Hukuk dışı otoriter bir yapıyı sürdürmek isteyen orduyla ve sürekli olarak kaos yaratmaya çalışan Ergenekon’la çatıştığı her an ben AKP’yi desteklerim.
Benim desteğimin AKP için hiçbir önemi yoktur ama benim için neyi, neden desteklediğim önemlidir ve böyle çatışma süreçlerinde durduğum yerden milim kıpırdamam.
Bu vesayet rejiminin en önemli unsuru olan ordunun “Ben hukukun üstündeyim, istediğimi yaparım” anlayışıyla dövüştüğü zamanlarda, ordunun otoritesini değil de AKP’yi “hedef” olarak görenlerle de hiçbir ortaklığım olmaz.
BDP ya da CHP gibi partiler böyle süreçlerde “siyasi bir partiyi” desteklemek yerine, orduyu cepheden karşılayan bir partiyi yıpratmayı birinci amaç yaptıklarında, hangi saikle hareket ederlerse etsinler benim gözümde birer “rejim payandası” parti olurlar.
AKP, Şemdinli’de, Sayıştay Yasası’nda, Ombudsmanlık Yasası’nda olduğu gibi orduyla işbirliğine yöneldiğinde ben AKP’ye karşı olurum.
AKP’nin bu tür işbirliği girişimlerini eleştirmeyen her parti de benim için “rejim” partisidir.
Devamı
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.