14 İLİN BAROSU: OPERASYONLAR KAYGI VERİCİ

Uludere'deki operasyon sonucu 12 PKK'lının yaşamını yitirmesi ve artan askeri-siyasi operasyonlara karşı bölgedeki 14 ilin barosu ortak açıklama yaptı. Kürt sorununun yeniden asayiş ve güvenlik sorununa dönüştürülmesine tepki gösteren Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, "Normal zamanlarda dahi olmayan yoğunlukta operasyonlar, seçim arifesinde yapılıyor. Eğer bu operasyonlar hükümetin dahilinde olmuyorsa çok büyük bir sorundur, dahilinde olursa o daha büyük bir vahamet" dedi.

Bölgede askerin operasyonlar yaşanan can kayıpları ve yükselen tansiyona ilişkin Diyarbakır Barosu'nda basın toplantısı düzenlendi. Bitlis, Diyarbakır, Hakkari, Siirt, Adıyaman, Bingöl, Kars, Urfa, Ağrı, Batman, Mardin, Şırnak, Tunceli ve Van baroları adına basın açıklamasını Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar okudu. Türkiye'nin hala 1982 darbe anayasasıyla yönetildiğini ve bunun sonuçlarını yaşadığını kaydeden Aktar, seçim sonrasına dair umut besleyenlerin son dönemde yaşananlarla kaygılandığını söyledi.

Aktar, "Diyalogdan uzak çatışmacı söylemlerin ve bunlara kaynaklık eden şiddet kültürü, dönem içerisinde KCK operasyonları, gözaltı ve tutuklamalar, temsilde adaletin önünde engel teşkil eden seçim barajının yanı sıra YSK'nin bağımsız adaylara ilişkin almış olduğu karar ve sonrasında bölgemizde TSK tarafından yapılan operasyonlar Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözümü konusundaki beklentileri olumsuz olarak etkiler niteliktedir" dedi.

Aktar Kürt sorunun asayiş ve güvenlik sorunu olmadığının altını çizerek "Sorunun öncelikle kimlik sorunu olduğu, bundan ötürü siyasal, kültürel, sosyal birçok unsuru içinde barındırdığı görülmelidir. Sorunu sadece güvenlik eksenli olarak algılayan anlayışın geliştirdiği dil, toplumu ayrıştırmakta ve kamplaşmalara neden olmaktadır. Kürt sorununun çözümü ve toplumun yeni anayasa ile ilgili tüm beklentilerini, umutlarını yitirmemesi için silahların susması gerekir" şeklinde konuştu.

"Normal zamanda yapılmayan bu tarzda operasyonların seçim arifesinde olağandışı uygulanması kaygı vericidir" diyen Aktar, tüm ülke genelinde şiddetin durması için çağrı yaptıklarını söyledi.

Aktar, "Siyasi partilere, bağımsız adaylara, temsilcilerine yönelik her türlü yıldırma ve engelleme faaliyetini insanlar için temel bir hak olan seçme ve seçilme haklarına yönelik girişim olarak değerlendiriyoruz. Düşünceyi ifade özgürlüğüne, çok sesliliğe, örgütlenme hakkına saygı gösterilmesini istiyoruz" diye konuştu.

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Aktar, "Operasyonların hükümetin dahilinde olup olmadığı" yönündeki soruya, "Eğer hükümetin dahilinde olmuyorsa çok büyük bir sorundur, dahilinde olursa onunda ayrı bir vahameti vardır" şeklinde cevap verdi.