLARARASI İLGİ YOĞUNDU 

Kongreye 25’in üzerinden büyükelçilik temsilcisi katıldı. Bunun yanı sıra Federe Kürdistan Bölgesi ile Suriye’den de yoğun katılım gerçekleştirildi. Kongreye büyükelçilerin yanı sıra Avrupa’dan milletvekilleri, siyasetçiler ve kurum temsilcileri de katıldı.

Kongreye Avrupa’dan katılan isimleri ise şöyle: Andrej Hunko (Alman Sol Parti Milletvekili ve AKPM Üyesi), Bertil Kinnunen (İsveç Sosyal Demokrat Parti Temsilcisi), Evin Çetin (İsveç Sosyal Demokrat Parti Temsilcisi ve Ombudsman), Jacob Johnson (İsveç Sol Parti Milletvekili), Konstantin Samofalov (Sırbistan Demokrat Partisi Milletvekili), Jon Inarritu (Basklı Avrupa Parlamenteri), Juan Sorin (Jon Inarritu’nun tercümanı), Ahmet Barçın (Cumhuriyetçi Türk Partisi Parti Meclisi Üyesi), Murat Kanatlı (Yeni Kıbrıs Partisi Yürütme Kurulu Sekreteri), İzzet İzcan (Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı), Abdullah Korkmazhan (Birleşik Kıbrıs Partisi Örgüt Sekreteri), Kadriye Karcı (Rosa Luxemburg Vakfı Türkiye Direktörü), Evin İncir (İsveç Sosyal Demokratik Gençlik Başkanı, IUSY Başkan Yardımcısı). 

KÜRTÇE, TÜRKÇE VE ARAPÇA PANKARTLAR

Kongre için Ankara dışından gelip, erkenden salon önünde olan partililer, salona didik didik aranarak alındılar. - Yöresel kıyafetli kadınlar dikkat çekerken, kongre salonunu girişine yurttaşların yararlanması için yemek tezgahları kuruldu. - Kürsüye Türkçe Kürtçe “Direnerek Özgürlüğe Yürüyoruz” yazılı pankart asıldı.

Kürsünün bir tarafında BDP bir tarafında Türk bayrağı asıldı. - Kürsünün tam karşısında, ortada büyük bir Öcalan portresi ve altında “Öcalan’a Özgürlük” sloganının yazıldığı pankart yer aldı, Bu pankartın bir yanında “Roboski katliamını unutmadık, unutturmayacağız”, diğer yanında “Zindanlardan çözüm için yükselen açlık grevi direnişini selamlıyor ve destekliyoruz” pankartları asıldı. 

Salonda Kürtçe, Arapça ve Türkçe pankartlar asıldı: “Önderlik yaşamdır yaşamımızdan vazgeçemeyiz”, “Qırkırına Jınê Qırkırına civakê yê”, “Askeri ve siyasi operasyonlar son bulsun”, “Demokratik Özerklik statümüzdür reddedilemez”, “Cezaevlerindeki tecrit ve işkenceye son”, “Kadının özgürlük mücadelesini yükseltelim, demokratik özerklik ile taçlandıralım”, “Ulusal ve demokratik birlik için mücadeleyi yükseltiyoruz”, “Özerk Kürdistan Demokratik Türkiye”. 

Salonda Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya ve Kemal Pir’in fotoğrafları birlikte asılırken, Mazlum Doğan fotoğrafıyla yer aldı.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.