ALDAR XELÎL: KÜRTLER KORKULARINI YIKTI
Kürt Yüksek Konseyi ve TEV-DEM Yürütme Kurulu üyesi Aldar Xelîl, 19 Temmuz Devrimi aynı zamanda Kürtlerin içinde olan korkuları ve tereddütleri de yıktığını söyledi.
20 Temmuz 2013 Cumartesi 14:11
Kürt Yüksek Konseyi ve TEV-DEM Yürütme Kurulu üyesi Aldar Xelîl, Suriye'de devrim koşullarının ortaya çıktığı ilk günden itibaren Kürtler olarak sürekli yerinde ve zamanında adım atmayı esas aldıklarını söyledi.
TEV-DEM Yürütme Kurulu üyesi Aldar Xelîl, birinci yılını geride bırakan Rojava Devrimi'ni değerlendirdi.
Xelîl, Rojava Devrimi'nin uzun süreli bir mücadelenin ve örgütlenmenin sonucu ortaya çıktığına dikkat çekti. Devrim koşulları ortaya çıktığında Kürtlerin hazır olduklarını belirten Xelîl, şunları dile getirdi: "Suriye'de genel devrim ve halkların baharı başladığında o zaman birçok soru insanın aklına geliyordu. 'Acaba biz Kürtler olarak bu sürece nasıl yaklaşalım. Herkes gibi bir taraf mı olalım, yoksa bir proje sahibi mi olalım?' diye soruyorduk. Kuşkusuz 30 yılı aşkın bir süredir bir mücadelesi olan ve bu kadar halkı örgütlemiş olan bir hareket, ortaya çıkan böylesi tarihi fırsatları kendi devrimi için kullanmaya hazırdır. Kürt halkının bir hazırlık düzeyi olduğu için Kürt sorununun çözümünü kendimiz için esas aldık. Bu işe başlarken de amacımız sadece bir rejimi yıkmak veya bu yönetim içinde bir kişiyi değiştirmek değildi. Kürtler bu süreç başlamadan önce de bir devrim içindeydi, hızlanmış oldu"
Birlikte mücadele
Dönem içerisinde Suriye'de Kürtlerin silahlı Arap muhaliflerle birlikte hareket etmesi için birçok kesimin girişimde bulunduğuna değinen Xelîl, bu kesimlerin kendilerine Kürtlerin Arap muhalefeti içinde çalışmayı, Arap muhalefeti iktidar olunca da Kürtlere verecekleriyle yetinmeleri yönünde dayatmada bulunduklarını söyledi. Bu yaklaşıma itiraz ettiklerini anımsatan Xelîl, şunları dile getirdi: "Biz özgürlüğüne susamış bir halkız. Bu uğurda bedel ödemiş, şehitler vermişiz. O direniş, bu devrimin bir devamı niteliğindedir. Arap, Asuri, Süryani ve diğer Suriye halkları ile karşı karşıya gelmeden bu süreci yürüttük. Demokratik, çok renkli ve çok yönlü bir Suriye'nin kurulması için birlikte mücadele etmeyi ama bunların yanında Kürt halkının da haklarının güvence altına alınması gereğini esas aldık. Demokratik yaşamı daha fazla güvence altına alacak olan kurumlar oluşturuldu. Rojava Halk Meclisi, sivil toplum örgütleri, YPG ve asayiş güçleri oluşturuldu. Tüm bu kurumlar Kürt halkının bu devrim koşullarında kendi gerçeğini ifade etmesi için kuruldu. Kürtlerin çıkarı her şeyin üzerindedir."
Fırsatı doğru değerlendirme
Devrimlerin ortaya çıkan fırsatların yerinde ve zamanında kullanılmasıyla gerçekleştiğini hatırlatan Xelîl, 19 Temmuz 2012 günü ortaya çıkan koşullara ilişkin olarak şunları söyledi; "Bu esaslar üzerinden rejimin bölge üzerinde, özellikle de Kürt bölgesi üzerinde bir otorite boşluğunun çıktığı görüldü. Bir fırsat doğdu. Devrim koşullarında da ortaya çıkan koşulları, ne kadar yerinde ve zamanında kullanırsan o zaman başarılı olabilirsin. 19 Temmuz 2012'de de koşullar çok karmaşık hale geldi, silahlı gruplar birçok yeri ele geçirdiğinde Kürtler de inisiyatiflerini kullanarak kendi bölgelerini kurtardılar."
Sürecin kalıcılaştırılması için
Bu sürecin daha fazla kalıcılaştırılması ve taçlandırılması için Kürt Yüksek Konseyi'nin (Desteya Bilind a Kurd) kurulduğunu belirten Xelîl, "KYK, Rojava Kürtlerinin bir yönetim altında mücadele etme, siyaset yürütme, ilişki kurma ve güvenliğimizi sağlamanın çabasının sonucunda kuruldu. Şimdiye kadar bazı sorunlar yaşanmış olsa da KYK, Rojava'da Kürt halkının temsilini daha iyi yapabilirdi. Dış güçlerin bir ya da iki partiyi Kürtlerin muhatabıymış gibi göremeyecekleri bir düzeye ulaşabilirdi. Bu şekilde herkes KYK'yı bir kurum olarak görür ve daha fazla muhatap alırdı. KYK içinde eleştirilecek, düzeltilmesi gereken birçok konu olabilir. Ama bu durum bu kazanımların önemsiz bir hale geldiği anlamına gelmez. Ki, KYK'da 19 Temmuz Devrimi'nin bir kazanımıdır" dedi.
Kürde özgüven verdi
19 Temmuz Devrimi'nin sadece Kürtleri kurtarıp rejim güçlerini bu bölgelerden çıkarmadığını, aynı zamanda Kürtlerin içinde olan korkuları ve tereddütleri de yıktığının altını çizen Xelîl, "Kürtler, özgüven kazandı. Kendi yönetimi kurabilir ve kendi kendini yönetebilir hale geldi. Suriye'nin diğer yerlerinin hepsinde öldürme, talan, kaçırma gibi çok olay oldu ama Kürtlerin bölgesinde halkın güvenliği önemli oranda korundu" diye konuştu.
Sıkıntılar da var
Geride bırakılan yıl içinde halkın yaşadığı sıkıntılara ve ambargolara da değinen Xelîl, şöyle devam etti: "Bu durumlar halkımızın direnmesine ve zorluklar yaşamasına neden oldu. Bu kuşatmaların dışında çok girişim oldu. Silahlı çete grupları birçok sefer Kürt bölgelerine saldırdılar. Kürtlere 'bize tabiisiniz' diye baskı oluşturmaya çalıştılar. Her seferinde de YPG bu saldırıları kırdı. Hatta şuan konuştuğumuz dakikalarda bile Serêkaniyê'de çatışmalar devam ediyor. Onlara da şunu söylüyoruz; siz ne yaparsanız yapın bu halk devrimini yaptı, sistemini kurdu, kendini nasıl yöneteceğini de öğrendi, özgür insanın kendi iradesiyle nasıl yaşayabileceğini herkese ispatladı. Tüm Suriye halkına Demokratik Özerklik temelinde yaşamanın en makul çözüm olduğunu gösterdi."
Yeni bir eşik
Rojava'da geçici bir yönetimin kurulma eşiğinde olduklarını söyleyen Xelîl, bu konuda şunları dile getirdi: "Biz bir partinin bu halkın, bu devrimin yükünü tek başına kaldıramayacağı kanaatindeyiz. Bir partinin tek başına her şeyi yürütmesini de istemiyoruz. Biz Suriye'de yaşayan Asuri, Süryani, Kaldani herkesin yönetime katılmasını istiyoruz. Bölgemizi birlikte yürütmek istiyoruz. Bu yönetimin kurulması, Suriye'nin parçalanması veya bölünmesi anlamına gelmiyor. Bağımsız bir Kürdistan kurduğumuz ve diğer yerleri ihmal ettiğimiz anlamına da gelmiyor. Biz Kürt bölgelerinde Demokratik Özerklik ve ortak bir yönetim kurarak birlikte kendi bölgemizi yürütmeyi esas alıyoruz. Biz hiçbir zaman Suriye'de devrim olduğunda merkezi bir hükümetin ve ortak bir parlamentonun kurulmasının önündeki kapıları kapatmıyoruz. O zaman Kürtlerin elde ettiği statüye göre tartışabilir ve Kürtlerin talepleri çok açık bir şekilde belirtilebilir. Şimdi böyle bir süreçteyiz. Kürtleri elde ettikleri kazanımların korunacağı kanaatindeyiz. Kürt bölgelerini demokratize olmasının herkese örnek de olacağını düşünüyoruz."
Yönetim için seçim
Xelîl, bölgenin idaresi için geçici ve daimi yönetimlerin oluşturulma yöntemini şöyle detaylandırdı: "Tartışmalarımız şimdi devam ediyor. Bundan dolayı da tüm partilere bir öneri yapmışız. Biz seçimlerin yapılmasını gerektiğini söylüyoruz. Eğer kendi bölgemizde seçimler yapsak, bölgedeki Araplar, Asuriler ve diğer halklar herkes kendi temsilcilerini seçsin. Halk, kendi temsilcilerini seçince bir meşruiyeti de olur. Biz Kürt halkı olarak, kendi öz irademizle bu devrimi yaptık, ortak ve eş bir yönetimin kurulmasıyla da bu devrimin taçlandırılacağını düşünüyoruz."
Kurumlar geliştirilemedi
Geride bırakılan yılın eksik ve hatalarına da değinen Xelîl, kurumlaşmadaki zaafiyetlere dikkat çekti: "KYK içinde yer alan bazı partilerimiz pratik anlamda katılmadılar. Kararda ve ittifakta görüşlerimiz hep ortaktı ama pratikte en küçük bir sıkıntı yaşandığınd kendilerini kenara çektiler. Onların da bunu görmeleri gerekirdi. Bir devrim sürecindeydik, devrimlerin sıkıntıları da çok olur. Eksikler, yanlışlar olur ama bu yükün hepsini birilerinin omzuna atma anlamına gelmez. Böyle olunca da bu durum hem o yükü omuzlayanlar için ağır gelmeye başlıyor, hem de 'niye yükün hepsini omuzlamışsın' diye töhmet yaşanıyor. Biz de bu durumun olmasını istemiyoruz. Eğer ikinci yıla sağlam bir şekilde girilmek isteniyorsa vicdan sahibi olan herkesin bu devrime katılması ve devrimi ikinci yılında daha başarılı bir şekilde ilerletmesi gerekir."
PYD'nin planlaması
PYD olarak önlerine koydukları hedef ve planlamaları da açıklayan Xelîl, şu hususları paylaştı: "İlk başta geçici bir yönetimin kurulması, bir süre sonra seçimlerin yapılması gerekir. Bu seçimlerde temsilciler ve daimi bir yönetim belirlenmeli. Bu yönetim tüm görev ve sorumlulukları üstlenmeli. Tüm toplumsal, ekonomik, hatta güvenlik konularındaki sorumlulukları bu yönetim kurulduktan sonra omuzlamalı. Tüm Suriye halkının ayaklandığı bu koşullarda devrim başarıya ulaştıktan sonra tüm Suriye halkı için demokratik, birleşik, özgür bir Suriye kurulabilir." (Nihat Kaya/Vehbi Demir/Diha/Hewlêr)
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.