'72 KRİTER DOLMADAN VİZE SERBESTİSİ YOK'

Hollande, "Türkiye'nin AB ile göçmenler konusunda vardığı anlaşmanın, AB'nin Türkiye'de hukuk devleti, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü gibi konularda son günlerde yaşananları görmezden geleceği anlamına gelmiyor" diye konuştu.

Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, zirvenin ardından Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında, "Türkiye, kendi topraklarını yasa dışı yollardan terk ederek Avrupa sınırlarına, yani Yunanistan'a gelen göçmenlerin geri kabulü için çok önemli bir anlaşma masaya koydu. Yasa dışı yollardan Yunanistan'a gelen Suriyeliler de Türkiye'ye geri gönderilecek. Türkiye'nin göçmenleri geri alması çok önemli bir adım. Türkiye bu jesti ciddiyetle yerine getirdiğinde, Türklerin Avrupa'ya vizesiz girmesi olanaklı olabilecek. Yani vize serbestisi için yol haritasında çizilecek kurallara göre bu serbesti getirilecek" dedi.

Hollande, bir gazetecinin "Vize serbestisi nasıl gelecek ve bütün Türkleri kapsayacak mı?" sorusuna "Eğer Türkiye kriterlere uyarsa Haziran ayından itibaren vize serbestisi uygulanmasına geçilebilir. Dikkat edin geçilebilir diyorum. Uyulması gereken 72 kriter var ve Türkiye'nin bu kriterleri Haziran ayına kadar yerine getirmesi gerekir. Bunlar yapılmazsa, Haziran ayı gibi bir tarih de olmayacak" diye yanıtladı.

Hollande'ın söz ettiği 72 kriter arasında göçmen akınının yönetimi, biyometrik nüfus cüzdanları gibi adımlar yer alıyor. Hollande vize serbestliği anlaşmasının detaylarının 17-18 Haziran'da yapılacak AB liderler zirvesinde kararlaştırılacağını dile getirdi. Hollande, göçmen anlaşmasının AB müzakereleri ile doğrudan ilgisi olmadığını da öne sürdü.

Yunanistan'a da yardım

Yunanistan'da 4 hotspot/göçmen kabul noktası kurulduğunu, Yunanistan'ın da göçmenlere yardım etme zorunluluğa karşı karşıya olduğunu belirten Hollande, Türkiye'nin yanısıra Yunanistan'a da yardım edileceğini ifade etti ve "Yunanistan'a insani yardım için destek gönderilecek, bu yıl 300 milyon euro, 2017'de 200 milyon euro, 2018'de de 200 milyon euro yardım yapılacak" dedi.

Hollande bu plan ile yasa dışı göçmen akınının önünü kesmeyi hedeflediklerini belirterek, "Eğer Schengen olmazsa AB de olmaz. Plan başarılı olursa illegal göç akını bitecek. Elbette her zaman denemeler olacak. Ama eğer Türkiye geri kabul ve sınır güvenliği konusunda üzerine düşeni yapar, Yunanistan denetimleri sağlarsa, Schengen uygulamasına geri döneriz" diye konuştu.

Hollande konuşmasında "Türkiye ile işbirliğine gitmemiz, Türkiye'yi izleme konusunda temkinli olmamızı engellemez. Özellikle basın ve ifade özgürlüğü konusunda, yargı konusunda. AB ile müzakere sürecinde, fasılların müzakeresi sırasında da aynı dikkat gösterilmeli ve güçlendirilmeli. Özellikle son günlerde basına yapılan baskılar konusunda. AB, Türkiye ile işbirliği içinde diye, AB Türkiye'ye yardım ediyor diye, ya da Türkiye'nin terörle mücadelesini anlıyor ya da destekliyor diye, bu özgürlüklerin kısıtlanmasına seyirci kalamayız" diye konuştu.

"2018'e kadar ek yardım gündemde"

"Cumhurbaşkanı Erdoğan para yardımı almadıklarını, siz ise gönderdiğinizi söylediniz, bir yanlış anlama mı var?" sorusuna Hollande, "Yardım miktarı 3 milyar olarak belirlendi. Bu miktar göçmenlerle ilgili projeler karşılığında Türkiye'ye gönderilecek. Eğer bu göçmen sorunu daha fazla yardım gerektirirse, Türkiye daha fazla çaba göstermek durumunda kalırsa, doğru, yeni bir yardım 2018 sonunda öngörüldü. Sadece göçmenlerin geri kabulü konusunda. Avrupa Konseyi bu konuda gerekli çalışmayı yapacak" diye açıklık getirdi.

"Türkiye'nin de Cenevre'de AB'ye ihtiyacı var"

Bir gazetecinin "Bu göçmen sorununun çözümünü Türkiye'ye bırakmak anlamına gelmiyor mu?" sorusu üzerinde de Hollande, "Türkiye ile işbirliği gerekli ama iki yönlü. Avrupa'nın Türkiye'ye ihtiyacı var ama göçmen sorunu ve terör sorununu çözmesi için Türkiye'nin de Avrupa'ya ihtiyacı var. Cenevre'de Suriye sorununun konuşulacağı müzakerelerde de Türkiye'nin ağırlığını koyması için Avrupa'ya ihtiyacı var. Anlaşma Türkiye'ye şartlar koymuyor, Türkiye kendi kendine para isteyip, vize serbestliği şartları koyacak noktada değil. Hayır, ortak çıkarlar doğrultusunda kurallarla hareket ediyoruz" dedi.