BASIN ÖZETİ (23.10.2009)

Türkiye basınında bugün

• Türkiye’de gazetelerin neredeyse tamamı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dün yaptığı açıklamaları manşetine taşıdı. Gelen “barış grupları”nın karşılanmasına yönelik tepkilerini dile getiren Başbakan’ın özellikle “Sil baştan yaparız” şeklindeki sözleri manşetlerde yerini buldu. “Barış grupları”yla ilgili gelişmeler, özellikle Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) genel başkanlarının yaptığı açıklamalar da baş sayfalarda dikkat çeken haberler.

HÜRRİYET

Sil baştan yaparız

• Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın PKK’li grupların gelişiyle ilgili yaptığı açıklamalar Hürriyet’in manşetinden verildi. Başbakanın eve dönüşlerde “rant devşirme” gayreti izlendiğini belirttiği haberde, “Arzu etmeyiz ama bu işi tamamen sil baştan yaparız” uyarısında bulunduğu da yazıldı. Haberde ayrıca Erdoğan’ın, “Bu son şans diye düşünüyoruz. Bu dönemde başarılırsa başarılır. Tıkanana kadar yolumuza devam edeceğiz, kararlıyız. Biz bunun devamını bekliyoruz. Devamı gelmezse yapacağımız bir şey yok. Arzu ediyoruz ki bu çerçeve içinde bunun devamı gelsin” sözlerine yer verildi.
• “Nükleer bomba haramdır” başlığıyla sürmanşetten verilen haberde, İran Atom Enerjisi Komisyonu Başkanı Dr. Ali Ekber Salihi’nin açıklamalarna yer verildi. Haberde Salihi’nin, “Çok sevdiğimiz Türk halkına büyük samimiyetimle açıkloyurum. Nükleer bomba üretmiyoruz. Çünkü haramdır, hem de menfaatimize değildir” şeklindeki sözleri aktarıldı.
• Hürrriyet’in baş sayfasındaki bir diğer haberde CHP Lideri Deniz Baykal ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “barış grupları”nın karşılanmasına yönelik tepkilere yer verildi. Haberde Baykal’ın, “Bu tablo artık PKK’lı olmanın suç olmaktan çıktığını gösteriyor. Teröristler kahraman olmuşlardır” ve Bahçeli’nin, “Toplumsal öfke sınıra dayandı. Bu öfke sürer, sabır zorlanırsa bu milletin mukaddesatı uğruna neler yapacağı görülecektir” şeklindeki açıklamaları dikkat çekti.

SABAH

Bu son şans

• Sabah da Hürriyet gibi Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarını bugünkü manşetine taşıdı. Eve dönüşler konusunda “sorumlu davranma” çağrısı yapan Başbakan’ın, şu sözlerine yer verildi:
• “Tıkanana kadar yolumuza devam edeceğiz. Bu son şanstır diye düşünüyoruz. Kimse bizim gibi cesaret edemez bu işe. 34 kişi suçlu görülmedikleri için serbest bırakıldı. Burada olumlu bir yaklaşım var. Böyle her ilçede ayrı ayrı karşılama yapmak, bunlar süreci olumsuz etkileyebilir.”
• Tarihçilerin ezberi bozuldu” başlığıyla sürmanşetten verilen bir diğer Sabah haberinde de İkinci Dünya Savaşı sırasında Londra’ya eğitime giden Türk teğmenlerin Berlin’i bombaladığı iddiasının tarihçileri şaşırttığı belirtildi. Haberde, tarihçi Doç. Dr. Orhan Çekiç’in, “Günlüklerde yazılanlar farklı düşünmeme neden olur” dediği belirtilirken görüşlerine başvurulan diğer tarihçilerin de bunu ilk kez duydukları aktarıldı.
• “Yeni stratejik ortak” başlığıyla sunulan bir diğer haberde de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Kazakistan Cumhurbaşkanı Nur Sultan Nazarbayev ile stratejik ortaklık anlaşması imzaladığı kaydedildi. Haberde, iki ülke arasında ilk kez stratejik anlaşma imzalandığı için konunun önem taşıdığı belirtildi.

MİLLİYET

Sil baştan yaparız

• Milliyet de Başbakan Erdoğan’ın “Kürt açılımı”yla ilgili açıklamalarını manşetten gördü. Haberde Erdoğan’ın Kandil’den gelen grubun giyimi, karşılama törenleri ve sürecin işleyişiyle ilgili şu sözlerine yer verildi:
• “Bu giyim şekliyle girmeleri dahi batıdaki vatandaşı rahatsız eden şeyler. Ayakta mekap, sırtta Diesel çanta, üstlerindeki elbisenin tek tip olması. Bu bir sıkıntı veriyor. Lider kadrosunun üçüncü ülkelere gönderilmesi söz konusu olabilir. Olay silahın bırakılması. Silah bırakıldıktan sonra söylenecek bir şey yok.”
• Milliyet’in bir diğer öne çıkardığı haberi ise MİT Müsteşarı Emre Taner’in görev süresinin dördüncü kez uzatılmasıyla ilgili. “Vazgeçilmez adam” başlığıyla sunulan haberde, Taner’in görev süresinin uzatılmasının tesadüf olmadığı, Kürt sorunu konusunda uzman olduğu belirtildi. Yıllarca doğum yeri Diyarbakır ve çevresinde görev yaptığı kaydedilen Taner’in, Öcalan’ın Suriye’den çıkmasında etkili olduğu, Taner’in babasının Molla Mustafa Barzani’nin yanında çocukken tanıdığı Barzani’yle de irtibatının sır olmadığı yazıldı.
• Milliyet’te “Hebat şimdi anne yolu gözlüyor” başlığıyla verilen haberde ise Kandil’den gelen 8 kişiden biri olan Hüseyin İpek’in öyküsüne yer verildi. Eşi Hülya İpek’le PKK’ye katıldığında bir yaşındaki oğlunun şu anda 16 yaşında olduğu belirtilen haberde, “Tam 15 yıl sonra geri döndü ve oğlu ile annesine kavuştu. Şimdi 16 yaşında olan Hebat ise annesi Hülya’nın da dağdan döneceği günü bekliyor” denildi.

AKŞAM

Meclis’e gelmesinler

• Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Provokasyonlar sürerse arzu etmeyiz ama bu işi sil baştan yaparız” şeklindeki sözlerini manşetine taşıyan Akşam, Başbakan’ın DTP’yi uyardığı ve “PKK’lı grubun Meclis’e getirilmesi sıkıntıya tuz biber eker” dediği aktarıldı. Başbakan’ın “Her ilçede karşılama, süreci olumsuz etkileyebilir. Başarılırsa şimdi başarılır. Biz birçok riski göze aldık” şeklindeki sözlerinin yanı sıra “açılım”ın Kasım ayında Meclis’e gelebileceği yönünde açıklama yaptığı da yazılıyor.
• “Baltalı barış olmaz” başlıklı ikinci manşette ise Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Küçükkaya’nın Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ile yaptığı özel görüşmeye yer verildi. Çiçek’in “Zor bir süreçten geçiyoruz” diyerek sağduyu çağrısı yaptığı belirtilen haberde Çiçek’in şu sözlerine yer verildi: “Bir elinde balta, diğer elinle barış istiyorsun. Toplumun bağrına taş basarak gösterdiği bu toleransı kimse suistimal etmemeli.”
• “DTP’de güvercinlerle şahinlerin ‘grup’ çatlağı” başlıklı haberde ise Kandil ve Maxmur’dan inenlerin DTP grubu için Meclis’e gelme girişiminin sıkıntı yarattığı yazıldı. Haberde Ahmet Türk’ün ziyarete karşı olduğu, Emine Ayna’nın ise “Kendileri bilir” dediği yazılırken, orta yolun ise sadece Maxmur’dan gelen grubun Meclis’i ziyaretiyle aşılabileceği belirtildi.

TARAF

Sizin hiç babanız öldü mü?

• Taraf Gazetesi, dün Cemal Süreyya’nın “Sizin hiç babanız öldü mü?” şiiriyle “Kürt açılımı”nı savunan Başbakan’ı manşetine taşıdı. Başbakan’ın DTP’yi “şov yapmakla”, muhalefeti ise süreci istismar etmekle suçladığı belirtilen haberde, Erdoğan’ın amaçlarını, “Hiçbir masum yavrunun babası, hiç kimsenin nişanlısı ya da kocası ölmesin. Tek amacımız bu” şeklinde açıkladığı da kaydedildi.
• “Bu telefonları açıklayın” başlığıyla sür manşetten verilen haberde, Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölmesine neden olan helikopter kazasıyla ilgili dünkü haberin devamına yer verildi. Dün Yazıcıoğlu’nun helikopterinin yoğun telefon aramalarıyla düşmüş olabileceği ve bu aramaların Türkiye’deki NTV televizyonundan yapıldığını yazan Taraf, bu yüzden NTV’yle karşı karşıya gelmişti. Taraf bugün de, NTV’nin “Aramalar kazadan sonra yapıldı” açıklamasına karşın belgeler sunarak, kaza haberinin İHA tarafından geçilene dek NTV santralından 295 kez helikopterdekilerin arandığı kayedildi.

RADİKAL

Şov bitmezse başladığımız noktaya döneriz

• Radikal de neredeyse tüm gazeteler gibi Erdoğan’ın açıklamalarını manşetine taşıdı. Kandil ve Maxmur grubunun gelmesinden sonra Avrupa’daki herkese dönüş çağrısı yapan Başbakan’ın “Bütün olay silahın bırakılmasında. Silah bırakılmadıkça söylenecek şey yok” dediği aktarılan haberde DTP’nin de eleştirildiği yazıldı. Haberde Kandil grubunun giyimini de eleştiren başbakanın, giyim şekillerinin batıdaki vatandaşları rahatsız ettiği yönündeki sözlerine de yer verildi.
• Radikal'in bir diğer haberinde ise ABD Büyükelçisi’nin “PKK’YA karşı her tür işbirliğine varız” şeklindeki açıklamaları başlığa taşındı. Haberde Büyükelçi Jeffrey’in, “PKK terörist, görüşmeyiz. Hükümetle de açılıma dair bir bilgi paylaşımı yok. PKK bize göre yalnızca Türkiye için değil, bölge için bir terörist tehdit” şeklindeki sözleri aktarıldı.
• “Adaleti anlamak bazen zor” başlığıyla verilen haberde ise yargının çarpıcı iki kararına yer verildi. Haberde, Yargıtay’ın DTP’yi hedefleyen “Üç-beş mikrobu temizleyip bundan sonra bir bizden, beş sizden…. demek gerekir. (…) Şehit edilen her güvenlik görevlisine karşın, bunlardan birinin aynı kaderi paylaşması toplumun isteği” şeklindeki sözlerde suç unsuru bulmadığı belirtilirken, Siirte’yse Öcalan’ın resmi olan Kürtçe bir gazeyeti iki eliyle havaya kaldıran gazete dağıtıcısına 10 ay hapis cezası verildiğine dikkat çekildi.

YENİ ŞAFAK

Emir verseniz çöpe atamazlar

• Yeni Şafak, Türkiye ve Azerbaycan arasında gerilime yol açan, “bayrakların çöpe atılması”nı manşetine taşıdı. Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun başkent Bakü’de İlham Aliyev ile 2.5 saat görüştüğü belirtilen haberde Davutoğlu’nun provokasyona dikkat çektiği ve “Polise emir bile verseniz ay-yıldızlı bir bayrağı çöpe attıramazsınız” dediği aktarıldı.
• “Doğan uzlaşma istedi” başlığıyla verilen haberde ise vergi borcu nedeniyle Doğan grubunun açıklama yaparak uzlaşma istediği belirtildi. Yapılan açıklamada, “Bağlı ortaklıklarımızın vergi ve ceza ihbarnamelerinin terkini amacıyla dava açmış oldukları da daha önce açıklanmıştır. Uzlaşmanın vaki olmaması durumunda dava süreci devam edecektir” denildi.
• 34 kişilik “barış grubu”nun gelişinde rol oynayan eski PKK’li Seydi Fırat’ın açıklamalarına yer verilen ve “Kandil’in başka şansı yok” başlığıyla sunulan haberde Fırat’ın, “Türkiye artık barış sürecine girmiştir. Bu süreçten kimse dönemez. Kandil’in, İmralı’nın ve DTP’nin barıştan başka şanslarının olmadığını düşünüyorum” şeklindeki sözleri aktarıldı.