ABD'DEN İLGİNÇ TÜRKİYE RAPORU
ABD Dışişleri'ne bağlı OIG Türkiye ile ilgili ilginç bir rapor açıkladı, yeni Türk dış politika girişimlerine eleştiri geldi
16 Ağustos 2010 Pazartesi 10:33
ABD Dışişleri Bakanlığı bünyesinde diplomatik misyon faaliyetlerini denetleyen Genel Teftiş Bürosu (OIG), ABD’nin Ankara Büyükelçiliği, İstanbul, Adana ve İzmir temsilcilikleriyle ilgili yayımladığı raporda Türkiye’ye dair şu değerlendirmelerde bulundu:
1) Türkiye hem bölgesel hem yerel çapta yeni bir hareketlilik düzeyi gösteriyor.
2) İddialı dış politika girişimleri, Amerikan siyasetinin büyük dikkatini çekiyor. Bölgesel istikrar için kendini adayarak çalışması ABD’yi bazen memnun ediyor bazen de etmiyor.
3) Temel sorun Türkiye’nin Batı’dan uzaklaşarak Doğu’ya yönelip yönelmediği, öyleyse bunun ne düzeyde olduğu?
4) Türkiye’de laik elit hegemonyasına İslami yönelişli kuruluşların meydan okumasının demokratikleştirici etkisi oldu, ama demokratik yönetimin doğası tam olarak tanımlanmamış değil.’
Temsilcilekler denetlenerek hazırlanan Temmuz 2010 tarihli 110 sayfalık raporun bazı bölümlerinin silinmiş olması dikkat çekti. ABD Dışişleri’nde Bakan Hillary Clinton’ın başkanlığında özel olarak duyurularak Türkiye toplantısı yapılmasının ardından açıklanan raporun ana hatları şöyle:
HAREKETLİLİĞİN SEBEBİ: ABD’nin Türkiye’deki diplomatik misyonu, Türk hükümetinin hem bölgesel hem yerel konularda yeni bir hareketlilik düzeyi göstermekte olduğu sırada Türkiye ile ABD arasındaki çok önemli ve karmaşık ilişkiyi idare ediyor. Türkiye’nin bu hareketliliğinin sebep ve hedeflerini anlamak, misyonun çalışmalarının başarısı açısından kritik önemde.”
DOĞU’YA DÖNÜŞ MÜ?: Temel soru, Türkiye’nin Atatürk’ün tesis ettiği Batı yöneliminden uzaklaşıp bakışını daha kararlı biçimde Doğu’ya çevirip çevirmediği ya da öyleyse bunun ne düzeyde olduğu?”
ABD BAZEN MEMNUN DEĞİL: Türk hükümeti, tüm sınırları boyunca ve ötesinde, bazen ABD’yi memnun eden, bazen de etmeyen biçimde bölgesel istikrar doğrultusunda kendisini çalışmaya adadı.
İSRAİL, ERMENİSTAN, AB, ENERJİ: Türkiye-İsrail ilişkileri Gazze nedeniyle zarar gördü, bu Türkiye’nin İsrail-Suriye arabuluculuğu rolüne darbe vurdu. Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokoller parlamentoların onayını bekliyor. Türkiye’nin hem İsrail hem de Ermenistan ile gelecekteki bağları, ABD açısından önemli. Türkiye’nin zor komşularıyla istikrarlı ilişkileri muhafaza gayreti, ABD’nin İran ile ilgili çabalarına yapıcı katkı sağlama potansiyelini barındırıyor, ama Türkiye’nin İran’ın nükleer programına dair görüşü ince farklılıklar içeriyor. Türkiye’nin AB üyeliğinin geleceği belirsiz, ama AB Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olmayı sürdürüyor. Batı Avrupa’ya enerji hatlarının çeşitlendirilmesinde Türkiye’nin rolü artacak.
İDDİALI DIŞ POLİTİKA: Türkiye’nin iddialı dış politika girişimleri, Amerikan siyasetinin büyük dikkatini çekiyor. Bunlar Kıbrıs’ta uzlaşının sağlanmasına destek, Irak ve Afganistan’daki katkılar, İran’a açılımlar, İsrail ve Ermenistan ile ilişkiler, laik devlette geniş Müslüman nüfus ve ABD’de diasporalardan kaynaklanan grupların rolü... Bu durum, ABD’den hem Ankara hem İstanbul’a çok sayıda ziyarete neden oluyor. Türkiye-ABD stratejik işbirliği yoğun. Türkiye 16. büyük ekonomi, G20 üyesi, son 10 yılda düzenli büyüdü, küresel finansal krizi nispeten iyi atlattı.
TÜRKLER ABD’YE OLUMSUZ: Türk halkı içinde ABD’ye olumsuz bakanların oranı yüksek. Bu durum tek bir etmene bağlanamaz. Ancak Irak savaşı Türk halkının ABD’ye güvensizliğini artırdı. Türkiye’nin Batı ile ‘belirsiz ilişkisi’ de bu etmenlerden biri.
HÜKÜMET AÇILIMDA KARARLI: Türkiye’nin Kürt nüfusa yönelik açılımı, üniter devlet kapsamında uzun süredir devam eden huzursuzluğa çözüm bulmayı amaçlıyor. Türkiye vatandaşlarının siyasi sürece daha fazla katılımı yönünde adımlar attı, Türk ordusunun siyasetteki rolü azaltıldı, Kürtlerin siyasi sürece katılımı başladı. Eleştiriler de beraberinde geldi. Ancak hükümet kararlılıkla ilerliyor. ABD de, eşit bir başarı sağlamasa da, etnik ve dini azınlıkların korunmasının geliştirilmesi konusunda baskı yapmakta.
DEMOKRASİ HENÜZ TANIMSIZ: Türk toplumu geleneksel özelliklerini barındırsa da hızlı değişimden geçiyor. Egemen laik elitin hegemonyasına, İslami yönelimli kuruluşlar başarıyla meydan okudu. Bunun demokratikleştirici etkisi oldu, ancak Türkiye demokratik yönetiminin doğasını tam olarak tanımlamış değil.
EN BÜYÜK KÜRT KENTİ İSTANBUL: İstanbul dünyanın en büyük Kürt nüfusuna sahip kenti. Doğudan göç kentin yapısını çarpıcı biçimde değiştirdi ve bu değişimler siyasi düzende hissedildi.
ELÇİLİK NE YAPMALI?: Bu değişimlerin elçiliğin erişimine etkileri var. Misyon, Türkleri etkilemek için daha geniş, daha derin ve daha uzağa yol almalı. Büyükelçilik binası yetersiz, taşınmalı.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 İlke Haber
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.