22 Kasım 2024
  • İstanbul9°C
  • Diyarbakır9°C
  • Ankara9°C
  • İzmir17°C
  • Berlin2°C

BAYKAL YALAN SÖYLÜYOR, DTP SORUMSUZ

İçişleri Bakanı Atalay, dağdan inişler sırasında yapılan uygulamaların muhalefet tarafından çarpıtılarak halka yansıtıldığını söyledi.

Baykal yalan söylüyor, DTP sorumsuz

23 Ekim 2009 Cuma 11:01

İçişleri Bakanı Beşir Atalay açıklama yaptı: "Dağdan iniş görüntüleri çok rahatsız edici. Bir daha olursa müsamaha göstermeyeceğiz" 

Demokratik açılım sürecinin koordinatörlüğünü yürüten İçişleri Bakanı Beşir Atalay, basın toplantısı düzenledi. İşte Atalay'ın açıklamaları:

"Son günlerdeki gelişmelerle ilgili sorumsuzca iddialar ortaya atıldı. Bu çerçevede bu süreçte çok fazla polemiğe girmeme, gereksiz konuşmama yönündeki titizliğimize rağmen bazı konuları açıklama ihtiyacı doğmuştur.

AK Parti hükümeti olarak ülkemizin yıllardır kangren olmuş sorunlarına el attık. Demokratik açılım sürecini başlattık. Bu çalışmalarla birincisi ülkemizde temel hak ve özgürlüklerin alanını genişletmek, demokrasimizin standardını yükseltmek. Toplumsal sorunları çözümünde daha fazla özgürlük en önemli unsurlardan biridir. Bunun için demokratik açılım diye adlandırdık. İkincisi ise terörün sonlandırılmasıdır. Terörle mücadelenin birçok boyutu var. Ama biz bu süreçte daha farklı bir yaklaşım içindeyiz. Milli birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek, kardeşliğimizi arttırmak ve terörü sona erdirmek. Onun için silahı bıraksınlar eve dönsünler dedik.

Bu amaçla hem içeride hem de dışarıda çalışmalar yapıyoruz. Biz bunun bir paket olmadıuğını bir süreç olduğunu söyledik. Ve bu sürecin kazanımlarını görüyorsunuz. Bu çerçevede teslim olmak için ilk grup geldi. 4'ü çocuk toplam 34 kişi 19 ekimde Habur'dan yurda giriş yaptı. Bunların 26'sı Mahmur Kampı'ndan geliyor. Ailelerin yaşadığı Mahmur Kampı. 8 tanesi Kandil'den geliyor. Devletin ilgili birimlerinin yaptığı araştırmalara göre bunların hiçbiri başka bir suçtan dolayı da aranmıyor. Sınırdan geçişler Diyarbakır Başsavcılığı tarafından yürütülmüştür. Soruşturma işlemlerinin Habur Sınır Kapısı'nda yapılmasına savcılık karar vermiştir. Bütün bu bölge Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın görev ve yetki alanındadır. Nerede isterse orada soruşturmayı yapar, ifade alır. Bu yönde alınan ifadelerin ardından şahıslar serbest bırakıldı. Adalet Bakanlığ ile ilgili çok yakışıksız ithamlarda bulunuldu. Ceza Kanunu'nda yer alan "Duruşma başka yerde yapılabilir" yönündeki maddeler mevzuat bakımından da hukuka uygun bir durum olduğunu gösteriyor. Tamamen hukuk kuralları içinde gerçekleşen bu süreci bazı siyasi partiler çarpıtarak siyasi istismar malzemesi haline getirdi. Bu tek kelimeyle sorumsuzluktur ve suçtur. Gizli olan bir soruşturma sürecinde hakim ve savcıları töhmet altında bırakacak yorumlara yer verilmiştir. Kanunlara göre bu suçtur. Ayrıca yine gizli olarak yürütülen bir soruşturmanın içeriği hakkında ana muhalefet partisi lideri vatandaşı yanıltacak yanlış ve yalan birtakım i,ddialarda bulunmuştur. Açıkça söylüyorum bunların hepsi yalandır. Hele hele dedikodudan ileri gitmeyen iddialarla yargı mensuplarını zan altında bırakacak açıklamalr yapması üzücüdür. Savcılar neden oraya gitmiştir? Güvenlik gerekçesiyle. Olay yerinden daha güvenli bir yerde gümrük kapısının yakınında özel olarak hazırlanan bir alanda bu işlemler yapılmıştır.

Ülkenin en önemli sorununu çözme konusunda hiçbir katkı sağlamayan ve yapılan her işe önyargı ile karşı çıkan bir muhalefet anlayışını anlamak mümkün değil. Türkiye giderek gelişiyor, büyüyor. Ama bir muhalafet var ki hiçbir olumlu gelişmeye bugüne kadar "Teşekkür ederiz " demediler. Bu partiler üstü bir meseledir. Biz dedik ki gelin birlikte çözelim. Ben bu konuda mümkün olabildiğince diyalog kanalını açık tuttum. Ne suçlamalar oldu. Hiçbirine karşılık vermedim, polemik yapmadım. Ama bu konuda hergün nasıl bahaneler bulurum, nasıl baltalarım, vatandaşın zihnini nasıl bulandırırım şeklinde yaklaşan muhalefetle bu işlerin ne kadar zor olduğunu vatandaş görsün. Yanlış ve yalan sözlerle tahrik edici yaklaşımlar sergiliyorlar. Daha düne kadar silah bıraksınlar gelsinler diyenler bugün farklı davranıyor. Hiçbir konuda çözüm üretmeyen Baykal, şehit ve gazi ailelerini istismar etmeye başladı. Şehit ve gazilerin konumunu biz çok iyi biliyoıruz. Onlar bizim baş tacımız. En sıcak tavır için elimizden geleniş yapıyoruz ve yapacağız.

Bizim bütün bu çalışmalarımız, sabrımız kan dursun, analar ağlamasın, daha fazla şehit gelmesin, kardeşlik, refah olsun diyedir. Birileri çözülmesin bu sorunlar diyorlarsa, terör varsın devam etsin diyorlarsa desinler. Biz yolumuza devam ediyoruz. Milletimize güveniyoruz. Milletimizin ön sezileri ve değerlendirmeleri çok güçlüdür.

Bu süreci siyasi bir şova dönüştürerek yanlış yapan DTP'yi de asla tasvip etmek mümkün değildir. Yanlış yapılır. Bunlar yapılmasın. Biz fedakarlıklar yapıyoruz. Bu süreci tıkamayın, sorumsuzluk etmeyin diye kendilerine görüşmelerimizde anlattık. Acaba böyle davranarak süreci sabote tmeye mi çalışıyorlar diye düşünmeden edemiyorum. Hepimizi rahatsız ede bu görüntülerin onaylanması mümkün değil. Bu tür görüntülerin bir daha sergilenmesini kimse aklından dahi geçirmesin. Bu konuda asla müsade ve müsamaha göstermeyeceğiz. Bizim çağrımıza uyan ve evine dönenler bu kurallara uyarak gelmek zorunda olduklarını bilmeliler.

Herkesi sorumlu davranmaya çağırıyorum. Bu yolda ilerlemeye devam edeceğiz. Provakasyonlara ve karalama kampanyalarına vatandaşımız itibar etmesin. Onların sağduyu ve ön sezilerine güveniyoruz. 25 yıldır yaşanan terörün hesabını soramayanlar bize kardeşliğin hesabını soruyor.

Biz terörü bitirmeye çalışıyoruz muhalafet yardım edip, öneri sunacağı yerde adeta "terörü neden bitiriyorsunuz?" diyor. Bu adımlar 10 yıl önce atılsaydı hem kayıplarımız omazdı hem çözüm daha kolay olurdu. Eğer şimdi bu adım atılmaz veya sekteye uğratılırsa bu çözüm sağlanmaz ve sorunlar büyür. Ve buna bizim hükümetten başkası cesaret edemez. Göreceksiniz daha ne gelişmeler olacak.

DTP kesimine, teslim olma hadisesini bir şova dönüştürerek çözüm sürecine büyük zarar verdiklerini tekrar takrar söylemek istiyorum. Bu kjişileri herhangi bir ad altında siyasi propaganda malzemesi yapmayın. Hiçbir provakatif eyleme asla izin vermeyeceğimizi buradan tekrar belirtmek istiyorum.

Basının katkısı ve sağduyusu da çok önemli. Bu sabır isteyen bir süreç. Bu biraz uzun bir yol. Pek çok sürprizler ve yeni durumlar olabilir. Ama eğer kararlılığımız varsa daha sabırlı, daha dayanıklı ve uzun yol yürümenin gücünü kendi üzerimizde de hissetmemiz gerekiyor. Biz böyle devam ediyoruz.

SORU-CEVAP

Açılımın ne olduğu halen bellii değil?

Bizim yolumuz belli. Demokrasinin standardını yükseltmek ve terörü bitirmek. Anlamayanlar varsa birşey diyemeyeceğim. Bu bir paket değil bir süreç dedik. Bu sürecin ilk aşamaları çok başarılı geçmiştir. Tartışılmıştır, konuşulmuştur. Çözüme doğru adım adım gidiyoruz.

Avrupa'dan gelecek olan PKK'lılar karşılanırken benzer görüntüler oluşur mu?

Biz herkesi sorumluluğa davet ettik. Ama onun ötesinde de şunu açıkça ifade ediyorum: Gelinn silahınızı bırakın, pişman olun ve teslim olun. Bu şartlarda gelenlere kapımız açık. Şartları hukuk belirliyor. Hukukun şartları belli. Dönüşler için 28 Ekim tarihini basın söylüyor. Net bir tarih yok.

Meclis'te açılımın görüşme takvimi..

Ekim ayı içinde biraz zor görünüyor. Ben Kasım'ın ilk haftasında görüşülsün istiyorum. Daha geç olmasın. Orada görüşülecek, bir iki gün sonra yönetmelikler hazırlanacak ve Meclis'e gidecek yasalar da hemen gönderilecek.

Kuzey Irak'taki PKK varlığı...

Yurtiçi, uluslararası çok boyutlu çalışıyoruz. Bunları hemen açıklamak doğru olmaz. Ama Kuzey Irak ve oradaki PKK varlığı ile ilgili yoğun çalışmalar var.

Dağdan yeni inişler olacak mı?

100 civarında PKK'lının geleceği konusunda bilgi var. Ama Mahmur Kampı üzerinde özel olarak çalışıyoruz. 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.