ARINÇ'TAN ÇOK SERT AÇIKLAMALAR!
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç HSYK'nın dün vermiş olduğu karara ilişkin açıklama yapıyor.
18 Şubat 2010 Perşembe 12:20
Açıklamadan satır başları:
- Adaletin haysiyetini teslim ettiğimiz hakim ve savcılarının altına imza atılmıştır.
- Şemdinli gibi bir hukuk skandalı ile karşı karşıyayız
- Yargı bürokrasisi bu kararla kendi içinde derin bir yara açılmıştır.
- Bu karar sorumsuzca ve bilinçsizce alınmıştır.
- Hiç kimse bu ülkenin itibarını beş paralık edecek kararlar alma lüksüne sahip değildir.
- Bu millet kendi kaderini belirleme hakkını yüce Meclis'e vermiştir.
- HSYK'nın skandal kararına destek veren Yargıtay ve Danıştay tüm halkımızı hayal kırıklığına uğratmıştır.
- HSYK, yğrğtğlmekte olan bir davaya direkt olarak müdahil olmuştur. Yargıya yine yargı çevreleri tarafından ağır bir darbe vurulmuştur.
- Bu şartlar altında bağımsız ve tarafsız yargılama yapmak mümkün değildir.
- Hiç bir kurum kendisini Anayasa ve yasaların üzerinde göremez.
- Milletin seçilmiş oyları ile meclise girmiş olan bakanları azarlamaya kalkmak hiç kimsenin haddi değildir. Büyle yapanlar da gerçek hukukçu olamaz.
- Kimse bu ülkenin insanlarını 2. 3. sınıf demokrasilere mahkum edemez.
- Acilen bu karmaşaya son verilmeli ve herkes Anayasadaki görev tanımlarına geri dönmelidir.
- Türkiye bir yargıçlar devleti değil demokratik bir hukuk devletidir öyle de kalacaktır.
SORU - CEVAP
- Krizi aşmak için yol haritanız nedir?
- TBMM yasama yetkisini kullanıyor ve bu yetkiye kimsenin müdahale etmemesi gerekir. Anayasanın 60'tan fazla maddesi değişti. Mantıksal olarak Anayasa değişikliği yapılabilir. Aslında yüksek yargı da Anayasanın yetersiz olduğu konusunda ancak farklı zamanlarda farklı açıklamalar gelebiliyor.
Aslında Meclis'te bulunan partiler bir araya gelebilseydi ve 'şu maddeler özgürlükleri kısıtlıyor değiştirmeli' deseydi çok daha güzel olurdu, ama bu malesef mümkün olmadı.
Değişiklik yapılabilse bile bildiğiniz gibi 411 milletvekilinin kabul oyuyla yapılan değişiklik Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Üzülerek görüyoruz ki muhalefet partilerinin açlıklamaları dün yapılan ve yargıdan gelen açıklamalarla birbir örtüşüyor. Bu şartlar altında birlikte hareket etmek zor görünüyor.
HSYK'nın kararını yargıya darbe olduğunu söylediniz, Tarikatlar incelemesi yaparken görevden alındu bu da yargıya darbe değil mi?Çok güzel bir soru, ancak sizin kabulnüz açısından çok doğru. Sizin televizyonunuz günlerden beri Erzincan Başsavcısının yürüttüğü 'tarikatlarla ilgili' soruşturmadan tutuklandığını söylüyor ancak tutuklanma kararında ve bu karara itirazı reddenen mahkemenin kararında 'Ergenekon' olarak adlandırılan suç örgütüne üyelikten bahsediliyor. Tarikat soruşturması yer almıyor. Belki de hepinizin bildiği bu gerçeği sizin sorunuz vesilesi ile bir kez daha tekrarlamak bence yerinde oldu.
Ayrıca bilinmesi gerekir ki soruşturma ve incelemeleri başlatma konusunda hükümet herhangi bir söz sahibi de değildir.
- 4 savcının birden görevlerini HSYK tarafından hangi şartlar altında alındığı ile ilgili bir açıklama yapmalıdır
- Yetkileri kaldırılan savcılar halkkında size ulaşan bvir soruşturma var mı biz biliyoruz ki soruşturma yoktur. çünkü soruşturmaları adalet bakanlığı müfettişleri hazırlar.
- Savcıların yetkileri hangi hukuki gerekçelere dayanarak aldınız. İnceleme yapılmadan ve sonuç alınmadan alınan bu alel acele kararın sebebi nedir?
- Elinizde hangi bilgei ve belgeler vardır? Hakimler Yüksek Kuruluna bu savcılar hakkında bir ihbar, şikayet vs var mıdır?.
- Gizli olarak yürütülen bir soruşturmaya ait 'gizli' belgeler nasıl ve ne şekilde elinize ulaştı bunları lütfen açıklayınız.
- Bu soruları çok daha uzatabiliriz. HSYK böyle bir kararı alma yetkisi yoktur.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.